İçinde itm olan 7 harfli 18 kelime var. İçerisinde İTM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında itm olan kelimeler listesine ya da Sonu itm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
M T İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
MİT, TİM
2 Harfli Kelimeler
İM, İT, Mİ, Tİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İTMİNAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnanma, güvenme
-
[isim]
İnanma, güvenme
- BİTMİŞİ
-
-
[isim]
Bir şeyin son fiyatı
-
[isim]
Bir şeyin son fiyatı
- EKŞİTME
-
-
[isim]
Ekşitmek işi
-
[isim]
Ekşitmek işi
- ERİTMEK
-
-
[-i]
Erimesini sağlamak, erimesine yol açmak
- "Fazla yağlarını eritmek için karısı ile yürüyüşe çıkan fabrikatör..." (Haldun Taner)
-
Harcayıp tüketmek
-
Çok üzmek
-
Zayıflatmak
-
Yok etmek
-
[-i]
Erimesini sağlamak, erimesine yol açmak
- ARİTMİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Ritimli olmayan, düzensiz
-
[sıfat]
Ritimli olmayan, düzensiz
- ERGİTME
-
-
[isim]
Ergitmek işi
-
[isim]
Ergitmek işi
- EĞİTMEN
-
-
[isim]
Eğitim işiyle uğraşan kimse
-
Kurs görerek köyde öğretmenlik yapan kimse, köy öğretmeni
-
[isim]
Eğitim işiyle uğraşan kimse
- SEKİTME
-
-
[isim]
Sekitme işi
-
[isim]
Sekitme işi
- ESRİTME
-
-
[isim]
Esritmek işi
-
[isim]
Esritmek işi
- BEKİTME
-
-
[isim]
Bekitmek işi
-
[isim]
Bekitmek işi
- İNCİTME
-
-
[isim]
İncitmek işi
-
[isim]
İncitmek işi
- EĞRİTME
-
-
[isim]
Eğritmek işi
-
[isim]
Eğritmek işi
- EĞİTMEK
-
-
[-i]
Birinin akla uygun, fiziksel ve moral gelişmesi üzerine etki yaparak çeşitli davranış yatkınlıkları, bilgi ve görgü aşılayarak önceden tespit edilmiş amaçlara göre onun belirli bir yönde gelişmesini sağlamak, terbiye etmek
- "Çocukları eğitmek."
-
Hayvanı istenilen davranışları yapabilecek biçimde yetiştirmek
-
[-i]
Birinin akla uygun, fiziksel ve moral gelişmesi üzerine etki yaparak çeşitli davranış yatkınlıkları, bilgi ve görgü aşılayarak önceden tespit edilmiş amaçlara göre onun belirli bir yönde gelişmesini sağlamak, terbiye etmek
- PEKİTME
-
-
[isim]
Pekitmek işi, tekit
-
[isim]
Pekitmek işi, tekit
- ESKİTME
-
-
[isim]
Eskitmek işi
-
[isim]
Eskitmek işi
- İŞİTMEK
-
-
[-i]
Kulakla algılamak, duymak
- "Doktorun sesini işitince koştu, yanakları kırmızı, gözleri parlıyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
Haber almak
-
[nsz]
Kendisine söylenilmek
- "Gayet sert bir adam olan hesap hocasından boyuna azar işitiyordu." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[-i]
Kulakla algılamak, duymak
- EYİTMEK
-
-
[nsz]
Demek
- "Kul Mustafa eydür coştum / Aşkın deryasına düştüm." (Kul Mustafa)
-
[nsz]
Demek
- DEVİTME
-
-
[isim]
Devitmek işi
-
[isim]
Devitmek işi