İçinde is olan 7 harfli 168 kelime var. İçerisinde İS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında is olan kelimeler listesine ya da Sonu is ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İS, Sİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İNİSYAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İlk satırın ilk harfinin büyük puntoda ve süslü yazılarla dizilme işlemi
-
[isim]
İlk satırın ilk harfinin büyük puntoda ve süslü yazılarla dizilme işlemi
- İSHALLİ
-
-
[sıfat]
İshali olan
-
[sıfat]
İshali olan
- REALİST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
Gerçekçi
- "Kukla oyunu realist bir yansıtma değil." (Haldun Taner)
- "Her türlüsünde de faydalarını ve mahzurlarını görecek kadar realist olalım." (Peyami Safa)
-
Gerçekçi
- İHTİSAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sözü kısa kesme, kısaltma
-
Bir metinden gereksiz ayrıntıları çıkarma
-
[isim]
Sözü kısa kesme, kısaltma
- İSTİDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yaradılıştan gelen veya sonradan edinilmiş yetenek
- "Her bulunduğu yerin hâkim ve sahibi kesilmek istidadında bir erkekti." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yeteneği olan kimse
- "Belki de büyük bir istidat düşmüştü elimize..." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Yaradılıştan gelen veya sonradan edinilmiş yetenek
- İSTEMEK
-
-
[-i]
İstek duymak, arzulamak
- "İçeri girmekten korkarak bahçedeki demir kanepeye oturmak istedi." (Peyami Safa)
- "İster misin, bu enişte bey bir damga olup onun sırtında asılıp kalsın?" (Memduh Şevket Esendal)
- "Verirse ne âlâ! İsteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü kara der, işin içinden çıkarım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-den]
Bir şeyin kendisine verilmesini veya yapılmasını söylemek, dilemek
- "Bir gün benden okumak için kitap istedi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Görmek istediğini bildirmek
- "Sizi isteyen kimdi?"
-
Gerek olmak
- "Yurdun ilerlemesi için çok çalışmak ister."
-
Evlenmek dileğinde bulunmak
- "Komşunun kızını istemişler."
-
[-i]
İstek duymak, arzulamak
- İSTİNAF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Mahkemenin verdiği kararı kabul etmeyerek bunu istinaf mahkemesine götürme
-
[isim]
Mahkemenin verdiği kararı kabul etmeyerek bunu istinaf mahkemesine götürme
- TESİSAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belli bir işin sağlanmasına yardım eden araçların uygun yerlere döşenmesi veya döşenen bu araçların tümü, döşem
- "Kalorifer tesisatı."
-
[isim]
Belli bir işin sağlanmasına yardım eden araçların uygun yerlere döşenmesi veya döşenen bu araçların tümü, döşem
- İSLOVEN
- ...
- İSTİBAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Olmasını uzak görme, imkân vermeme, uzaksama, ıraksama
-
[isim]
Olmasını uzak görme, imkân vermeme, uzaksama, ıraksama
- DÜALİST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
İkici
-
İkici
- SİSTİRE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir tahtanın üzerindeki ufak pürüzleri giderip onu dümdüz bir duruma getirmeye yarayan ince çelik lama
-
[isim]
Bir tahtanın üzerindeki ufak pürüzleri giderip onu dümdüz bir duruma getirmeye yarayan ince çelik lama
- SİLİSİZ
-
-
[sıfat]
Silisi olmayan, iffetsiz
-
[sıfat]
Silisi olmayan, iffetsiz
- İNFİSAH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bozulma, yürürlükten çıkma
-
Dağılma
-
Kokuşma
-
[isim]
Bozulma, yürürlükten çıkma
- İBLİSÇİ
- ...
- REİSLİK
-
-
[isim]
Başkanlık
- "Zavallı adam ihtiyarlıkta sürünmesin diye bir kulüp açarak reisliğini ona verdiler." (Falih Rıfkı Atay)
-
Küçük tekne kaptanlığı
-
[isim]
Başkanlık
- İSRAFİL
- ...
- İSTİZAH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Herhangi bir konuda açıklayıcı bilgi isteme, bir sorunun açıklanmasını isteme
-
Gensoru
-
[isim]
Herhangi bir konuda açıklayıcı bilgi isteme, bir sorunun açıklanmasını isteme
- İSTİNAS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yadırgamaz olma, alışma, ısınma
-
[isim]
Yadırgamaz olma, alışma, ısınma
- İSTİARE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ödünç, borç veya eğreti alma, ödünçleme
-
Bir şeyi anlatmak için ona benzetilen başka bir şeyin adını eğreti olarak kullanma, eğretileme
- ""Bu adam hayatının sonbaharında" cümlesinde sonbahar kelimesi yaşlılığı anlatan bir istiaredir."
-
[isim]
Ödünç, borç veya eğreti alma, ödünçleme