İçinde ite olan 7 harfli 16 kelime var. İçerisinde İTE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ite olan kelimeler listesine ya da Sonu ite ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E T İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ETİ
2 Harfli Kelimeler
ET, İT, TE, Tİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İTELEME
-
-
[isim]
İtelemek işi
-
[isim]
İtelemek işi
- OBEZİTE
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Çok şişmanlık
-
[isim]
Çok şişmanlık
- JÜPİTER
- ...
- KANTİTE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Nicelik
-
[isim]
Nicelik
- SİTEMLİ
-
-
[sıfat]
Sitem taşıyan
- "Ruhsar tatlı ama sitemli bakışıyla susturmasa bacı daha kim bilir ne kadar konuşacak." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Sitem taşıyan
- LİMİTET
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[sıfat]
Sınırlandırılmış, sınırlı
-
[sıfat]
Sınırlandırılmış, sınırlı
- GRAVİTE
- ...
- OTORİTE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yaptırma, yasak etme, emretme, itaat ettirme hakkı veya gücü, yetke, sulta, velayet
- "Sakarya zaferi ile gazi ve müşir Mustafa Kemal Paşa tam otoritesini elde etmiştir." (Falih Rıfkı Atay)
- "Reisleri de tam bir otorite temin etmiş olduğunu her vesile ile belli ediyordu." (Etem İzzet Benice)
-
Siyasi veya idari güç
-
Çalışmalarıyla kendini kabul ettirmiş, başarılı kimse
-
[isim]
Yaptırma, yasak etme, emretme, itaat ettirme hakkı veya gücü, yetke, sulta, velayet
- REALİTE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gerçek, gerçeklik
- "Bir meseleyle karşılaştı mı realiteleri göremez." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[isim]
Gerçek, gerçeklik
- NİTELİK
-
-
[isim]
Bir şeyin nasıl olduğunu belirten, onu başka şeylerden ayıran özellik, vasıf, keyfiyet
- "Niteliğini kestiremediği müzmin iştahsızlıktan yorgun düşmüş." (Atilla İlhan)
-
Bir şeyin iyi veya kötü olma özelliği, kalite
-
Bireyi, nesne veya yaşantının bir yönünü ötekilerden ayırt etmeye yarayan ve ölçebilen özellik, keyfiyet
-
[isim]
Bir şeyin nasıl olduğunu belirten, onu başka şeylerden ayıran özellik, vasıf, keyfiyet
- NİTEKİM
-
-
[zarf]
Gerçekten, hakikaten
- "Arkanda idi, nitekim köşke kadar arkandan ayrılmadı, daima arkanda bulunacak." (Refik Halit Karay)
-
Sonuç olarak
- "Nitekim, kendisi de bunu anlamış gibi vapurda bütün yolculuğumuz boyunca bir köşeye çekilip oturmuş." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
Gerçekten, hakikaten
- PÜRİTEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Kutsal kitapları yeniden ve değişik bir anlayışla okumaya özen gösteren
- "Ben Avrupa'nın püriten papazlarıyla rekabet eden ruhiyat büyücülerinden değilim." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Kutsal kitapları yeniden ve değişik bir anlayışla okumaya özen gösteren
- VİTESLİ
-
-
[sıfat]
Vitesi olan
- "Altı vitesli arazi arabası."
-
[sıfat]
Vitesi olan
- DANSİTE
- ...
- ANTİTEZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Karşı sav
- "Bu, tam bir antitezdir, iddia ettiğiniz gibi sentez değildir." (Peyami Safa)
-
[isim]
Karşı sav
- BİTELGE
-
-
[isim]
Toprağın bitki yetiştirme gücü
-
[isim]
Toprağın bitki yetiştirme gücü