İçinde ipli olan 8 harfli 14 kelime var. İçerisinde İPLİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ipli olan kelimeler listesine ya da Sonu ipli ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

L P İ İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

PİLİ

3 Harfli Kelimeler

PİL, PLİ

2 Harfli Kelimeler

İL, İP, Pİ

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

CAZİPLİK

  1. [isim] Cazip olma durumu
    • "Şık, şatafatlı görünen kıyafetleri, onları güzelliğin, şirinliğin ve cazipliğin birer timsali gibi gösteriyordu." (Osman Cemal Kaygılı)

SAHİPLİK

  1. [isim] Sahip olma durumu
    • "Bu çucuğun sahipliği biraz da benim üstüme, anası değil miyim?" (Emine Işınsu)
  2. Kendisinin olan bir şeyi yasa çerçevesi içinde dilediği gibi kullanabilme hakkını taşıma durumu, iyelik

KATİPLİK
...
TABİPLİK

  1. [isim] Hekimlik, doktorluk

RAHİPLİK

  1. [isim] Rahip olma durumu
  2. Rahibin görevi

RAKİPLİK

  1. [isim] Birbirine rakip olma durumu, rekabet

TALİPLİK
...
İPLİKÇİK
...
GARİPLİK

  1. [isim] Garip olma durumu, garabet
    • "Gariplikleri çok sever, dikkati çekmek için elinden geleni yaparmış." (Salâh Birsel)
    • "Başka yerlerde bana bir gariplik basıyor." (Sait Faik Abasıyanık)

HATİPLİK

  1. [isim] Hatip olma durumu
    • "Tatil saatlerinde hatiplik idmanları yapardık." (Falih Rıfkı Atay)

TERKİPLİ
...
MUZİPLİK

  1. [isim] Takılganlık, yaramazlık
    • "Mektepte böyle değildir ... sörlerin katmerli taassuplarını her gün şahlandıracak muziplikler bulurdu." (Aka Gündüz)
    • "Genç kadın, ona muziplik etmekten hoşlanır gibi gülerek devam ediyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Gülmüşler ve kendisine, arkadaşının bir muzipliğine uğradığını söylemişler." (Falih Rıfkı Atay)

DİSİPLİN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sıkı düzen
    • "Bu belki de ordu için şart olan disiplin ruhunu bende bulamamış olmalarındandır." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "İnsan hoşlandığı işte hamaratlaşıyor, gerekli disipline farkına bile varmadan giriyor." (Refik Erduran)
  2. Kişilerin içinde yaşadıkları topluluğun genel düşünce ve davranışlarına uymalarını sağlamak amacıyla alınan önlemlerin bütünü
    • "Bazı kibar semtlerde ve Beyoğlu'nda bu disiplin biraz gevşerdi." (Falih Rıfkı Atay)
  3. Öğretim konusu olan veya olabilecek bilgilerin bütünü, bilim dalı

TERTİPLİ

  1. [sıfat] Düzenli, derli toplu, yerli yerinde
    • "Bereket ki burada, her şey tertipli idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Dağınıklıktan hoşlanmayan, düzenli (kimse)
  3. [zarf] Düzenli, derli toplu bir biçimde
  4. Önceden düzenlenmiş, hazırlanmış

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü