İçinde ir olan 6 harfli 173 kelime var. İçerisinde İR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ir olan kelimeler listesine ya da Sonu ir ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HİRFET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kunduracılık, duvarcılık, demircilik, marangozluk, dokumacılık vb. küçük el sanatları
-
[isim]
Kunduracılık, duvarcılık, demircilik, marangozluk, dokumacılık vb. küçük el sanatları
- İRTİCA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gericilik
-
[isim]
Gericilik
- BADİRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birdenbire ortaya çıkan tehlikeli durum
- "Nasıl oldu da deminki badireden sağ salim kurtulabildi?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Birdenbire ortaya çıkan tehlikeli durum
- CEZİRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ada
-
[isim]
Ada
- KENDİR
-
-
[isim]
Kenevir
-
[sıfat]
Kenevirden yapılmış
-
[isim]
Kenevir
- GİRMEK
-
-
[-e]
Dışarıdan içeriye geçmek
- "İçeri girdiklerinde birinci film çoktan başlamıştı." (Haldun Taner)
-
Sığmak
- "Elim bu eldivene girmiyor."
- "Onun yanımızdaki eve girip çıktığını görürdük."
-
Katılmak, iltihak etmek
- "Bugün edebiyat imtihanına girdim." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Almak, fethetmek
- "Ordularımız İstanbul'a girdiler." (Memduh Şevket Esendal)
-
İncelemek, ayrıntılara inmek
-
Girişmek, başlamak
- "Kaçırdım gene ipin ucunu, bir türlü konuya giremiyorum." (Nurullah ataç)
-
Bulaşmak
- "Koyunlara kelebek hastalığı girdi."
-
[nsz]
Zaman anlamlı kavramlar için gelmek
- "İlkbahar girdi."
-
[nsz]
Ağrı, sancı başlamak, saplanmak
-
Yeni bir duruma geçmek, dönüşmek
- "Göğün morlaşan kenarı eriyor, menekşe rengine giriyordu." (Ömer Seyfettin)
-
İyice anlamak, iyice bilmek
-
Kavgaya tutuşmak
-
Başlamak
-
Erişmek, ulaşmak
- "Yirmisine girdi."
-
Bir şeyin yapımında, birleşiminde yer almak
-
Yazılmak, başlamak
- "Okula girdi."
-
Yemek yemek
-
[-e]
Dışarıdan içeriye geçmek
- İRİNTİ
-
-
[isim]
Elek ve kalbur üzerinde kalan iri taneler
-
Hayvanların beğenmeyerek yemedikleri iri saman
-
[isim]
Elek ve kalbur üzerinde kalan iri taneler
- DİRENÇ
-
-
[isim]
Dayanma, karşı koyma gücü, mukavemet
-
Bir nesnenin elektrik akımına karşı dayanma özelliği, mukavemet, rezistans
-
Bir çevrime istenilen değerde ek direnç katmak için kullanılan düzen, mukavemet, rezistans
-
[isim]
Dayanma, karşı koyma gücü, mukavemet
- ŞİİRCE
-
-
[isim]
Mensur şiir
-
[isim]
Mensur şiir
- İTİRAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir düşünce veya kararı benimsemeyerek karşı çıkma
- "Oyuncuların itirazına rağmen bir üçüncü olarak katılıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Ev sahibinin sözlerine şiddetle itiraz ettiler." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Söylenecek söz, karşı söyleme
- "Onun verdiği emre itirazı hiçbirimiz aklımızdan geçirmiyoruz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir düşünce veya kararı benimsemeyerek karşı çıkma
- SİRKEN
-
-
[isim]
Yabani ıspanak (Chenopodium album)
-
[isim]
Yabani ıspanak (Chenopodium album)
- İÇİRME
-
-
[isim]
İçirmek işi
-
[isim]
İçirmek işi
- KUMPİR
-
Kelime Kökeni : Bulgarca
-
[isim]
Özel fırında pişirilen patatesin içine peynir, mısır, bezelye vb. malzeme konularak yapılan yiyecek
-
Patates
-
[isim]
Özel fırında pişirilen patatesin içine peynir, mısır, bezelye vb. malzeme konularak yapılan yiyecek
- ŞİRAZE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Ciltçilikte, kitap yapraklarını düzgün tutmaya yarayan ince örülmüş şerit
-
Pehlivan kispetinin paçası
-
[isim]
Ciltçilikte, kitap yapraklarını düzgün tutmaya yarayan ince örülmüş şerit
- DİRHEM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Okkanın dört yüzde birine eşit olan, 3,207 g'lık eski bir ağırlık ölçüsü
- "Üstadı, profesörle taban tabana zıt yaradılışlı bir insandı yani dirhemle lakırtı söylüyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bir tür gümüş para
-
[isim]
Okkanın dört yüzde birine eşit olan, 3,207 g'lık eski bir ağırlık ölçüsü
- BEYGİR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
At
-
Sadece yük taşımakta veya araba çekmekte kullanılan at
-
Atlama beygiri
-
[isim]
At
- TİROİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tiroit bezi
-
[isim]
Tiroit bezi
- İZBİRO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Çeşitli yükleri yukarı çekmek için halattan yapılmış sapan
-
[isim]
Çeşitli yükleri yukarı çekmek için halattan yapılmış sapan
- TASVİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Betimleme
- "Bu, Salihli sokaklarında tasvire sığmaz bir kargaşalık ve vaveyla idi." (Memduh Şevket Esendal)
- "Onun hayatını tasvir eden bir kitap elime geçti." (Sait Faik Abasıyanık)
- "... beyim, dadılar, tayalarla şımartılmış, kuş sütüyle beslenmiş, beyaz, tüysüz, oğlandan çok kıza yakın, tasvir gibi bir civan." (Haldun Taner)
-
Betim
-
Resim
-
[isim]
Betimleme
- TEKBİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Müslümanlıkta Tanrı'nın büyüklüğünü, yüceliğini anmak için söylenen ve "Allahuekber" sözü ile başlayan dua
- "Hemen şükran secdesine kapanarak tekbir getirir." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Müslümanlıkta Tanrı'nın büyüklüğünü, yüceliğini anmak için söylenen ve "Allahuekber" sözü ile başlayan dua