İçinde kaz olan 7 harfli 25 kelime var. İçerisinde KAZ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kaz olan kelimeler listesine ya da Sonu kaz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KAZ
2 Harfli Kelimeler
AK, AZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAZAKÇA
- ...
- KAZILIŞ
-
-
[isim]
Kazılma işi veya biçimi
-
[isim]
Kazılma işi veya biçimi
- KAZANMA
-
-
[isim]
Kazanmak işi, edinme
-
[isim]
Kazanmak işi, edinme
- KAZIMIK
-
-
[isim]
Süt, muhallebi ve yemek pişerken tencerenin dibinde yanan yapışkan bölüm
-
[isim]
Süt, muhallebi ve yemek pişerken tencerenin dibinde yanan yapışkan bölüm
- KAZMACI
-
-
[isim]
Kömür ocaklarında kazma ile kömür çıkaran işçi
-
[isim]
Kömür ocaklarında kazma ile kömür çıkaran işçi
- KAZOLİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hidratlı doğal kurşun ve uranyum silikat
-
[isim]
Hidratlı doğal kurşun ve uranyum silikat
- KAZINTI
-
-
[isim]
Kazıyarak çıkarılan parça
-
Kâğıtta kazıma izi
-
[isim]
Kazıyarak çıkarılan parça
- KAZIKÇI
-
-
[isim]
Alışverişte aldatan, pahalı mal satan kimse
-
[isim]
Alışverişte aldatan, pahalı mal satan kimse
- KAZANLI
- ...
- KAZASKA
-
Kelime Kökeni : Rusça
-
[isim]
Kaynağı Kafkasya olan ve hızlı oynanan bir halk dansı
-
Bu dansın müziği
-
[isim]
Kaynağı Kafkasya olan ve hızlı oynanan bir halk dansı
- KAZILMA
-
-
[isim]
Kazılmak işi
-
[isim]
Kazılmak işi
- KAZANCI
-
-
[isim]
Kazan yapan, satan veya onaran usta
-
Kazanı ateşleyen kimse, ateşçi
-
[isim]
Kazan yapan, satan veya onaran usta
- KAZINMA
-
-
[isim]
Kazınmak işi
-
[isim]
Kazınmak işi
- KAZASIZ
-
-
[sıfat]
Kazaya uğramadan yapılan
- "Kazasız bir yolculuk."
-
[zarf]
Kazasız bir biçimde
- "Kazasız geldik."
-
[sıfat]
Kazaya uğramadan yapılan
- KAZULET
-
-
[sıfat]
Kocaman
-
[sıfat]
Kocaman
- KAZBOKU
-
-
[isim]
Kirli sarı renk
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Kirli sarı renk
- KAZURAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dışkı
-
[isim]
Dışkı
- OKAZYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Fırsat
-
[sıfat]
Kelepir
- "İlk zamanlar bilseniz ne okazyon şeyler düşüyordu." (Haldun Taner)
-
[isim]
Fırsat
- KAZIMAK
-
-
[-i]
Bir aleti sürterek bir şeyin yüzündeki tabakayı kaldırmak
- "Tahtanın boyasını kazımak."
-
Bir araç kullanarak silmek, çıkarmak
- "O daktilo yanlışını iğneyle kazıyarak düzeltebilirsin."
-
Sertçe ovmak
-
Tıraş etmek
- "Sakalını kazımak."
-
[nsz]
Metal bir yüzey üstüne sert bir araçla şekil çizmek, yazı yazmak, nakşetmek
- "Mühür kazımak."
-
Aslını, kökünü çok detaylı araştırmak
- "Avrupalılar, medeni bir adamı kazıyacak olursanız altında gorili bulursunuz, derler." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Vücuttaki yabancı bir cismi hasta, zararlı veya istenmeyen bir organı almak, temizlemek, yok etmek
- "Çıbanı kazıyarak aldılar."
-
[-i]
Bir aleti sürterek bir şeyin yüzündeki tabakayı kaldırmak
- KAZIYIŞ
-
-
[isim]
Kazıma işi veya biçimi
-
[isim]
Kazıma işi veya biçimi