İçinde ke olan 7 harfli 209 kelime var. İçerisinde KE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ke olan kelimeler listesine ya da Sonu ke ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EK, KE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÇÖKERTİ

  1. [isim] Su içinde yüzer veya erimiş durumda bulunan maddelerin elverişli koşullar altında dibe çökerek tortullaşması olayı

ERKEKLİ

  1. [sıfat] Erkeği olan

KESECİK

  1. [isim] Kulağın dolambacında bulunan ve lenf ile dolu olan küçük zarsı organ

KOKETRİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Beğenilme merakı
    • "Elbiseyi, öyle bir hüner ve koketri ile tutardı ki en usta terzinin makasından çıkmış mantodan daha zarif olurdu." (Refik Halit Karay)
  2. Şıklık, hoşluk

FİRKETE

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Kadınların saçlarını tutturmak için kullandıkları U biçimindeki naylon veya telden saç tokası, çengelli iğne

FEZLEKE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Özet, hülasa
  2. Bir kararın kısaca yazılması

KESİŞİM
...
TÖKEZME

  1. [isim] Tökezmek işi

KEMENÇE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yayla diz üzerinde çalınan, kemana benzer, üç teli olan küçük bir çalgı
    • "Davul değişmiş, tef değişmiş, kemençe bambaşka bir çalgı olmuştu." (Tarık Buğra)

ARKEGON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Eğrelti otlarında, bütün kara yosunlarında, bazı su yosunlarında ve açık tohumlularda görülen dişilik organı

KELEPÇE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Tutukluların kaçmasını önlemek için bileklerine takılan, bir zincirle tutturulmuş demir halka
    • "Kafile, kelepçe, zincir ve pranga sesleri ile meydanı geçti." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Kablo, boru vb. şeyleri bir yere bağlı tutmak için kullanılan halka veya kelebek

KERTMEK

  1. [-i] Bir şeyin kenarında kertik açmak, çentmek
  2. Sertçe sürtünmek
    • "Kayık rıhtımı kerterek geçti."

İLKESEL

  1. [sıfat] İlke ile ilgili

BEREKET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bolluk, gürlük, ongunluk, feyiz, feyezan
    • "Çocuk gönlüm kaygılardan azade / Yüzlerde nur, ekinlerde bereket." (Orhan Veli Kanık)
    • "Bereket versin ki genç boksör, dayağa ezelden idmanlıydı." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Yağmur
    • "Bereket yağıyor."
    • "Bereket versin, gece bu kır yolu tenha idi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  3. [zarf] İyi ki, neyse ki, iyi bir rastlantı sonucunda
    • "Bereket, o sıralarda henüz bu sözü bilmiyordum." (Erhan Bener)

İŞKENCE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir kimseye maddi veya manevi olarak yapılan aşırı eziyet
  2. Düşüncelerini öğrenmek amacıyla birine uygulanan eziyet
    • "Ona, evimize niçin geldiğini sormak işkencesini de yaptım." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Aşırı gerginlik, sıkıntılı durum, azap
    • "Beklemek işkencesi yüreğini fena didiklemeye başladı." (Peyami Safa)
  4. Vidalı bir tür sıkıştırma aracı

ASKERCİ

  1. [isim] Asker yanlısı olan kimse

HÖKELEK
...
TÜKENİK

  1. [sıfat] Bitmiş, tükenmiş
  2. [zarf] Çok azalmış bir biçimde
    • "Uzaklarda coşkun akan Ravi Çayı, suyunu kumluk vadilere içire içire, Lahor'a yorgun ve tükenik gelirmiş." (Falih Rıfkı Atay)

AHLAKEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Ahlakça

KEMİRME

  1. [isim] Kemirmek işi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü