İçinde ki olan 8 harfli 242 kelime var. İçerisinde Kİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ki olan kelimeler listesine ya da Sonu ki ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜVEKKİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birini kendine vekil olarak seçen erkek
-
[isim]
Birini kendine vekil olarak seçen erkek
- KİNLİLİK
- ...
- ŞEKİLGEÇ
- ...
- KİNCİLİK
-
-
[isim]
Kinci olma durumu, kin tutma
-
[isim]
Kinci olma durumu, kin tutma
- TEPKİSİZ
-
-
[sıfat]
Tepkisi olmayan
-
Tepki gücü ile çalışmayan
-
Uyaranlara karşın herhangi bir karşılık vermeyen
-
[sıfat]
Tepkisi olmayan
- TAHKİMLİ
-
-
[sıfat]
Tahkim edilmiş olan
-
[sıfat]
Tahkim edilmiş olan
- PİŞKİNCE
-
-
[sıfat]
Biraz pişkin
-
[zarf]
Pişkine yakışır biçimde
-
[sıfat]
Biraz pişkin
- MÜSTAKİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kullanış yönünden başka bir yapı ile bağlantısı olmayan, bağımsız
- "Müstakil ev."
-
Kullanış yönünden belli kişi veya kişiler için ayrılmış olan
- "Daireye on yıl, yirmi yıl sonra girenlerin her biri başköşelere kurulsun, müstakil oda sahipleri olsun ve hatta sana emirler versin..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Kullanış yönünden başka bir yapı ile bağlantısı olmayan, bağımsız
- KİNAYELİ
-
-
[sıfat]
İçinde kinaye bulunan (söz)
- "Mebrure bu kinayeli sözlerle kendisine uzanan mektubu aldı." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
İçinde kinaye bulunan (söz)
- ÇEKİLMEK
-
-
[nsz]
Çekme işi yapılmak
- "Ağlar çekiliyor dalyanlarda." (Orhan Veli Kanık)
-
[-e]
Kendini geriye veya bir yana çekmek
-
[-den]
Bir işten, bir görevden kendi isteğiyle ayrılmak, istifa etmek
- "Hiçbir zaman mebusluktan çekilmek niyetinde değilim." (Tarık Buğra)
-
Azalmak
-
Yok olmak
- "İneğin sütü çekildi."
-
[-e]
Bir yere geçmek
- "Bir köşeye çekilerek ben de bir çay getirttim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bir yerden uzaklaşmak, bir yere uğramamak
- "Dükkân karmakarışık, mallar bayat, kibar müşteriler birer birer çekiliyor, ayak takımı her gün artıyor." (Halide Edip Adıvar)
-
Geri gitmek, ricat etmek
- "Türklerin çekilmesiyle beraber hain ve zehirli bir çekirge bulutu gibi oraya üşüşen Avrupalılar..." (Ömer Seyfettin)
-
[-den]
Katılmamak, vazgeçmek
- "Yarışmadan çekildi."
-
Katlanmak, üstlenmek, tahammül etmek
- "Çekilmez dert."
-
Tartılmak
-
[nsz]
Çekme işi yapılmak
- PEŞKİRCİ
-
-
[isim]
Peşkir dokuyan veya satan kimse
-
[isim]
Peşkir dokuyan veya satan kimse
- SEKİLEME
-
-
[isim]
Sekilemek işi, teraslama
-
[isim]
Sekilemek işi, teraslama
- BERKİMEK
-
-
[nsz]
Sağlamlaşmak, güç kazanmak, pekişmek
-
[nsz]
Sağlamlaşmak, güç kazanmak, pekişmek
- KİMYAGER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kimyacı
-
[isim]
Kimyacı
- TİLKİLİK
-
-
[isim]
Kurnazlık veya kurnazca davranış
-
[isim]
Kurnazlık veya kurnazca davranış
- TROÇKİCİ
- ...
- İKİYÜZLÜ
-
-
[sıfat]
Özü sözü bir olmayan, riyakâr, mürai
- "Kocasının zayıf bir adam olduğunu bilmez miydi, bilirdi, şimdi bir de ikiyüzlü olduğunu gözleriyle görüyordu." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Özü sözü bir olmayan, riyakâr, mürai
- ESKİTMEK
-
-
[-i]
Çok kullanarak eskimiş duruma getirmek, yıpratmak
- "Çocuk pantolonunu eskitti."
-
Yaşlandırmak
- "Alkol, tütün ve aşk eskitti beni." (Atilla İlhan)
-
Etkisini sürdürememek, yıpratmak
- "Yunus Emre'yi yüzyıllar eskitemedi."
-
[-i]
Çok kullanarak eskimiş duruma getirmek, yıpratmak
- İHRAKİYE
- ...
- SAKİLLİK
- ...