İçinde iy olan 9 harfli 229 kelime var. İçerisinde İY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında iy olan kelimeler listesine ya da Sonu iy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MEŞRUİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Meşruluk
-
[isim]
Meşruluk
- ZİYARETÇİ
-
-
[isim]
Ziyaret eden, ziyarete giden kimse
- "Hatırı sayılır ziyaretçilerine İstanbul'a ipekli kumaş götürmek izni verirdi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Ziyaret eden, ziyarete giden kimse
- DEVONİYEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Birinci Çağın dördüncü dönemi ve bu dönemde oluşmuş yer tabakaları
-
[isim]
Birinci Çağın dördüncü dönemi ve bu dönemde oluşmuş yer tabakaları
- BAKKALİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bakkalda satılan ürünler
-
[isim]
Bakkalda satılan ürünler
- AKORDİYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üstündeki düğmelere veya tuşlara basarak metal dilcikleri titretme yolu ile çalınan körüklü, elde taşınabilir bir çalgı, akordeon, armonika
-
Kumaşlarda makine ile yapılmış kırma
- "Her adım atışında koyu lacivert akordiyon eteği hakikaten bir armonik gibi açılıp kapanıyordu." (Mahmut Yesari)
-
[isim]
Üstündeki düğmelere veya tuşlara basarak metal dilcikleri titretme yolu ile çalınan körüklü, elde taşınabilir bir çalgı, akordeon, armonika
- İYİSİNDEN
- ...
- RİYAKARCA
- ...
- İYONLANMA
-
-
[isim]
İyonlaşma
-
[isim]
İyonlaşma
- KITİPİYOZ
-
-
[sıfat]
Değersiz, bayağı, kötü
- "Konya'ya döndüğüm vakit benim motor 'dama Erol Efendi!' dedi. Kıtipiyoz bir tamirhaneye verdim." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Değersiz, bayağı, kötü
- EZİYETSİZ
-
-
[sıfat]
Eziyet çekmeden yapılan, sıkıntısız, üzgüsüz
-
[sıfat]
Eziyet çekmeden yapılan, sıkıntısız, üzgüsüz
- BİYOFİZİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Fizyolojide geçen fiziksel olayların bilimi, biyolojik fizik
-
[isim]
Fizyolojide geçen fiziksel olayların bilimi, biyolojik fizik
- CİLDİYECİ
-
-
[isim]
Cilt hastalıkları uzmanı, dermatolog
-
[isim]
Cilt hastalıkları uzmanı, dermatolog
- MESULİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sorumluluk
- "Hatta utanmasalar bütün Çırçır yangınının mesuliyetini ona yükleyecekler." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Üstümüze ağır bir mesuliyet aldık." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Sorumluluk
- SEMİYOLOG
- ...
- TERBİYELİ
-
-
[sıfat]
Topluluk kurallarına uygun olarak davranan, müeddep
- "Gelenleri kapıdan terbiyeli uşaklar karşılarmış." (Refik Halit Karay)
-
Terbiye işlemi yapılmış (yemek)
-
[sıfat]
Topluluk kurallarına uygun olarak davranan, müeddep
- AKSİYONER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hisse sahibi, hissedar
-
[isim]
Hisse sahibi, hissedar
- GAZELİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şairin divanında bulunan gazeller bölümü
-
[isim]
Bir şairin divanında bulunan gazeller bölümü
- HUSUSİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Özellik
- "Her birinin hususiyetine ait bin türlü mübalağalı malumat veriyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
İleri derecede tanışıklık, ahbaplık, yakınlık
-
[isim]
Özellik
- BİYOKİMYA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hücreden en gelişmiş organa kadar canlı dokuları inceleyen ve bunları oluşturan maddeleri araştıran bilim dalı
-
[isim]
Hücreden en gelişmiş organa kadar canlı dokuları inceleyen ve bunları oluşturan maddeleri araştıran bilim dalı
- MAHMUDİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bugün süs altını gibi kullanılan, II. Mahmut zamanında basılmış, ince altın sikke
- "Karısının altınlarını, kızının mahmudiyelerini neleri varsa hep aldılar." (Halit Fahri Ozansoy)
-
[isim]
Bugün süs altını gibi kullanılan, II. Mahmut zamanında basılmış, ince altın sikke