İçinde kon olan 8 harfli 33 kelime var. İçerisinde KON bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kon olan kelimeler listesine ya da Sonu kon ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

K N O Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

OK, ON

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KONUKLUK

  1. [isim] Konuk olma durumu, misafirlik
    • "Gittikleri kasabalarda konuk olduklarını bilirler, konukluğun gereklerine göre davranırlardı." (Necati Cumalı)

REESKONT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir bankanın elinde bulundurduğu, vadesi gelmemiş senetlerin bir başka bankaya iskonto ettirmesi

KONUŞUCU

  1. [isim] Konuşmacı
    • "Geleceği günler ev halkınca bir sevinç arifesi yaşanırdı. Çünkü Celal Bey çok iyi bir konuşucuydu." (Haldun Taner)
  2. Kusursuz, düzgün, güzel, tatlı söz söylemesini bilen kimse

KONAKLIK

  1. [isim] Konak olmaya uygun yer
  2. Konak kadar alınan yol

KONSERVE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Isı ile sterilize edilerek uzun zaman saklanabilecek biçimde kutulanmış (yiyecek)
    • "Konserve balık."
  2. [isim] Bu yolla hazırlanmış yiyecek

KONTRAST

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Karşıt, aykırı, zıt
  2. [isim] Karşıtlık, aykırılık, zıtlık

BALKONSU

  1. [sıfat] Balkonu andıran, balkona benzeyen, balkon gibi, balkonumsu

KONSOLOS

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Yabancı ülkelerde, orada bulunan yurttaşlarının haklarını koruyan, bağlı bulunduğu hükûmete siyasal ve ticari bilgileri veren dış işleri görevlisi, şehbender

KONGÖVDE

  1. [isim] Palmiyelerde olduğu gibi, üzerinde yaprak kalıntıları, izleri bulunan dalsız, budaksız gövde

KONFİRME

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Doğrulanmış, geçerlenmiş, onaylanmış

VİKONTES

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kadın vikont veya vikont karısı

KONUKEVİ

  1. [isim] Resmî veya özel kuruluşların kendi görevlilerinin yararlanması için yaptırdığı konut, misafirhane

KONSOLİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Vadesi belli olmayan ve yalnızca faizi ödenen devlet tahvili
  2. Bir tür iskambil oyunu

KONİKLİK

  1. [isim] Konik olma durumu

KONKASÖR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yapıcılıkta yol, yapı vb. yapımında kullanılacak çakıl veya taşları elde etmek için, büyük kayaları kırıp ufalamaya yarayan makine, kırma makinesi

KONUŞKAN

  1. [sıfat] Konuşmayı, lakırtıyı seven, çok konuşan

AKONİTİN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Boğan otundan çıkarılan ve hekimlikte kullanılan zehirli bir madde

KONULMAK

  1. [nsz] Koyma veya konma işi yapılmak
    • "Yemeğe tuz konuldu."

KONTEKST

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bağlam
  2. Olaylar, durumlar, ilişkiler örgüsü, bütünlük, bağlam
    • "Her yapının hem görüntüsel hem manevi bir bütünlüğü vardır. Kişiliği ancak bu kontekst içinde vurgulanır." (Haldun Taner)
  3. Çevre

KONUŞMAK

  1. [nsz] Bir dilin kelimeleriyle düşüncesini sözlü olarak anlatmak
    • "Çocuk daha konuşamıyor."
  2. [-i] Belli bir konudan söz etmek
    • "Mehmet yedi yaşındayken anasıyla konuştuklarından fazla bir şey konuşmazdı." (Halide Edip Adıvar)
  3. [nsz] Bir konuda karşılıklı söz etmek, sohbet etmek
    • "İşten sonra Nuruosmaniye'deki İkbal kahvesinde arkadaşlarla şiir ve edebiyat konuşuyoruz." (Falih Rıfkı Atay)
  4. Söylev vermek, konuşma yapmak
  5. Konuşma dili olarak kullanmak
    • "Türkçeyi çok iyi konuşuyor."
  6. Düşüncesini herhangi bir araç kullanarak anlatmak
    • "Dilsizler el işaretleriyle konuşur."
  7. [-le] İlişki kurmak veya ilişkiyi sürdürmek
    • "Üst kattakilerle konuşuyoruz."
  8. Flört etmek
  9. Dargın bulunmamak
  10. Oyuncak, hayvan vb. konuşmaya benzeyen birtakım sesler çıkarmak
  11. Gizli bir şeyi açığa vurmak, ele vermek
  12. Becermek, uzman gibi yapabilmek
    • "Fokstrotta uzun boylu konuşamam." (Mahmut Yesari)
  13. Geçerli olmak, etkin olmak
    • "Yasaların yerine yumruklar konuştu."
  14. Şık ve zarif görünmek
    • "Bluzun konuşuyor."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü