İçinde kan olan 8 harfli 86 kelime var. İçerisinde KAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kan olan kelimeler listesine ya da Sonu kan ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KAN
2 Harfli Kelimeler
AK, AN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KANBİYİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hidratlı doğal demir silikat
-
[isim]
Hidratlı doğal demir silikat
- KANTONİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Doğal bakır sülfürü
-
[isim]
Doğal bakır sülfürü
- ÇALIŞKAN
-
-
[sıfat]
Gayretli, çalışmayı seven, faal
- "Bundan başka saygılı, temiz ve çalışkan bir kızdı." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Gayretli, çalışmayı seven, faal
- AMERİKAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Pamuktan düz dokuma, amerikan bezi, kaput bezi
-
[isim]
Pamuktan düz dokuma, amerikan bezi, kaput bezi
- YILIŞKAN
-
-
[sıfat]
Hoşa gitmek düşüncesiyle sürekli olarak ve yapmacıklı bir biçimde gülen kimse
- "Onlar ne arsız, ne yılışkan ve yırtık gülmelidirler; ne de somurtmalıdırlar." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Hoşa gitmek düşüncesiyle sürekli olarak ve yapmacıklı bir biçimde gülen kimse
- KANSERLİ
-
-
[sıfat]
Kanser niteliğinde olan
- "Kanserli ur."
-
Kansere yakalanmış
-
[sıfat]
Kanser niteliğinde olan
- KANYONCU
- ...
- MEKANİZE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Savaş ve taşıma gereçleriyle donatılmış (kıta veya birlik)
-
[sıfat]
Savaş ve taşıma gereçleriyle donatılmış (kıta veya birlik)
- KANIKMAK
-
-
[-e]
Kanmak, gönlü kanmak
-
[-e]
Kanmak, gönlü kanmak
- DALAŞKAN
- ...
- KANCIKÇA
-
-
[zarf]
Döneklik ederek, gizlice kötülükte bulunarak
-
[zarf]
Döneklik ederek, gizlice kötülükte bulunarak
- İSKANDİL
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Denizin derinliğini ölçme
-
Bu iş için kullanılan araç
- "Evde kimsenin olmadığını telefonla iskandil ediyorlarmış diyor Bedri." (Oktay Rifat)
-
İşin içyüzünü öğrenme, bilgi toplama, sorup soruşturma
- "İstanbul'daki ilk günlerinde yaptığı iskandiller, umduğunun tersine olarak burada geçimini kolay sağlayamayacağını göstermişti." (Haldun Taner)
-
[isim]
Denizin derinliğini ölçme
- KANDİLLİ
-
-
[sıfat]
Kandili olan
-
Çok sarhoş
-
[sıfat]
Kandili olan
- KANTARMA
-
-
[isim]
Azılı atları zapt etmek için dillerini bastıracak biçimde yapılmış demir araç
- "Gururu okşanılan bir erkek ise ağzına kantarma geçirilmiş bir küheylan kadar âcizdi, elinizde esirdir." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Azılı atları zapt etmek için dillerini bastıracak biçimde yapılmış demir araç
- KANAMALI
-
-
[sıfat]
Kanaması olan
- "Kanamalı bir hasta."
-
[sıfat]
Kanaması olan
- DEKANLIK
-
-
[isim]
Dekan olma durumu
-
Dekanın görevi
-
Dekanın makamı
-
[isim]
Dekan olma durumu
- NAZİKANE
- ...
- YALITKAN
-
-
Elektrik iletkenliği sıfır veya çok zayıf olan (cisim veya madde), izolatör, iletken karşıtı
-
[isim]
Herhangi bir değmeyi, sürtünmeyi önlemek için elektrik iletkenlerini saran, koruyan porselen, kauçuk vb. madde
-
Elektrik iletkenliği sıfır veya çok zayıf olan (cisim veya madde), izolatör, iletken karşıtı
- VURUŞKAN
-
-
[sıfat]
Dövüşken
-
[sıfat]
Dövüşken
- KANIKLIK
-
-
[isim]
Elindekinden hoşnut olma durumu, kanaat, kanaatkârlık
-
[isim]
Elindekinden hoşnut olma durumu, kanaat, kanaatkârlık