İçinde ind olan 8 harfli 31 kelime var. İçerisinde İND bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ind olan kelimeler listesine ya da Sonu ind ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
D N İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
DİN
2 Harfli Kelimeler
İD, İN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SİLİNDİR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Alt ve üst tabanları birbirine eşit dairelerden oluşan bir nesnenin eksenini dikey olarak kesen, birbirine paralel iki yüzeyin sınırladığı cisim, üstüvane
-
Metalleri inceltme, kumaşları parlatma, kâğıt üzerine baskı yapma vb. işler için sanayide kullanılan merdane
-
Motorlu taşıtların motorunda pistona güçlü bir itiş sağlamak için gaz karışımının yandığı veya patladığı yer
-
Yol yapımında toprağı sıkıştırarak düzleştirmek için kullanılan genellikle motorlu araç
-
[isim]
Alt ve üst tabanları birbirine eşit dairelerden oluşan bir nesnenin eksenini dikey olarak kesen, birbirine paralel iki yüzeyin sınırladığı cisim, üstüvane
- AKABİNDE
-
-
[zarf]
Arkasından, hemen arkadan, ardından, hemen ardından
- "Kulağı iki kesik tırnak kıskacına aldıktan sonra başı şiddetle sağa sola sarsar, akabinde yanaklarda patlayan iki şimşek alevi gözlerden çıkar." (Ahmet Rasim)
-
[zarf]
Arkasından, hemen arkadan, ardından, hemen ardından
- DERİNDEN
-
-
[zarf]
En ince ayrıntısına kadar, etraflıca
-
Pek belli olmayan uzak bir yerden
- "Derinden sesler geliyor."
-
İçten
-
[zarf]
En ince ayrıntısına kadar, etraflıca
- HİNDUİZM
- ...
- ZİNDANCI
-
-
[isim]
Zindan bekçisi
-
[isim]
Zindan bekçisi
- HAYDİNDİ
-
-
[ünlem]
"Çabuk ol, acele et" anlamında kullanılan bir söz
-
[ünlem]
"Çabuk ol, acele et" anlamında kullanılan bir söz
- KORİNDON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Birleşimi alüminyum oksit olan, cam parlaklığında, saydam ve türlü renklerde, elmastan sonra en sert mineral, alüminyum taşı, boksit
-
[isim]
Birleşimi alüminyum oksit olan, cam parlaklığında, saydam ve türlü renklerde, elmastan sonra en sert mineral, alüminyum taşı, boksit
- BİNDİRİM
-
-
[isim]
Zam
-
[isim]
Zam
- ÜZERİNDE
-
-
[zarf]
Üstünde
- "Donanan minareler sanki yolun üzerinde yakılan meşalelerdir." (Ruşen Eşref Ünaydın)
- "Klasik yazarlarımızın yapıtları üzerinde durmak, hepimiz için bir görev." (Selim İleri)
- "Hasılı ne yaptı yaptı, elektrikli süpürge üzerinde kaldı." (Haldun Taner)
-
... ile ilgili, üzerine
- "Hacı Ömer'in hatırı için gecelerce başımı soğuk su ile ıslatarak kitaplar üzerinde çalıştım." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[zarf]
Üstünde
- MİNDERLİ
- ...
- İNDİRMEK
-
-
[-i]
Yüksekten, sarp ve kötü yerden veya yukarıdan aşağıya inmesini sağlamak
- "Zeynep'i o sel yatağından, yağdan kıl çeker gibi indirdi." (Yahya Kemal)
-
Bir taşıt veya binek hayvanından aşağıya almak
-
Fiyatını azaltmak, düşürmek
-
Hızla vurmak
- "Genç adamın başına son darbeyi indirdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Kapamak
- "Kepenkleri indirmek."
-
[nsz]
Yağmur, sis, birdenbire bastırmak
- "Haberlerle birlikte hızlı bir yağmur indirdi." (Necati Cumalı)
-
Kırmak, tahrip etmek
- "Göstericiler yapının camlarını indirmişler."
-
[-i]
Yüksekten, sarp ve kötü yerden veya yukarıdan aşağıya inmesini sağlamak
- İNDİRTME
-
-
[isim]
İndirtmek işi
-
[isim]
İndirtmek işi
- DİNDİRME
-
-
[isim]
Dindirmek işi
-
[isim]
Dindirmek işi
- NEZDİNDE
-
-
[zarf]
Yanında, huzurunda, gözetiminde
-
[zarf]
Yanında, huzurunda, gözetiminde
- SİNDİRİM
-
-
[isim]
Besinlerin çeşitli enzimlerle eritilerek, parçalanarak ince bağırsakta emilebilir, kana karışabilir duruma gelmesi için uğradıkları fiziksel ve kimyasal değişikliklerin bütünü, hazım
-
[isim]
Besinlerin çeşitli enzimlerle eritilerek, parçalanarak ince bağırsakta emilebilir, kana karışabilir duruma gelmesi için uğradıkları fiziksel ve kimyasal değişikliklerin bütünü, hazım
- SAATİNDE
-
-
[zarf]
Önceden belirlenen, düşünülen vakitte
-
[zarf]
Önceden belirlenen, düşünülen vakitte
- İNDİRGEN
-
-
[sıfat]
Oksit durumundaki cisimlerin oksijenini alma veya daha düşük bir oksitleme derecesine indirme özelliği olan (madde)
-
[sıfat]
Oksit durumundaki cisimlerin oksijenini alma veya daha düşük bir oksitleme derecesine indirme özelliği olan (madde)
- DİNDİRİŞ
-
-
[isim]
Dindirme işi veya biçimi
-
[isim]
Dindirme işi veya biçimi
- VAKTİNDE
-
-
[zarf]
Önceden belirlenen, düşünülen vakitte
- "Geceyi geçireceğimiz kaza merkezine vaktinde yetişmemiz şüpheye giriyor." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[zarf]
Önceden belirlenen, düşünülen vakitte
- SİNDİRME
-
-
[isim]
Sindirmek işi
-
[isim]
Sindirmek işi