İçinde iç olan 6 harfli 43 kelime var. İçerisinde İÇ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında iç olan kelimeler listesine ya da Sonu iç ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İÇKİLİ
-
-
[sıfat]
İçki içmiş olan
-
İçki içilen
- "Köylülerle beraber içkili belediye bahçesinin içinden saz dinledim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
İçki içmiş olarak
- "İçkili otomobil kullanılmaz."
-
[sıfat]
İçki içmiş olan
- BAZİÇE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Oyun
- "Bu baziçede yanacak olanların sade kendisi olmayacağını anlatıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Oyun
- GELMİÇ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İri balıklarda kılçık durumunda olan kemik
-
[isim]
İri balıklarda kılçık durumunda olan kemik
- İÇÖRGÜ
- ...
- İÇTEPİ
-
-
[isim]
Tepi
-
[isim]
Tepi
- SETLİÇ
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
İç sürdürücü bir maden suyu
-
Karbonat katılarak köpürtülmüş limonata
-
[isim]
İç sürdürücü bir maden suyu
- İÇYAĞI
-
-
[isim]
Geviş getiren hayvanların karın boşluğunda iç organlarını saran kalın yağ, şahım
- "Ve siner tavanlara bir içyağı kokusu." (Behçet Necatigil)
-
[isim]
Geviş getiren hayvanların karın boşluğunda iç organlarını saran kalın yağ, şahım
- HİÇLİK
-
-
[isim]
Hiç olma durumu
- "Hiçlik içerisinde."
-
İnkâr sonucu, gerçekteki özelliklerinin, durumlarının ortadan kaldırılması sonucu bir şeyin var olmayışı, yokluk
- "Yapılmamış olan sanat sosyolojimiz de böylece gün yüzü görmeden hiçliğe karışacak." (Selâhattin Hilav)
-
[isim]
Hiç olma durumu
- BİÇİCİ
-
-
[isim]
Biçme işini yapan kimse
-
[isim]
Biçme işini yapan kimse
- POLİÇE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Belirli bir sürenin sonunda belirli bir parayı kendi adına veya bir başkasının emrine ödemesi için alacaklının borçluya yazdığı bildiri
-
Sigorta senedi
-
[isim]
Belirli bir sürenin sonunda belirli bir parayı kendi adına veya bir başkasının emrine ödemesi için alacaklının borçluya yazdığı bildiri
- İÇİMLİ
-
-
[sıfat]
İçimi herhangi bir nitelikte olan
- "Ağır içimli. Güzel içimli."
-
İçimi iyi, lezzetli
- "Senin tütünün de içimli bir şey değil ya!" (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
İçimi herhangi bir nitelikte olan
- ZAYİÇE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yıldızların, belli bir zamandaki yerlerini, durumlarını gösteren çizelge
-
[isim]
Yıldızların, belli bir zamandaki yerlerini, durumlarını gösteren çizelge
- İÇERME
-
-
[isim]
İçermek işi, tazammun, ihtiva
-
[isim]
İçermek işi, tazammun, ihtiva
- KERPİÇ
-
-
[isim]
Duvar örmekte kullanılmak için kalıplara dökülüp güneşte kurutulmuş saman ve balçık karışımı ilkel tuğla
-
[sıfat]
Bu tuğladan yapılmış
- "Kerpiç evler, ipe serili çamaşırlar gibi ay ışığında sallanıyorlar." (Peyami Safa)
-
[isim]
Duvar örmekte kullanılmak için kalıplara dökülüp güneşte kurutulmuş saman ve balçık karışımı ilkel tuğla
- İÇİRİŞ
-
-
[isim]
İçirme işi veya biçimi
-
[isim]
İçirme işi veya biçimi
- PİÇUTA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Palamut balığının iri bir türü
-
[isim]
Palamut balığının iri bir türü
- BİLGİÇ
-
-
[isim]
Bilgili kimse
- "Bazı bilgiç hekimler dillerinin makarasını çözerler, tıptan anlamayan hastalarına tıbbi ıstılahlar kullanarak dert anlatırlar." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Bilgisiz olmasına rağmen bilgili görünmek isteyen, bilgili geçinen kimse
-
[isim]
Bilgili kimse
- ÇARİÇE
-
Kelime Kökeni : Rusça
-
[isim]
Çarın karısına veya kadın çara verilen unvan
-
[isim]
Çarın karısına veya kadın çara verilen unvan
- İÇECEK
-
-
[isim]
İçilen her şey, meşrubat
- "Burada yiyecek, içecek her şey var."
-
[sıfat]
İçilmeye elverişli
-
[isim]
İçilen her şey, meşrubat
- İÇERİK
-
-
[isim]
Bir şeyin içinde bulunanların bütünü, muhteva, mazruf
- "Eğitimin yalnız yöntemlerini değil, içeriğini de gözden geçirmek, düzeltmek gerekmektedir."
-
Sözlü veya yazılı anlatımda verilmek istenen öz, düşünce, duygu ve imgelerin bütünü
-
Bir kelimenin veya kavramın anlamı
-
Herhangi bir ruhsal süreç veya düşünsel işlevi oluşturan ögelerin bütünü
-
[sıfat]
Bir cümle veya yargıda açıkça söylenmemekle birlikte var olduğu anlaşılabilen, zımni
-
[isim]
Bir şeyin içinde bulunanların bütünü, muhteva, mazruf