İçinde iy olan 5 harfli 44 kelime var. İçerisinde İY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında iy olan kelimeler listesine ya da Sonu iy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DİYEZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir sesin yarım ton inceltileceğini gösteren nota işareti
-
[sıfat]
Yarım ton inceltilmiş (ses)
-
[isim]
Bir sesin yarım ton inceltileceğini gösteren nota işareti
- CİYAK
- ...
- VİYOL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Satış sırasında yumurtayı korumayı amaçlayan, atık malzemeden yapılmış özel kap
-
[isim]
Satış sırasında yumurtayı korumayı amaçlayan, atık malzemeden yapılmış özel kap
- NİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyi yapmayı önceden isteyip düşünme, maksat
- "Niyeti ilk önüne gelen telefonlu dükkâna dalmaktı." (Haldun Taner)
- "Birisi niyet çeksin de biz de bir lokma bir şey yiyelim diye bekleşiyorlar." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Fal gibi kullanılmak amacıyla içine mâni yazılıp katlanmış veya şekerlere sarılmış kâğıt parçası
-
Namaz kılmaya, oruç tutmaya ve abdest almaya karar verip başlama
-
[isim]
Bir şeyi yapmayı önceden isteyip düşünme, maksat
- PİYES
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Oynanmak için yazılmış eser, tiyatro eseri veya oyunu, oyun
- "Geceleri tiyatroların önünde saatlerce bekleyerek ucuz yerlere yerleşirdik, sevdiğimiz piyesleri seyrederdik." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Oynanmak için yazılmış eser, tiyatro eseri veya oyunu, oyun
- PİYAZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Haşlanmış kuru fasulyenin üzerine ince doğranmış, tuzla ovulmuş soğan ve maydanoz katıldıktan sonra zeytinyağı, sirke dökülerek yapılan fasulye salatası
-
Kebap, ızgara köfte, balık vb.nin yanına katılan, ince doğranmış ve tuzla öldürülmüş maydanozlu soğan
-
Bir çıkar sağlamak düşüncesiyle söylenen övücü söz
- "Benim bu piyazlara karnım tok."
-
[isim]
Haşlanmış kuru fasulyenin üzerine ince doğranmış, tuzla ovulmuş soğan ve maydanoz katıldıktan sonra zeytinyağı, sirke dökülerek yapılan fasulye salatası
- SİYAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sözün gelişi, anlatım biçimi
-
[isim]
Sözün gelişi, anlatım biçimi
- MİYAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sinek kurtçuklarının insanda ve hayvanlarda ortaya çıkardığı bozukluk
-
[isim]
Sinek kurtçuklarının insanda ve hayvanlarda ortaya çıkardığı bozukluk
- GİYİŞ
-
-
[isim]
Giyme işi veya biçimi
-
[isim]
Giyme işi veya biçimi
- MİYOP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Nesnelerin görüntüleri ağ tabakanın ön tarafında kaldığı için uzağı iyi göremeyen (göz)
- "Saffet ... miyop gözlerinin en sevimli gülümseyişiyle yanımıza geldi." (Halide Edip Adıvar)
-
Gözleri uzağı iyi göremeyen (kimse)
-
[sıfat]
Nesnelerin görüntüleri ağ tabakanın ön tarafında kaldığı için uzağı iyi göremeyen (göz)
- BİYEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Makinelerde, bir ucu pistona, öbür ucu volanı çeviren kaldıraca geçirilmiş hareketli çubuk
-
[isim]
Makinelerde, bir ucu pistona, öbür ucu volanı çeviren kaldıraca geçirilmiş hareketli çubuk
- PİYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Satrançta oyunun başında ön sıraya dizilen, bulundukları sıra üzerinde ilk hamlede bir veya iki hane gidebilen sekiz küçük taş, piyade
-
Bir çıkar sağlamak için yararlanılan, istenildiği gibi kolayca kullanılabilen kimse
-
[isim]
Satrançta oyunun başında ön sıraya dizilen, bulundukları sıra üzerinde ilk hamlede bir veya iki hane gidebilen sekiz küçük taş, piyade
- DİYOT
- ...
- NEFİY
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sürme, sürgüne gönderme
- "Bu nefiy hadisesinin dehşeti konakta, için için hissolunurdu." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Olumsuzluk
-
Olumsuz kılma
-
Yadsıma
-
[isim]
Sürme, sürgüne gönderme
- ZİYAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Zarar
- "Ziyanımız, ölçülere sığmayacak kadar büyüktür." (Ruşen Eşref Ünaydın)
- "Ah budala kız, gençliğinin kıymetini bilmiyorsun, güzelliğini ziyan ediyorsun." (Sermet Muhtar Alus)
- "Bence ziyan olmuş, eski deyimiyle heder olmuş bir değerdir." (Haldun Taner)
- "Biraz çabuk işe girişmiş olacağız ama ziyanı yok, diye düşündü." (Samim Kocagöz)
-
[isim]
Zarar
- SİYER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hz. Muhammed'in hayatını anlatan kitap
-
[isim]
Hz. Muhammed'in hayatını anlatan kitap
- GİYİT
-
-
[isim]
Giysi
-
[isim]
Giysi
- MİYAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Değerli madenlerde yasanın istediği ağırlık, saflık ve değer derecesini gösteren ölçü
-
Ölçüt, ölçü
- "Pakize bu son fikri fazla beğenmişti ve itiraf edeyim ki Pakize'nin zevki benim için bir çeşit miyar olmuştu." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
Ayıraç
-
[isim]
Değerli madenlerde yasanın istediği ağırlık, saflık ve değer derecesini gösteren ölçü
- NİYAZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yalvarma, yakarma
- "Şeyh, sonu gelmez bir ibadet ve niyaz hâlinde, gözleri kapalı, okuyor, üflüyordu." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Yalvarma, yakarma
- YİYİM
-
-
[isim]
Yeme işi
- "Şimdi de mahalle bakkallığını mı yiyim yeri yaptın?" (Ömer Seyfettin)
- "Bir sürü halayık ve hizmetçiden başka takım takım fakir akrabalar, paşayı yiyim yeri etmiş." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Yeme işi