İçinde ka olan 8 harfli 763 kelime var. İçerisinde KA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ka olan kelimeler listesine ya da Sonu ka ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AK

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KAVMİYAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Etnografya

AÇIKAĞIZ

  1. [isim] Turpgillerden bir bitki (Hesperis acris)

KAHPECİK

  1. [sıfat] Oynak, kırıtkan
    • "Annesi Fatma kızına kahpecik lakabını veren aileye hizmetçi oldu." (Halide Edip Adıvar)

KAKIRDAK

  1. [isim] Kuyruk yağının eritildikten sonra kalan gevrek posası, kıkırdak

KALAMATA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Bir tür etli ve büyük zeytin

KALENDER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Gösterişsiz, sade yaşamaktan yana olan, alçak gönüllü kimse, ehlidil, rint
  2. Özensiz giyinmiş, kılıksız kimse
  3. Yalnız birisi hareketli üst üste konulmuş belirli sayıda silindirden meydana gelen ve düzgün yüzeyli kâğıt üretmek için kullanılan bir makine
  4. [zarf] Özensiz, kılıksız bir biçimde
    • "İnsan kalender gezmekten rahat edebilir." (Haldun Taner)

KANTİNCİ

  1. [isim] Kantin işleten kimse

KAZASKER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İlmiye sınıfının yüksek derecesinde bulunan devlet görevlisi
    • "Aslında Lale, eski konakları pek bilmez değildi. Bir kazasker kızıydı." (Halide Edip Adıvar)
  2. Osmanlı döneminde mahkemelerin en yetkilisi

ŞEFKATLİ

  1. [sıfat] Şefkati olan, sevecen, müşfik
    • "Fazla şefkatli bir ana baba elinde bin türlü nazla büyüdü." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

KALYONCU

  1. [isim] Kalyon eri
  2. Deniz eri

KANUNSUZ

  1. [sıfat] Yasası olmayan, yasasız
    • "Yeni kanunu anlamak, dinlemek için önce kanunsuz olmak lazımdır." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Yasaya aykırı
    • "Kanunsuz bir grev barikatında ilk kurşun senin alnına çarpar." (Çetin Altan)

KOCAKARI

  1. [isim] Yaşlı kadın
    • "Kocakarının trenin arkasından ağzıyla uluyarak koşan hayali bir rüya gibi oldu." (Halide Edip Adıvar)
  2. Anne

YAŞATKAN

  1. [sıfat] Hayatın sürmesini, büyümeyi, çoğalmayı sağlayan

BAŞBAKAN

  1. [isim] Hükûmetin ve Bakanlar Kurulunun başı, kabinenin başı, başvekil

KALEBENT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kale dışına çıkmamaya hüküm giyen suçlu
    • "Jön Türklerle alakası var diye, insanı dünyanın öbür ucuna kalebent ediverirler." (Sermet Muhtar Alus)

KAPORALI

  1. [sıfat] Güvenmeliği olan

TAHKİKAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Soruşturma
    • "Tahkikatın neticesinden beni de malumattar ediniz." (Atilla İlhan)

TAKARRÜR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir yerde karar kılma, yerleşme
  2. Karar verilme

KAHROLUŞ

  1. [isim] Kahrolma işi veya biçimi

KAPIŞMAK

  1. [-i] Birlikte bir şeyin üzerine üşüşüp aceleyle almak, kapmak
  2. Kavgaya tutuşmak
    • "En yakın arkadaşı bir romancımızla bu konuda kapıştığı geceyi unutamam." (Haldun Taner)
  3. [nsz] Kavgaya girmek
    • "Her seferinde kıyasıya kapıştıklarını, nahak yere kalp kıracaklarını sanıyor." (Atilla İlhan)
  4. [-le] Hırsla güreşe başlamak

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü