İçinde ka olan 9 harfli 642 kelime var. İçerisinde KA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ka olan kelimeler listesine ya da Sonu ka ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇIKARSAMA
-
-
[isim]
Bir önermeden, düşünce yoluyla bir başka önermeye geçme işi, istihraç
-
[isim]
Bir önermeden, düşünce yoluyla bir başka önermeye geçme işi, istihraç
- KAFESLEME
-
-
[isim]
Kafeslemek işi
-
[isim]
Kafeslemek işi
- KALPAKLIK
-
-
Kalpak yapmaya elverişli
-
Kalpak yapmaya elverişli
- KAPSIZLIK
- ...
- MUKADDİME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ön söz
- "Babam, 'eti senin, kemiği benim!' mukaddimesiyle beni hocaya emanet ettiğini söyledi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bir olayın başlangıcı
-
[isim]
Ön söz
- KARAKAVZA
-
-
[isim]
Yaban havucu
-
[isim]
Yaban havucu
- KAZKANADI
-
-
[isim]
Güreşte hasmı arkadan ve yandan sarıp başını koltuk altına alarak elleri koltukları altından geçirdikten sonra sırtında veya ensesinde birleştirme biçimindeki oyun
- "Kimi baskın çıkar, kazkanadından çarpar." (Mehmet Akif Ersoy)
-
[isim]
Güreşte hasmı arkadan ve yandan sarıp başını koltuk altına alarak elleri koltukları altından geçirdikten sonra sırtında veya ensesinde birleştirme biçimindeki oyun
- TIKABİLME
- ...
- YAKALAMAK
-
-
[-i]
Bir kimseyi veya bir şeyi elle tutmak
- "Üç ince dalı birleştirerek sıkıca yakaladım." (Refik Halit Karay)
-
Kaçan kimseyi ele geçirmek, derdest etmek
-
Bir kimsenin gitmesini engellemek, durdurmak
- "Bu defa Tevfik'i dükkânın kapısında yakaladılar, aynı şeyi ona açtılar." (Halide Edip Adıvar)
-
Bir kimseyi hoşa gitmeyecek bir durumda bulmak, bir kimsenin suçu ortaya çıkmak
- "Kocasını bir kadınla yakalamış."
-
Bir kimsenin suçluluğunu gösteren söz, bakış veya işareti fark etmek
-
Birdenbire etkisi altına almak
- "Yağmur bizi yolda yakaladı."
-
Arayarak veya rastlantı sonucu bulup bağlantı kurmak
- "Zehra, Yorgaki'nin müziğini herhangi bir yerinden yakalıyor." (Atilla İlhan)
-
Belirlemek, anlamak
- "Kız onun zayıf damarını yakalamıştı." (Tarık Buğra)
-
[-i]
Bir kimseyi veya bir şeyi elle tutmak
- KALSEDUAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kadıköy taşı
-
[isim]
Kadıköy taşı
- KAVLANMAK
-
-
[nsz]
Kavlama işine uğramak
-
[nsz]
Kavlama işine uğramak
- TAHRİPKAR
- ...
- ARKALIKLI
-
-
[sıfat]
Arkalığı, sırt dayayacak yeri olan
-
[sıfat]
Arkalığı, sırt dayayacak yeri olan
- KAFATASÇI
-
-
Kafatasçılıktan yana olan kimse, görüş
-
Kafatasçılıktan yana olan kimse, görüş
- KALIPLICA
- ...
- KAYSERİLİ
- ...
- KAZIMAMAK
- ...
- KADIŞEHRİ
- ...
- TAALLUKAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hısım ve yakınlar
-
[isim]
Hısım ve yakınlar
- ARKABAHÇE
- ...