İçinde kad olan 5 harfli 10 kelime var. İçerisinde KAD bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kad olan kelimeler listesine ya da Sonu kad ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A D K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AD, AK

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KADRO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Bir kamu kuruluşunun, bir işletmenin, denetim veya yönlendirme işlerini gerçekleştirenler ve bunların taşıdığı ödev, yetki ve sorumlulukların hepsi
    • "Bir disiplin kadrosu içinde anonim kalmak Türk gençlerinin hoşuna gitmez." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Bu kişi ve sorumlulukları sayı, nitelik ve aşamalarıyla gösteren çizelge
  3. Bu çizelgedeki yer
    • "Sekizinci topçu alayı kadrosunun büyük kısmı alaylı idi." (Falih Rıfkı Atay)
  4. Bisiklet ve motosiklette iskeleti oluşturan metal bölüm
  5. Bir işte görev alan kişi veya kişiler, ekip

KADÜK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Değerini, önemini yitirmiş, geçerliliği kalmamış, eskimiş

KADEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ayak, adım
  2. Fut
    • "On kadem uzunluğunda."
  3. Uğur

KADAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [edat] Ölçüsünde, derecesinde
    • "Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar da genç işidir." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Büyüklüğünde, genişliğinde
    • "Bacak kadar çocuk."
    • "Avuç içi kadar yer."
  3. Dek, değin
    • "Saat ona kadar sokaklarda gezdi." (Peyami Safa)
  4. Gibi
    • "İstanbul'un balıkları kadar balıkçıları da hoştur." (Sait Faik Abasıyanık)
  5. Denli
    • "Bu merdivenleri, yapıldığı günden beri bu kadar telaşla çıkmamışımdır." (Yusuf Ziya Ortaç)
  6. Süre belirten bir söz
    • "Bu minval üzere yedi ay kadar geçti, geçmedi." (Refik Halit Karay)
  7. [zarf] Miktarda, derecede
    • "İçinde biriken hayat bazen taşacak kadar çok oluyor." (Halide Edip Adıvar)
  8. Gösterme sıfatlarından biriyle bir sayıdan sonra geldiğinde kesinlikle belli olmayan bir niceliği belirten söz
    • "Kantara'nın önünde yüz kadar düşman çadırı kurulmuştu." (Falih Rıfkı Atay)

KADİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Başlangıcı olmayan, eski, ezelî

KADİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Güneşte veya hafif alevde kurutulmuş et
    • "Sıtmalı arabacıların titredikleri, cılız, kadidi çıkmış öküzlerin iç ezici bir şekilde düşündükleri görülürdü." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. İskelet
  3. [sıfat] Çok zayıf
    • "Gözlerini kadit elleriyle iyice ovdu." (Ömer Seyfettin)

KADİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Değer, kıymet, itibar
    • "Hakikaten, insan sevdiklerinin kadrini yokluklarında anlıyor." (Peyami Safa)
    • "Onun kadrini iyi bilenler de var." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Bir yıldızın parlaklık bakımından bulunduğu basamak
    • "Birinci kadirde on dokuz, ikincide elli yedi, üçüncüde yüz yetmiş dört yıldız bulunur."

KADER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yazgı
    • "Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor / Lakin vatandan ayrılışın ıstırabı zor." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Genellikle kaçınılmaz kötü talih

KADIN

  1. [isim] Erişkin dişi insan, erkek veya adam karşıtı
    • "Yanlarında, kendileriyle ahbaplık edecek dostlar, hizmetlerine koşacak kadınlar veya erkekler görmek isterler." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Evlenmiş kız
  3. [sıfat] Analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri olan
  4. Hizmetçi bayan
  5. Bayan
    • "Hintli kadın toplantıyı renklendirmek için herkesin kendisine bazı şeyler sormasını teklif ediyordu." (Burhan Felek)

KADEH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İçki içmeye yarayan ayaklı bardak
    • "Şimdi kadehleri masaya diziyordu." (Refik Halit Karay)
    • "Localarda kadınlar erkekler, kadeh kaldırıyorlar, gülüşüyorlardı." (Necati Cumalı)
    • "Limonata bardaklarını içki kadehi gibi tokuşturarak neşeleniyor görünür." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [sıfat] Bu bardağın alabileceği miktarda olan

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü