İçinde is olan 4 harfli 24 kelime var. İçerisinde İS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında is olan kelimeler listesine ya da Sonu is ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İS, Sİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- NİSA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kadın
-
[isim]
Kadın
- YEİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Umutsuzluktan doğan karamsarlık, üzüntü
- "Seni bu derece derin bir ıstıraba, karanlık bir yeise düşüren şey nedir?" (Hüseyin Cahit Yalçın)
- "Bu kelimeyi işitince derin bir yeis, anlatılmaz bir elem duyarım." (Ömer Seyfettin)
- "Omuzları bir ihtiyar gibi çökmüş, sesi yeise bürünmüş, kendi kendine söyleniyordu." (Halide Edip Adıvar)
- "Şimdi bu ümidin boşa çıktığını anlayınca birden yeise kapıldı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Umutsuzluktan doğan karamsarlık, üzüntü
- İSİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ad
- "Ama siz ecnebiler ismi çıkmış yerlerden hoşlanırsınız." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Fabrika sahibinin ismini cismini aldı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Kişi, insan
- "Biz eskidikçe yaşlarımız yirmiden yirmi bire, yirmi birden yirmi ikiye bastıkça yeni yüzler, yeni isimler katılıyor aramıza." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Ad
-
[isim]
Ad
- OFİS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İş yeri, daire, büro
- "Alım satım ofisi müdürü resmî kanaldan bir şey yapılamayacağını anlamıştı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
İş yeri, daire, büro
- İSAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ulaştırma
-
[isim]
Ulaştırma
- REİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Başkan
- "İstanbul'un belediye reisi olmak çok şerefli fakat hiç de heves edilecek bir şey değildir." (Halide Edip Adıvar)
-
Lider
-
Küçük tekne kaptanı
-
[isim]
Başkan
- BEİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Engel, uymazlık
- "Seyyit Ali, Yani'ye planlarını üstünkörü anlatmakta beis görmedi." (Ömer Seyfettin)
-
Kötülük, zarar
-
[isim]
Engel, uymazlık
- İSOT
-
-
[isim]
Kırmızı, acı biber
-
[isim]
Kırmızı, acı biber
- İRİS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Saydam tabaka ile göz merceği arasında bulunan, ince, kasılabilen bir zardan oluşan, gözün renkli bölümü
-
[isim]
Saydam tabaka ile göz merceği arasında bulunan, ince, kasılabilen bir zardan oluşan, gözün renkli bölümü
- İBİS
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Leyleksilerden, Afrika ve Batı Asya'nın sulak yerlerinde yaşayan bir kuş, Mısır turnası (İbis aethiopica)
-
[isim]
Leyleksilerden, Afrika ve Batı Asya'nın sulak yerlerinde yaşayan bir kuş, Mısır turnası (İbis aethiopica)
- AKİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Işık veya ses dalgalarının yansıtıcı bir yüzeye çarparak geri dönmesi, yansıma, yankı
- "İkide birde barutla infilak akisleri geliyordu." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Bir cismin parlak bir yüzeyde görünmesi
- "Mehtap, iri güller ve senin en güzel aksin / Velhasıl o rüya duruyor yerli yerinde." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Bir şeyin başka bir şey üzerinde yarattığı etki
-
Evirtim
-
Evirme
-
[isim]
Işık veya ses dalgalarının yansıtıcı bir yüzeye çarparak geri dönmesi, yansıma, yankı
- RİSK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Zarara uğrama tehlikesi, riziko
-
[isim]
Zarara uğrama tehlikesi, riziko
- DİSK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Disk atmada kullanılan, erkekler için 2, kadınlar için 1 kg ağırlığında, genellikle metal bir çember ile çevrelenmiş tahta ağırşak
-
Gramofon plağı
-
Omurları birbirine birleştiren ana madde
-
İnce ve çapı oldukça büyük teker şeklinde parça
- "Eksantpil diski."
-
[isim]
Disk atmada kullanılan, erkekler için 2, kadınlar için 1 kg ağırlığında, genellikle metal bir çember ile çevrelenmiş tahta ağırşak
- LİSE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sekiz yıllık ilköğretimden sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yükseköğretime hazırlayan ortaöğretim kurumu, ortaöğretim
- "Liseyi bitirince Avrupa'da tahsilini ben üzerime alırım." (Refik Halit Karay)
-
Üç yıllık ortaokuldan sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yükseköğretime hazırlayan ortaöğretim kurumu
-
[isim]
Sekiz yıllık ilköğretimden sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yükseköğretime hazırlayan ortaöğretim kurumu, ortaöğretim
- KİST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sporlu bitkilerde, özellikle mantarlarda, su yosunlarında görülen, bir veya birkaç hücreden oluşmuş organ
-
İçi koloit, yağ vb. sıvı veya yarı sıvı bir madde ile dolu patolojik torba
-
Tek hücrelilerin veya çok hücreli küçük hayvanların uygun olmayan şartlarda veya çoğalma sırasında çevrelerine saldıkları kendilerini korumaya yarayan dayanıklı kapsül
-
[isim]
Sporlu bitkilerde, özellikle mantarlarda, su yosunlarında görülen, bir veya birkaç hücreden oluşmuş organ
- ŞİST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kolayca yapraklara ayrılabilen, silisli, alüminli tortul kayaçların genel adı
-
Kömürle karışık bütün moloz maddelerinin bilimsel adı
-
Kil taşı
-
[isim]
Kolayca yapraklara ayrılabilen, silisli, alüminli tortul kayaçların genel adı
- ÇİSE
-
-
[isim]
İnce yağmur, çisenti
-
[isim]
İnce yağmur, çisenti
- PİSİ
-
-
[isim]
Çocuk dilinde kedi
-
[isim]
Çocuk dilinde kedi
- AFİS
-
-
[isim]
Gümüş balığının küçüğü
-
[isim]
Gümüş balığının küçüğü
- ABİS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Okyanusların güneş ışığının ulaşamadığı derin yerleri
-
[isim]
Okyanusların güneş ışığının ulaşamadığı derin yerleri