İçinde işti olan 11 harfli 21 kelime var. İçerisinde İŞTİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında işti olan kelimeler listesine ya da Sonu işti ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
T İ İ Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
İTİŞ
3 Harfli Kelimeler
İTİ, Şİİ
2 Harfli Kelimeler
İŞ, İT, Tİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEĞİŞTİRİCİ
-
-
[isim]
Değiştirme işini yapan nesne veya kimse
-
[isim]
Değiştirme işini yapan nesne veya kimse
- DEĞİŞTİRMEK
-
-
[nsz]
Birini bırakıp başkasını kullanmak
- "O zamanlar şöyle öğleye doğru otele bir başvurup çamaşır değiştireceği varsa değiştiriyor." (Ercüment Ekrem Talu)
-
Başka bir duruma, başka bir görünüme getirmek
- "Tuvalet onu ne değiştirmiş, gençliğinin cazibesini, vücudunu, gözlerinin rengini nasıl belli etmişti!" (Peyami Safa)
-
Anlatıma yeni bir içerik vermek
-
[-i]
Başka bir biçime sokmak, değişikliğe uğratmak
- "Bulunduğu vaziyeti öteki ayağını berikinin üstüne koyarak değiştirdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bir şey veya kimseyi bulunduğu yerden başka bir yere almak
-
[nsz]
Bir şey verip yerine başka bir şey almak
- "Bu ayakkabı sana küçük, değiştir."
-
[nsz]
Birini bırakıp başkasını kullanmak
- YETİŞTİRMEK
-
-
[-i]
Birini, bir şeyi gitmekte veya gitmek üzere olan bir kimse veya şeye ulaştırmak, ulaşmasını sağlamak
-
Vaktinde hazır olmasını sağlamak, tamamlamak, bitirmek
- "Kitabı önümüzdeki aya yetiştireceğim."
-
Birini gerekli bir iş için tam zamanında bir yere götürmek
- "Hastayı doktora yetiştirmek."
-
[nsz]
Üretmek, büyütmek, geliştirmek
- "Evlerinin bahçesinde bir iki elma, erik ağacı yetiştirirler." (Necati Cumalı)
-
İletmek, duyurmak
- "Müjdeyi komşu hanımlara yetiştirmeye koşmuştu." (Halit Fahri Ozansoy)
-
Sağlayıp vermek
- "Sigara yakmak isteyenlere kibrit yetiştirir." (Haldun Taner)
-
[-i]
Yetmesini sağlamak
- "Cephemiz susuz, kuru ekmek ve benzini güç yetiştiriyoruz." (Falih Rıfkı Atay)
-
[-e]
Söylenmemesi gereken bir şeyi hemen söylemek
- "Hiç kalır mı? Ertesi gün valiye yetiştirdiler." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Çocuğun gelişip büyümesine özen göstermek
- "Munise'yi güzel ahlaklı bir kadın olarak yetiştirecektim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Eğitim, öğrenim sağlamak
-
[-i]
Birini, bir şeyi gitmekte veya gitmek üzere olan bir kimse veya şeye ulaştırmak, ulaşmasını sağlamak
- DEĞİŞTİRTME
-
-
[isim]
Değiştirtmek işi
-
[isim]
Değiştirtmek işi
- ÇEKİŞTİRMEK
-
-
[-i]
Uçlarından tutarak ayrı yönlere doğru çekmek
-
Tekrar tekrar çekerek koparmak
- "Bir şeye canı sıkıldığı vakit elini ensesine atar, saçının örgülerini yakalayarak çekiştirip dururdu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bir kimsenin kötü taraflarını uzun uzadıya sayıp dökmek
- "Telefon ederler. Pazar günü evine gidip yeni müdürü çekiştirirler." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Uçlarından tutarak ayrı yönlere doğru çekmek
- SEVİŞTİRMEK
- ...
- YETİŞTİRİCİ
-
-
[sıfat]
Üretici, müstahsil
- "Tütün yetiştiricisi."
-
[sıfat]
Üretici, müstahsil
- GEÇİŞTİRMEK
-
-
[-i]
Gereken önemi vermemek, üstünde durmadan başından savmak
-
Az bir zararla atlatmak, kurtulmak
- "Nihat bu kazayı da geçiştirince tekrar gözlerini apartmanın kapısına dikti." (Peyami Safa)
-
[-i]
Gereken önemi vermemek, üstünde durmadan başından savmak
- GEÇİŞTİRİCİ
-
-
[sıfat]
Tedavi edici etkisi olmayan, ağrı ve sızıları geçici olarak azaltan, dindiren (ilaç vb.)
-
[sıfat]
Tedavi edici etkisi olmayan, ağrı ve sızıları geçici olarak azaltan, dindiren (ilaç vb.)
- BİTİŞTİRMEK
-
-
[-i]
Bitişmesini sağlamak
-
[-i]
Bitişmesini sağlamak
- KESİŞTİRMEK
- ...
- ÇELİŞTİRMEK
- ...
- VERİŞTİRMEK
-
-
[-e]
Çok fazla söylemek
-
İyice çıkışmak, ağzına geleni söylemek
- "Arkadaşına adamakıllı veriştirdi."
-
[-e]
Çok fazla söylemek
- İLİŞTİRİLME
-
-
[isim]
İliştirilmek işi
-
[isim]
İliştirilmek işi
- GELİŞTİRİCİ
-
-
[isim]
Geliştirme özelliği olan kimse veya şey
-
[isim]
Geliştirme özelliği olan kimse veya şey
- GELİŞTİRMEK
-
-
[-i]
Gelişmesini sağlamak, gelişmesine yol açmak
-
[-i]
Gelişmesini sağlamak, gelişmesine yol açmak
- SERPİŞTİRME
-
-
[isim]
Serpiştirme işi
-
[isim]
Serpiştirme işi
- DERİŞTİRMEK
- ...
- PEKİŞTİRMEK
-
-
[-i]
Sertleşmek, katılaştırmak
-
Sağlamlaştırmak, tahkim etmek
-
Güçlendirmek
-
[-i]
Sertleşmek, katılaştırmak
- DEĞİŞTİRGEÇ
-
-
[isim]
Röle
-
[isim]
Röle