İçinde ip olan 7 harfli 56 kelime var. İçerisinde İP bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ip olan kelimeler listesine ya da Sonu ip ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
P İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İP, Pİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DİPLEME
-
-
[isim]
Diplemek işi
-
[isim]
Diplemek işi
- DİPLOİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İki kromozom takımı taşıyan hücre veya organizma
-
[isim]
İki kromozom takımı taşıyan hücre veya organizma
- LİNOTİP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Basımevinde harfleri dizen ve satırları blok durumunda döken dizgi makinesi
-
[isim]
Basımevinde harfleri dizen ve satırları blok durumunda döken dizgi makinesi
- KRİPTON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Atom numarası 36, atom ağırlığı 83,8 olan, atmosferde yarım milyonda bir oranında bulunan, renksiz, kokusuz bir soy gaz (simgesi Kr)
-
[isim]
Atom numarası 36, atom ağırlığı 83,8 olan, atmosferde yarım milyonda bir oranında bulunan, renksiz, kokusuz bir soy gaz (simgesi Kr)
- NASİPLİ
-
-
[sıfat]
Nasibi olan, kısmetli
-
Her istediğine kolayca ulaşan
-
[sıfat]
Nasibi olan, kısmetli
- SİPARİŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir şeyin yapılmasını, gönderilmesini, getirilmesini isteme, ısmarlama
-
Yapılması ısmarlanan şey
- "Bütün bu siparişleri bir ayrı deftere kaydetmeyi unutmazmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Birinin kendi maaşından kesilerek başkasına gönderdiği, ödediği aylık para
- "Bu kadının oğlundan 300 lira siparişi vardır."
-
[isim]
Bir şeyin yapılmasını, gönderilmesini, getirilmesini isteme, ısmarlama
- SALİPLİ
-
-
[sıfat]
Salibi olan
- "Alman zabitlerinin rugan çizmeli, demir salipli ve tek gözlüklü saltanatını yadırgayıp..." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Salibi olan
- PRENSİP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İlke
- "Bunlar için esaslı bir prensip kararı alınmalıdır." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
İlke
- İPSİLER
-
-
[isim]
İpsi solucanlar
-
[isim]
İpsi solucanlar
- AMİPLER
-
-
[isim]
Bir hücreli hayvanların kök bacaklılar sınıfına giren bir takımı
-
[isim]
Bir hücreli hayvanların kök bacaklılar sınıfına giren bir takımı
- MUHARİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Savaşçı
-
[isim]
Savaşçı
- EKİPMAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Takım
-
[isim]
Takım
- İPÇİLİK
-
-
[isim]
İpçinin işi veya mesleği
-
[isim]
İpçinin işi veya mesleği
- ELİPTİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Elips ile ilgili, elips biçiminde olan
-
[sıfat]
Elips ile ilgili, elips biçiminde olan
- LİPARİT
-
-
[isim]
Riyolit
-
[isim]
Riyolit
- BİPERVA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Çekinmez, sakınmaz, korkusuz, gözü pek
-
[zarf]
Çekinmeden, korkmadan
-
[sıfat]
Çekinmez, sakınmaz, korkusuz, gözü pek
- MÜNASİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Uygun, yerinde
- "O şekilde yaşayacak olsam İstanbul daha münasiptir." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Karısını affederek onunla barışmayı daha münasip bulduğunu bildiriyordu." (Haldun Taner)
- "O makama daha gayur bir zat münasip düşüyordu." (Atilla İlhan)
- "Kendi çocukları hep kız olduğu için yeğeni Bilâl'i bu işe münasip gördü." (Halide Edip Adıvar)
-
Beğenilen, hoşa giden
- "Yaşta küçük amma boyda münasip / Sallanıyor bir fidanca dal gibi." (Dadaloğlu)
-
[sıfat]
Uygun, yerinde
- DİPFRİZ
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Derin dondurucu
-
[isim]
Derin dondurucu
- İPLEMEK
-
-
[-i]
Saygı göstermek, değer vermek
- "Hadi müşteriyi iplediğin yok, patrona ne demeye boş verirsin!" (Rıfat Ilgaz)
- "Peki, ya savaş? Savaşı iplemiyordum. Aklıma bile gelmiyordu." (Atilla İlhan)
-
[-i]
Saygı göstermek, değer vermek
- İPTİZAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bayağılaşma, ayağa düşme
-
Bir şeyi sürekli olarak kullanma
-
[isim]
Bayağılaşma, ayağa düşme