İçinde kem olan 8 harfli 24 kelime var. İçerisinde KEM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kem olan kelimeler listesine ya da Sonu kem ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KEM
2 Harfli Kelimeler
EK, EM, KE, ME
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KEMİKSİZ
-
-
[sıfat]
Kemiği olmayan, kemiği ayrılmış
- "Kemiksiz et."
-
Kesin, net, açık
-
[zarf]
Ara vermeksizin
-
[sıfat]
Kemiği olmayan, kemiği ayrılmış
- TEREKEME
- ...
- KEMALİYE
- ...
- KEMİRİCİ
-
-
[sıfat]
Kemiren
-
[sıfat]
Kemiren
- KEMRELİK
-
-
[isim]
Gübrelik
-
[isim]
Gübrelik
- KEMİKÇİK
-
-
[isim]
Küçük kemik
-
[isim]
Küçük kemik
- ÇEKEMEME
-
-
[isim]
Çekememek işi veya durumu
-
[isim]
Çekememek işi veya durumu
- KEMİRGEN
-
-
[sıfat]
Kesici dişleri çok iyi gelişmiş olan (hayvan)
-
[sıfat]
Kesici dişleri çok iyi gelişmiş olan (hayvan)
- MUHAKEME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yargılama
- "Ferit bu aralık kendi kendine muhakemeler yürütmüş..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Usa vurma
- "Daima felsefe yapmaya hazır, kurulmuş bir makineye benzeyen ukala dimağım muhakemeye başladı." (Ömer Seyfettin)
-
Bir sorunu çözmek için çıkar yol arama
- "Güldüm, şu muhakemem ne garip münasebetsizlikti." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Yargılama
- KEMİRMEK
-
-
[-i]
Sert bir şeyi dişleriyle azar azar koparmak
- "Küçük bir fare bir şeyler kemiriyor." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Aşındırmak, yemek
- "Demiri pas kemiriyor."
-
Bir şeyin içine işleyerek onu harap etmek
- "İşte birkaç zamandır beynimi kemiren şüphe: Ben deli miyim?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[-i]
Sert bir şeyi dişleriyle azar azar koparmak
- GÖRKEMLİ
-
-
[sıfat]
Büyüklüğü, görünüşü ve güzelliğiyle görenleri etkileyen, gösterişli, göz alıcı, haşmetli, muhteşem, anıtsal
- "Şirazlılar, Sadi ile Hafız'ın anısına görkemli birer anıtkabir yapmışlardı." (Necati Cumalı)
-
İri yapılı, iyice serpilmiş
-
[sıfat]
Büyüklüğü, görünüşü ve güzelliğiyle görenleri etkileyen, gösterişli, göz alıcı, haşmetli, muhteşem, anıtsal
- BERKEMAL
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
Mükemmel, pek iyi
- "Kendisine olan itimat ve sevgimiz berkemaldir." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
-
Mükemmel, pek iyi
- BAŞHAKEM
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Yarışmayı veya oyunu yöneten hakemlerin başı, başyargıcı
-
[isim]
Yarışmayı veya oyunu yöneten hakemlerin başı, başyargıcı
- HAKEMLİK
-
-
[isim]
Hakemin görevi, yargıcılık
- "Bir çayırlıkta futbol oynayan çocuklara hakemlik yaptım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Hakem olma durumu
-
[isim]
Hakemin görevi, yargıcılık
- KEMANKEŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Okçu
- "Kimi yayı öptü, kimi fırlattı / En er kemankeşe yetti üç atım." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Okçu
- MÜKEMMEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane
- "Sırtında İngiliz kumaşından karyağdılı mükemmel bir elbise." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane
- KEMALİST
- ...
- TEKEMMÜL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Olgunlaşma, yetkinleşme
-
[isim]
Olgunlaşma, yetkinleşme
- KEMALİZM
- ...
- KEMİRCİK
-
-
[isim]
Burun, kulak vb.nde bulunan küçük kıkırdak
-
[isim]
Burun, kulak vb.nde bulunan küçük kıkırdak