İçinde kan olan 10 harfli 64 kelime var. İçerisinde KAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kan olan kelimeler listesine ya da Sonu kan ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KAN

2 Harfli Kelimeler

AK, AN

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KANCALAMAK

  1. [-i] Kancayı bir şeye takmak
  2. Kancayı atıp çekmek
  3. Bir kimse veya şeyin üzerine bıktıracak kadar düşmek

KANDIRILIŞ

  1. [isim] Kandırılma işi veya biçimi

SERİNKANLI

  1. [sıfat] Soğukkanlı
    • "Serinkanlı olanlar hırslı olamayacak kadar uyuşuk ve tembeldirler." (Ahmet Ümit)

KANATLILAR

  1. [isim] Böceklerin kanatlı olanlarını içine alan alt sınıf

ALAMERİKAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Amerikan usulü

VAZIIKANUN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Yasa koyucu

KANKURUTAN

  1. [isim] Adamotu

AKIŞKANLIK

  1. [isim] Akışkan olma durumu
  2. Para ve ticaretle ilgili işlemlerde kullanılabilecek durumda olan satın alma gücü, likidite
  3. Kolaylıkla paraya çevrilebilme özelliği fazla olan varlıklar, likidite

KANALCIKLI

  1. [sıfat] Kanalcığı olan
    • "Önde hava kanalcıklı disk ile arkada da kampana kullanılmış."

KANUNLAŞMA

  1. [isim] Kanunlaşmak işi, yasalaşma

KANIKSATMA
...
İMKANSIZCA
...
ÇALKANTILI

  1. [sıfat] Çalkantısı olan
    • "Gece yıldızsız, deniz hafif çalkantılı idi." (Haldun Taner)
  2. Düzensiz, karmakarışık
    • "Oldukça çalkantılı günler geçirdi, isteklerinin çoğunu gerçekleştirecek zaman bulamadı." (Tomris Uyar)

KANITLAYIŞ
...
KIZILKANAT

  1. [isim] Sazangillerden, yüzgeçleri kırmızı, 25-30 cm boyunda, eti kılçıklı bir tatlı su balığı (Scardinus eryhrophthalmus)

KANABİLMEK
...
KANITLAMAK

  1. [-i] Bir şeyin gerçekliğini kanıtla ortaya koymak, ispat etmek

KANIKSAYIŞ

  1. [isim] Kanıksama işi veya biçimi

SAKANDIRIK

  1. [isim] Baş giysilerinde çene bağı

KANIKSAMAK

  1. [-i] Çok tekrarlama sebebiyle etkilenmez olmak, alışmak
    • "Beriki zaten kanıksadığı cefakâr bir yaşamı kabullenmiş, sürdürüp götürmektedir." (Haldun Taner)
  2. Bıkkınlık getirmek, usanmak

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü