İçinde kl olan 6 harfli 88 kelime var. İçerisinde KL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kl olan kelimeler listesine ya da Sonu kl ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YÜKLÜK

  1. [isim] Evlerde yatak, yorgan gibi şeyleri koymaya yarayan yer veya büyük dolap, yük, yük odası
    • "Öbür yana dönüyor, kocaman bir yüklüğün kapısını açıyordum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

OCAKLI

  1. [sıfat] Ocağı olan, içinde ocağı bulunan
    • "Yemekten sonra evin üst katında, ocaklı bir odaya çıktık." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Ocaktan olan (yeniçeri)

ZEVKLİ

  1. [sıfat] Beğenilen, hoşa giden
    • "Bütün vücudumda zevkli ürpermelerle titriyordum." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Askerlik bana idman ve gezinti gibi kolay ve zevkli geldi." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Beğenisi olan (kimse)

EKLEME

  1. [isim] Eklemek işi
  2. [sıfat] Eklenmiş

BOKLUK

  1. [isim] Pislik
  2. Kötü durum
    • "Bu işin sonunda bokluk çıkacak."

BAKLAN

  1. [isim] Anguda benzeyen kırmızı renkli bir çeşit yaban kazı (Otis tarda)

FRAKLI

  1. [sıfat] Frakı olan
    • "İki kişilik bir sedirin üstünde siyah fraklı adamın karşısında oturuyor." (Halide Edip Adıvar)

İLKLİK
...
NAKLEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Nakil yoluyla, aktarılarak

PEKLİK

  1. [isim] Pek olma durumu
  2. Kabız
  3. Sağlamlık, dayanıklılık, direnç

KAKLIK

  1. [isim] Kaya ve ağaç oyuklarında su birikintisi

KLİKÇİ

  1. [isim] Hizipçi

MÜLKLÜ
...
TAKLİP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Döndürme, çevirme
  2. Bir şeyin biçim ve kalıbını değiştirme

ACIKLI

  1. [sıfat] Acındıracak, acı verecek nitelikte olan, dokunaklı, üzücü, koygun
    • "İçeriden ince iniltilerle karışık acıklı bir uğultu çıkıyordu." (Ömer Seyfettin)
  2. Acı görmüş, yaslı, kederli
    • "Kendimi bu acı ve acıklı kitlenin bir parçası gibi hissediyordum." (Halide Edip Adıvar)

AKLİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Akıl hastalıkları ile ilgili hekimlik kolu
    • "Akliye hekimi."
  2. Akıl hastalıkları ile ilgili hastane bölümü
  3. Akılcılık

RENKLİ

  1. [sıfat] Beyaz dışında başka rengi veya renkleri olan
    • "Havaya renkli fişekler atıyordu." (Peyami Safa)
  2. Neşeli, canlı, ilgi çekici
    • "Renkli bir toplantı."
    • "Aşırı renkli ve hareketli ise onu yolculukla dengeleyin, frenleyin." (Haldun Taner)
  3. Kendine özgü, ilginç, çarpıcı nitelikleri olan (kimse)
    • "Renkli bir politikacı."
  4. [isim] Doğadaki renkleri olduğu gibi görüntüye aktarmayı gözeten film

GÖRKLÜ

  1. [sıfat] Güzel, gösterişli
    • "Üstünde, içeri doğru, büyük ve görklü bir yarım ay bükülür." (Salâh Birsel)

KLASİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Eski Yunan ve Roma çağı dili ve sanatı ile ilgili olan
    • "Klasik eserlerin oynandığı bir millî tiyatroları yok." (Haldun Taner)
  2. XVII. yüzyıl Fransız dili, sanatı ve yazarları ile ilgili olan
    • "Racine bir Fransız klasik yazarıdır."
  3. Üzerinde çok zaman geçtiği hâlde değerini yitirmeyen, türünde örnek olarak görülen (eser veya sanatçı)
    • "Leyla ile Mecnun klasik Türk eserlerinden biridir."
  4. Sanatta kuralcı
  5. Kökleşik
    • "Klasik şiirin yıkıldığından beri şiiri, bin kişi bin türlü tarif ediyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  6. [isim] Eski Yunan, Roma ve XVII. yüzyıl Fransız sanatıyla ilgili sanatçı veya eser
    • "Yunan klasikleri. Fransız klasikleri."

OLUKLU

  1. [sıfat] Oluğu olan
  2. Üstünde yol yol olukları bulunan
    • "Oluklu saç. Oluklu mukavva."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü