İçinde kam olan 6 harfli 16 kelime var. İçerisinde KAM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kam olan kelimeler listesine ya da Sonu kam ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KAM
2 Harfli Kelimeler
AK, AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAMERİ
- ...
- HODKAM
- ...
- TIKAMA
-
-
[isim]
Tıkamak işi
- "Saçını çekip burnuna pamuk tıkamaya uğraşıyorlardı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Tıkamak işi
- KAMKAZ
-
-
[isim]
Kesme özelliğini yitirmiş, körleşmiş, keskin olmayan bıçak, orak vb. araç
-
[isim]
Kesme özelliğini yitirmiş, körleşmiş, keskin olmayan bıçak, orak vb. araç
- KAMBUR
-
-
[isim]
Bel veya göğüs kemiğinin eğrilmesi, raşitizm sonucu sırtta ve göğüste oluşan tümsek, kambur zambur
- "Mavi gözlü, köse, kamburu çıkmış bir ihtiyardı." (Ömer Seyfettin)
-
Bazı hayvanların sırtındaki çıkıntı
- "Gümüş saplı bastonuna dayanarak yürüyen kamburu çıkmış kadit bir âyan azası misali, ağır ağır bizim tarafa geçti." (Haldun Taner)
-
Yapı veya eşyada dışarıya doğru eğrilme
-
[sıfat]
Vücudunda bu tümsek bulunan (kimse)
-
Sıkıntı, dert
-
[isim]
Bel veya göğüs kemiğinin eğrilmesi, raşitizm sonucu sırtta ve göğüste oluşan tümsek, kambur zambur
- KAMPÇI
-
-
[isim]
Kamp kuran, kampta kalan kimse
-
[isim]
Kamp kuran, kampta kalan kimse
- KAMALI
-
-
[sıfat]
Kaması olan
- "Kamalı top."
-
[sıfat]
Kaması olan
- YIKAMA
-
-
[isim]
Yıkamak işi
- "Başını soğuk suyla yıkamaya başlamışlar." (Falih Rıfkı Atay)
-
Bir eriticideki bir veya birkaç çözünür birleşeni ayırmak amacıyla, eriticiyi, toz durumuna getirilmiş bir maddenin içinden yavaş yavaş geçirme
-
Film üzerinde kalması istenmeyen kimyasal maddelerin akıtılması için arı suyla yapılan temizleme
-
[isim]
Yıkamak işi
- İKAMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yerde oturma, eğleşme
- "Bizim kahraman da şimdi, burada ikamet ediyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Bir yerde oturma, eğleşme
- KAMARA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Gemilerde oda
- "Annem kamaraya girdi, ben güverteye çıktım." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
İngiltere yasama meclisi
-
[isim]
Gemilerde oda
- KAMYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Motorlu büyük yük taşıtı
- "Garajın içinde birkaç tane aletle bir de ufak kamyondan başka bir şey yoktu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Bu taşıtın taşıyabildiği miktarda olan
- "Bir kamyon askerle birkaç otomobil getirdiler." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Motorlu büyük yük taşıtı
- KAMERA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
-
Bu alet ile görüntüyü kaydeden kimse
-
[ünlem]
Bir çekime başlanırken, yönetmenin alıcıyı çalıştırmaları için verdiği buyruk
-
[isim]
Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
- KAMBER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sadık köle
-
[isim]
Sadık köle
- KAMPÜS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yerleşke
- "Bir öğrenci için üniversite, kentin ve yaşamının bütünü demek değildir ama kampüs, onun yaşamının odak noktasıydı." (Ahmet Cemal)
-
[isim]
Yerleşke
- KAMACI
-
-
[isim]
Kama yapan veya satan kimse
-
Top kaması yapan veya onaran kimse
-
[isim]
Kama yapan veya satan kimse
- AKAMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kısırlık, verimsizlik
-
Başarısızlık, sonuçsuzluk
- "Bu mücadeleden ruhumun yorgun düştüğünü, akamete mahkûm kaldığını görüyorum." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Kısırlık, verimsizlik