İçinde kaz olan 5 harfli 8 kelime var. İçerisinde KAZ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kaz olan kelimeler listesine ya da Sonu kaz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KAZ
2 Harfli Kelimeler
AK, AZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAZIK
-
-
[isim]
Toprağa çakılmak için hazırlanmış, ucu sivri demir veya ağaç
- "Çadır kazığı."
- "Hayvanı kazığa bağlamak."
- "Bütün ilişkileri birilerine kazık atmak üzerine kurulu." (Ahmet Ümit)
- "Dünyaya kim kazık dikecek?" (Ömer Seyfettin)
-
Direk, sopa
-
Yapıların temelinde kullanılan, toprağa çakılan veya toprak içine giren tahta, maden veya betonarmeden silindir, prizma vb. biçimindeki uzun parça
-
[sıfat]
Çok zor (soru, sınav vb.)
-
Alışverişte aldatma, aldatılma
-
Genellikle yağlı güreşte, güreşçinin, elini hasmının kispeti içine sokarak yaptığı oyun
-
İnsanı üzerine oturtarak öldürdükleri, yere dik çakılmış sivri uçlu odun veya şiş
-
Kazığa oturtarak uygulanan öldürme cezası
-
[isim]
Toprağa çakılmak için hazırlanmış, ucu sivri demir veya ağaç
- KAZAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ham ipeği iplik ve ibrişim durumuna getiren kimse
-
[isim]
Ham ipeği iplik ve ibrişim durumuna getiren kimse
- KAZIM
-
-
[isim]
Kazma işi
- "Kazım işlemi tamamlandı."
-
[isim]
Kazma işi
- KAZAK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Baştan geçirilerek giyilen, genellikle kollu, örme üst giysisi
-
Jokeylerin giydiği, göz alıcı renklerde bir tür ceket
-
[isim]
Baştan geçirilerek giyilen, genellikle kollu, örme üst giysisi
- KAZIL
-
-
[isim]
Kıldan bükülmüş, çuval dikmekte kullanılan ip, sicim
-
[isim]
Kıldan bükülmüş, çuval dikmekte kullanılan ip, sicim
- KAZMA
-
-
[isim]
Kazmak işi
-
Toprağı kazıp kaldırma, düzeltme vb. işlerde kullanılan ağaç saplı demir araç
- "Bu yolun o tarihte bitmesi için ne kadar paraya, ameleye, kazma ve küreğe ihtiyacınız vardır?" (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Kazılarak yapılmış
- "Kazma yazı."
-
[sıfat]
Kaba, görgüsüz (kimse)
-
[isim]
Kazmak işi
- KAZAN
-
-
[isim]
Çok miktarda yemek pişirmeye veya bir şey kaynatmaya yarayan büyük, derin kap
- "Koca bir kazan patates kaynattık." (Aka Gündüz)
- "İkide birde kazan deviren yeniçerilerin dışında askerlikte talim ve terbiye esaslarına göre Avrupai bir nizam ile askerliğimizin ihdası pek hayırlı olmuştu." (Abdülhak Şinasi Hisar)
- "İstanbul kazan ben kepçe, üç gün onu aradım."
-
Buhar makinelerinde, kalorifer tesisatında, suyun kaynatıldığı büyük derin kap
- "Kazan patladı."
-
[isim]
Çok miktarda yemek pişirmeye veya bir şey kaynatmaya yarayan büyük, derin kap
- ENKAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yıkıntı, döküntü, çöküntü
- "Enkaz hâlini bulmuş olan o bina az zaman içinde, boyalı, badanalı, yepyeni meydana çıktı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Yıkıntı, döküntü, çöküntü