İçinde ke olan 7 harfli 209 kelime var. İçerisinde KE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ke olan kelimeler listesine ya da Sonu ke ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EK, KE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DİKENLİ
-
-
[sıfat]
Dikenli olan
- "Dikenli çiçek."
-
Dikeni olan bitkilerin bulunduğu (yer)
- "Dikenli tarla."
-
Zor, çetin, sıkıntı veya üzüntü veren
- "Corielanus, Shakespeare'in gerek oynanması gerek yorumu en güç, en dikenli yapıtlarından biridir." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Dikenli olan
- ATEŞKES
-
-
[isim]
Savaşan iki kuvvetin karşılıklı olarak savaşı durdurması, bırakışma, mütareke
-
[isim]
Savaşan iki kuvvetin karşılıklı olarak savaşı durdurması, bırakışma, mütareke
- KEYİFLİ
-
-
[sıfat]
Keyfi yerinde, neşeli
- "Sabahleyin güneşe bırakılmış kalaylı bir tas su gibi şıkır şıkır, ışık içinde keyifliyim." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Keyfi yerinde, neşeli
- KEFALET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu, kefillik
- "O zamanlarda her sene kefaletleri yüzünden bin lira, iki bin lira ödemek mecburiyetinde kalınmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu, kefillik
- KENETLİ
-
-
[sıfat]
Kenedi olan
-
Kenetle birbirine bağlanmış bulunan, kenetlenmiş olan
-
Birbirinin içine geçerek sıkıca kapanmış
-
[sıfat]
Kenedi olan
- SİKKECİ
- ...
- TEKELCİ
-
-
[isim]
Tekel kuran ve bu tekeli kabul ettiren kimse, inhisarcı
-
Tekel görevlisi
-
[sıfat]
Bir şeye, bir düşünceye tek başına sahip olma, benimseme, yayma taraflısı olan
- "Politik partilerin tekelci görüşlerinin etkisinden daha kolay sıyrılıyor." (Haldun Taner)
-
[isim]
Tekel kuran ve bu tekeli kabul ettiren kimse, inhisarcı
- KESİMCİ
-
-
[isim]
Kesenekçi
-
[isim]
Kesenekçi
- ŞEKERİM
-
-
genellikle kadınların kullandığı sevgi bildiren bir seslenme sözü
- "O bacakları biraz kalınca ama yüzü şeker gibi tatlı, kolejli kızı gözetlemeye başlar." (Haldun Taner)
-
genellikle kadınların kullandığı sevgi bildiren bir seslenme sözü
- TÜKENİK
-
-
[sıfat]
Bitmiş, tükenmiş
-
[zarf]
Çok azalmış bir biçimde
- "Uzaklarda coşkun akan Ravi Çayı, suyunu kumluk vadilere içire içire, Lahor'a yorgun ve tükenik gelirmiş." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Bitmiş, tükenmiş
- KESEKLİ
-
-
[sıfat]
Parça parça kabarmış olan (toprak)
-
[sıfat]
Parça parça kabarmış olan (toprak)
- ÜRETKEN
-
-
[sıfat]
Üretme gücü olan, çok üreten
-
[sıfat]
Üretme gücü olan, çok üreten
- HAKEMLİ
-
-
[sıfat]
Hakemi olan
-
[sıfat]
Hakemi olan
- PARKECİ
-
-
[isim]
Parke yapan, satan veya döşeyen kimse
-
[isim]
Parke yapan, satan veya döşeyen kimse
- KEBZECİ
-
-
[isim]
Koyunların kürek kemiğine bakarak gelecekten haber verdiğini ileri süren kimse
-
[isim]
Koyunların kürek kemiğine bakarak gelecekten haber verdiğini ileri süren kimse
- KEBAPLI
-
-
[sıfat]
Kebabı olan, içine kebap konulmuş olan
-
[sıfat]
Kebabı olan, içine kebap konulmuş olan
- KENARLI
-
-
[sıfat]
Herhangi bir biçimde kenarı olan
- "Kadınlar ise beyaz elbiseler, geniş kenarlı hasır şapkalar giymişlerdi." (Haldun Taner)
-
Kenarı süslü, işlenmiş
-
[sıfat]
Herhangi bir biçimde kenarı olan
- KENTSEL
-
-
[sıfat]
Kentle ilgili, şehirle ilgili
-
[sıfat]
Kentle ilgili, şehirle ilgili
- KETHÜDA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Zengin kimselerin ve devlet büyüklerinin buyruğunda çalışan, onların birtakım işlerini gören kimse, kâhya
-
[isim]
Zengin kimselerin ve devlet büyüklerinin buyruğunda çalışan, onların birtakım işlerini gören kimse, kâhya
- ASKERCE
-
-
[sıfat]
Asker gibi
- "Yürüyüşü askercedir, oturuşu askercedir, mendilini katlayıp cebine koyuşu bile askercedir." (Haldun Taner)
-
[zarf]
Askere yakışır biçimde
-
[sıfat]
Asker gibi