İçinde olan 6 harfli 105 kelime var. İçerisinde İŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında iş olan kelimeler listesine ya da Sonu iş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

İŞİTİŞ

  1. [isim] İşitme işi veya biçimi

TEFTİŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Denetim
    • "Bizde on beş yıldır teftiş görmemiş daireler var." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Hayatının bütün yazlarını Makedonya'da geçirir, teşkilatı teftiş ederdi." (Ömer Seyfettin)

DİŞLEK

  1. [sıfat] Dişleri dışarıya doğru çıkık olan (kimse)
    • "Kız, hafifçe dişlektir, gülünce belli olur." (Refik Halit Karay)
  2. Sözünü geçiren, istediğini yaptırabilen (kimse)
    • "Hacı Resul'e gelince Çatalkaya'nın ve başka köylerin en dişlek kodamanıydı." (Halikarnas Balıkçısı)

FİŞSİZ

  1. [sıfat] Fişi olmayan

ERİŞME

  1. [isim] Erişmek işi

GEÇMİŞ

  1. [sıfat] Geçme işini yapmış
    • "Geçmiş olsun ağabey, ne oldu sana böyle?" (Osman Cemal Kaygılı)
  2. Zaman bakımından geride kalmış
    • "Bu eski sesler içinde geçmiş zamanlar uyuyor, uyanıyor, geriniyor, yaşıyor gibidir." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  3. Çürümeye yüz tutmuş
  4. [isim] Bugüne göre geride kalmış olan zaman, mazi
    • "Onlar bu davranışlarıyla geçmişte sadece huzursuzluk yarattı." (Necati Cumalı)
  5. [isim] Arkada kalan hayat, mazi
    • "Perde perde örtülü olan eski bir geçmişten kulaklarına garip bir fısıltı gelmişti." (Osman Cemal Kaygılı)
  6. [isim] Birinin ölmüş ana, baba ve yakınları
    • "Senin de yedi göbek geçmişine rahmet okusun ha?" (Memduh Şevket Esendal)

ELEYİŞ
...
TEFRİŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Döşeme işi
    • "İçerisini gene kendi paramla tefriş ettim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Bir yeri gerekli eşya ile döşeme

DİŞEME

  1. [isim] Dişemek işi

BAHŞİŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yapılan bir hizmete ödenen ücretten ayrı olarak fazladan verilen para
    • "Paltosunu ve şapkasını giydikten sonra garsona para ve bahşiş verdi." (Ömer Seyfettin)

İLİŞME

  1. [isim] İlişmek işi

DİŞLİK

  1. [isim] Boks vb. oyunlarda oyuncuların dişlerini ve dudaklarını korumak için dişlerine yerleştirdikleri kauçuk koruyucu

ÖNERİŞ

  1. [isim] Önerme işi veya biçimi

EMİŞME

  1. [isim] Emişmek işi veya durumu

EĞİLİŞ

  1. [isim] Eğilme işi veya biçimi
    • "Soylu ve çetin savaşçılık gururuna, bu eğiliş ağır geldi." (Falih Rıfkı Atay)

İLETİŞ

  1. [isim] İletme işi veya biçimi

YİDDİŞ
...
DERPİŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Öngörme, göz önünde tutma, aklından geçirme

TEDHİŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Korku salma, yıldırma, terör

PİŞMEK

  1. [nsz] Ateşte, fırında, kaynar suda veya yağda ısı etkisiyle yenilebilir duruma gelmek
    • "Börek geç pişer."
    • "Biz olanca gücümüzle Batılılaşmaya çalışırken senin bu düşüncelerin pişmiş aşa soğuk su katıyor." (Halide Edip Adıvar)
    • "Büyük kalabalığa varana kadar sanat eserinin başına gelenler pişmiş tavuğun başına bile gelmemiştir." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
  2. Isıtma sonucu belirli bir kullanıma uygun duruma gelmek
    • "Tuğla, çanak çömlek özel ocaklarda pişer."
  3. Meyve olgun duruma gelmek
    • "... yere düşenlerin beraberce yenmesine önce ses çıkarmadılar fakat yemişler pişip tatlılaşınca iş değişti." (Refik Halit Karay)
  4. Pişik oluşmak
    • "Çocuğun apış arası pişmiş."
  5. Bir konuyu iyice öğrenmek
  6. İşe alışıp beceri ve ustalık kazanmak, zorlukları göğüslemek
    • "Ama ticarette küçükten pişmek lazım." (Sait Faik Abasıyanık)
  7. Herhangi bir iş için konuşup hazırlanmak
  8. Bunalacak kadar sıcaklık duymak

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü