İçinde karş olan 10 harfli 8 kelime var. İçerisinde KARŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında karş olan kelimeler listesine ya da Sonu karş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K R Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ŞARK
3 Harfli Kelimeler
ARK, ARŞ, AŞK, KAR, KAŞ, ŞAK
2 Harfli Kelimeler
AK, AR, AŞ, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KARŞITLAMA
-
-
[isim]
Karşıtlamak işi
-
[isim]
Karşıtlamak işi
- KARŞILAŞMA
-
-
[isim]
Karşılaşmak işi
-
İki sporcu veya iki takım arasında, karşılıklı olarak kazanmak amacıyla yapılan yarışma, maç
-
[isim]
Karşılaşmak işi
- KARŞILANIŞ
-
-
[isim]
Karşılanma işi veya biçimi
-
[isim]
Karşılanma işi veya biçimi
- KARŞILIKLI
-
-
[sıfat]
İki kişi veya iki topluluğun arasında geçen ve karşılaşılan harekete eş değer bir hareketle beliren, mütekabil
- "Karşılıklı yardım. Karşılıklı saygı."
-
Birbirine karşı bulunan
- "Salıncağın üzerinde karşılıklı ayakta duran kızlar, fıldır fıldır dönüyorlardı." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[zarf]
Birbirlerine karşılık olarak
- "Çevredeki halk ise iki olmuş, bir kısmı satana, öbürü alana yardım ediyor; karşılıklı bağrışıyorlar." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Birbiriyle ilgili olarak
-
[sıfat]
İki kişi veya iki topluluğun arasında geçen ve karşılaşılan harekete eş değer bir hareketle beliren, mütekabil
- KARŞICILIK
-
-
[isim]
Karşıcı olma durumu
-
[isim]
Karşıcı olma durumu
- KARŞILANMA
-
-
[isim]
Karşılanmak işi
-
[isim]
Karşılanmak işi
- KARŞILAMAK
-
-
[-i]
Dışarıdan gelen bir kimseye karşılayıcı olarak çıkmak, istikbal etmek
- "Belgrat, Türkiye Cumhuriyeti başvekilini karşılamaya hazırlamıştır." (Falih Rıfkı Atay)
-
Karşılık olmak, denk gelmek, tekabül etmek
- "Herhâlde bu küçük bahçeyi kendi sebze ihtiyaçlarını karşılamak için yetiştirmişlerdi." (Necati Cumalı)
-
Söylenen, yapılan, bildirilen bir şeyi olumlu veya olumsuz bulmak
- "Bu suçlamayı hiç üzerimize almadan karşılar ve hoş görürüz." (Burhan Felek)
-
Önlemek, durdurmak
- "Bu ilaç sıtmayı karşılar."
-
Boksta karşı oyuncunun yumruklarını savmak
-
[-i]
Dışarıdan gelen bir kimseye karşılayıcı olarak çıkmak, istikbal etmek
- KARŞILAYIŞ
-
-
[isim]
Karşılama işi veya biçimi
-
[isim]
Karşılama işi veya biçimi