İçinde ir olan 8 harfli 381 kelime var. İçerisinde İR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ir olan kelimeler listesine ya da Sonu ir ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TİRAMOLA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Geminin rüzgâr üstüne veya altına dönmesi için yelkenlerin bazısını gevşetme, bazısını germe işlemi
  2. Makaraları birbirine kavuşan bir palangayı açıp uzatma işi

KEMİRDEK

  1. [isim] Kuyruğun iskeleti

TAKSİRAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kusurlar, suçlar
    • "İnsan gene kendi taksiratı yüzünden normal ömrünü yaşayamaz oldu." (Burhan Felek)

BELİRTEÇ

  1. [isim] Zarf
  2. Ayıraç

AMİRİİTA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İta amiri

BAŞVEZİR
...
İRKİLMEK

  1. [nsz] Ürkerek geri çekilir gibi olmak
    • "Elimi omzuna koyuyorum. İrkiliyor, sertçe çeviriyor bakışını." (Erhan Bener)
  2. Şaşırıp duraklamak
  3. Vücudun bir yeri dışarıdan gelen bir uyarıcının etkisiyle kanlanıp şişmek, taharrüş etmek
  4. Akan bir şey, bir engel karşısında duraklayıp birikmek

PEYNİRSİ

  1. [sıfat] Peyniri andıran, peynire benzeyen, peynir gibi, peynirimsi

DEVŞİRİM

  1. [isim] Devşirme işi

VİRAJSIZ

  1. [sıfat] Virajı olmayan, düz

GETİRTİŞ
...
İNCİRLİK

  1. [isim] İncir yetiştirilen alan, incir bahçesi
  2. İncir ağaçları çok olan yer
    • "Tam öğle vakti incirlikte iğne atsanız düşecek yer kalmamıştı." (Osman Cemal Kaygılı)

KİREÇLİK

  1. [isim] Kireç konulan yer
  2. [sıfat] Kireci çok olan
    • "Kireçlik alan."

TİREBOLU
...
DEDİRMEK

  1. [-i] Demek zorunda bırakmak
  2. Denilmesini sağlamak

DEĞDİRME

  1. [isim] Değdirmek işi

PİMPİRİK

  1. [sıfat] Çok yaşlı ve güçsüz (kimse)
  2. Gereksiz yere titizlik gösteren
  3. Kuşkucu
  4. Harap, bozuk, virane
    • "Üç katlı, tahtadan, pimpirik bir evdir burası." (Salâh Birsel)

SİNDİRİM

  1. [isim] Besinlerin çeşitli enzimlerle eritilerek, parçalanarak ince bağırsakta emilebilir, kana karışabilir duruma gelmesi için uğradıkları fiziksel ve kimyasal değişikliklerin bütünü, hazım

ÜVENDİRE

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Çift öküzlerini yürütmek için kullanılan, ucuna nodul çakılmış uzun değnek, gönder
    • "Öküzün üvendiresini tuttu ve sakin, huzur dolu bir sesle haber verdi." (Nezihe Araz)

BELİRMEK

  1. [nsz] Önce belli veya görünür olmayan bir şey ortaya çıkmak, tezahür etmek
    • "Karanlıkların ardından birçok adamlar belirerek acayip birtakım eşyalar taşıyor." (Refik Halit Karay)
  2. Bir düşünce veya durum kesin bir biçim almak, tebellür etmek
    • "Kafasında günden güne çeşitli düşünceler, çeşitli kaygılar beliriyordu." (Orhan Hançerlioğlu)
  3. İyice görünür ve anlaşılır bir durum almak, tebarüz etmek
    • "O kibar cemiyete nasıl bir elbise ile gireceğini düşündü, manzara gözünün önünde belirdi." (Refik Halit Karay)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü