İçinde ko olan 5 harfli 118 kelime var. İçerisinde KO bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ko olan kelimeler listesine ya da Sonu ko ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

K O Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

OK

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KOŞAÇ

  1. [isim] Ad cümlelerinde özne ile yüklemi birleştiren, yükleme güçlü ihtimal, olumluluk, olumsuzluk, süreklilik, kesinlik kavramları veren -dır / -dir eki veya değil kelimesi

KOTRA

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çoğunlukla bir direkli, randası olan, ince gövdeli yelkenli
    • "Açıkta demir atmış kotrayı görüyor musun?" (Falih Rıfkı Atay)

KONAK

  1. [isim] Büyük ve gösterişli ev
    • "İstirahat için İstanbul'a gelmiş, bu konağı alıp yerleşmişti." (Ömer Seyfettin)
  2. Vali, kaymakam gibi yüksek dereceli devlet görevlilerinin resmî konutu
  3. Konakçı
  4. Araba veya hayvanla bir günde alınan yol
    • "Buradan orası beş konaktır."
  5. Yolculukta geceyi geçirmek için inilen, konaklanılan yer

KONUM

  1. [isim] Bir kimsenin veya bir şeyin bir yerdeki durumu veya duruş biçimi, pozisyon
  2. Yeryüzünde bir noktanın, enlem ve boylamların yardımıyla bulunan yeri, konuş
  3. Bir şehrin uzak ve yakın çevresiyle her türlü ilişkisini sağlayan ve şehrin gelişmesini etkileyen coğrafi şartlarının bütünü

KOLLU

  1. [sıfat] Kolu olan
    • "Kollu sandalye."
  2. Herhangi bir biçimde kolu olan

KOKOT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Aşüfte
    • "Akajudan yapılmış bu narin ve şık dolaplar otuz âşıklı bir kokotun elbise dolaplarına benziyordu." (Ömer Seyfettin)

KOLEJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Öğretim programında yabancı bir dil öğretimine ağırlık veren okul
  2. Bazı meslek okullarına verilen ad
    • "Polis koleji. Sağlık koleji."

KONUR

  1. [sıfat] Esmer, açık kestane renginde olan

EKOLU
...
KOLİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kalın bağırsak iltihabı

KOŞİN

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Ağır, hareketsiz, bol ve kabarık tüylü bir tavuk ırkı

KOMŞU

  1. [isim] Konutları yakın olan kimselerin birbirine göre aldıkları ad
  2. [sıfat] Sınır ortaklığı bulunan, mücavir
    • "Komşu bahçeler arasında da pek kullanılmayan yan kapılar vardı." (Çetin Altan)

KORAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Dinî ezgi
  2. Kaynağı dinî ezgi olan orkestra parçası

KOLCU

  1. [isim] Bir şeyi korumak için bekleyen veya kol gezen görevli, muhafız
    • "Eski omuzdaşları gibi ne kahve ne kuşçu dükkânı açmaya ne kolcu yazılmaya ne de gazete müvezziliğine tenezzül etti." (Ömer Seyfettin)
  2. Hizmetçilere çalışacak ev bulan kimse
    • "Kolcuya hizmetçi ısmarladık."

KOLAY

  1. [sıfat] Sıkıntı çekmeden, yorulmadan yapılabilen, emeksiz, zahmetsiz, güç ve zor karşıtı
    • "Cebimde mevcut paradan bu kadar bir şey buna tahsis etmek pek kolaydı." (Halit Ziya Uşaklıgil)
    • "Yanlışını düzeltmek için bir kolayını aramaya başladı." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [isim] Kolaylık
    • "İşin kolayını buldum."
  3. [zarf] Kolayca, sıkıntısız bir biçimde, basitçe
    • "Yolu bulmak kolay oldu." (Halikarnas Balıkçısı)

KODES

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Tutukevi, hapishane, karakol
    • "Belki kodese tıkarlar, hazır olsun." (Sait Faik Abasıyanık)

KOVUK

  1. [isim] Bir şeyin oyuk durumunda bulunan iç bölümü
    • "Arada sırada ben de sığınacak kovuk ararım." (Tarık Buğra)

TAKOZ

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Bir eşyanın altına kıpırdamadan dik durması için yerleştirilen ağaç kama, kıskı
  2. Bir taşıtın kaymaması, kımıldamaması için tekerlekleri altına yerleştirilen tahta, plastik vb. engel
  3. Çivi çakmak için duvarın içine yerleştirilen ağaç parçası
  4. Kızaktaki geminin, üstünde oturduğu ağaçlardan her biri
  5. Lakerda yapılmak için kesilmiş torik balığı parçası
  6. Kaba saba insan

ŞİŞKO

  1. [sıfat] Şişman
    • "Şişko bir kadın."
  2. Toplu, dolgun
    • "Şişko yanaklı, sarkık gerdanlı, otuz beşlik bir adamdı bu." (Reşat Enis)

İSKOÇ
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü