İçinde ilmek olan 8 harfli 36 kelime var. İçerisinde İLMEK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ilmek olan kelimeler listesine ya da Sonu ilmek ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K L M İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
EMLİK, İLMEK, İMLEK, MELİK
4 Harfli Kelimeler
EKİM, EKLİ, ELİK, ELİM, EMİK, İLEK, İLKE, İLME, KİLE, LİME
3 Harfli Kelimeler
ELK, İLE, İLK, KEL, KEM, KİL, KİM, LİM, MİL
2 Harfli Kelimeler
EK, EL, EM, İL, İM, KE, Kİ, LE, ME, Mİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DERİLMEK
-
-
[nsz]
Derme işine konu olmak
-
[nsz]
Derme işine konu olmak
- EVRİLMEK
-
-
[nsz]
Bir biçimden başka bir biçime doğal olarak dönmek
-
[nsz]
Bir biçimden başka bir biçime doğal olarak dönmek
- VERİLMEK
-
-
[nsz]
Verme işine konu olmak
- "Geç vakit suarenin verileceği büyük konağa gittik." (Falih Rıfkı Atay)
- "Hiç böyle okkalı enayilik ettiğin yoktu. Ne oldu sana? Gene verilmiş sadakan varmış." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Verme işine konu olmak
- DİZİLMEK
-
-
[-e]
Dizi durumuna getirilmek, dizme işi yapılmak
- "Yazılar dizilecek, sayfalar bağlanacak, makineye verilecekti." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Sıraya girmek
-
[-e]
Dizi durumuna getirilmek, dizme işi yapılmak
- EĞRİLMEK
-
-
[nsz]
Eğri duruma gelmek
- "Ayağa kalkarak gözlerimle derenin eğrilen, kıvrılan yerlerinde avcıyı aradım." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Eğri duruma gelmek
- SEÇİLMEK
-
-
[nsz]
Seçme işine konu olmak
- "Seçilmiş ve görevlendirilmiş bir ekip tarafından satın alınıyordu." (Tarık Buğra)
-
[nsz]
Seçme işine konu olmak
- YERİLMEK
-
-
[nsz]
Yerme işine konu olmak, kötülenmek
-
[nsz]
Yerme işine konu olmak, kötülenmek
- İLMEKSİZ
- ...
- ÇİZİLMEK
-
-
[nsz]
Çizme işine konu olmak
- "Şişenin bir tarafı birer santimetre ara ile çizilmiş ve üzerine de birer rakam konulmuş." (Ahmet Mithat)
-
[nsz]
Çizme işine konu olmak
- GİYİLMEK
-
-
[nsz]
Giyme işi yapılmak
-
[nsz]
Giyme işi yapılmak
- DENİLMEK
-
-
[nsz]
Ad verilmek
- "Hıyarlar, o marul denilen yağlı yapraklar da ateş pahasınaydı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Söylenmek, sözü edilmek
-
[nsz]
Ad verilmek
- ÇEKİLMEK
-
-
[nsz]
Çekme işi yapılmak
- "Ağlar çekiliyor dalyanlarda." (Orhan Veli Kanık)
-
[-e]
Kendini geriye veya bir yana çekmek
-
[-den]
Bir işten, bir görevden kendi isteğiyle ayrılmak, istifa etmek
- "Hiçbir zaman mebusluktan çekilmek niyetinde değilim." (Tarık Buğra)
-
Azalmak
-
Yok olmak
- "İneğin sütü çekildi."
-
[-e]
Bir yere geçmek
- "Bir köşeye çekilerek ben de bir çay getirttim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bir yerden uzaklaşmak, bir yere uğramamak
- "Dükkân karmakarışık, mallar bayat, kibar müşteriler birer birer çekiliyor, ayak takımı her gün artıyor." (Halide Edip Adıvar)
-
Geri gitmek, ricat etmek
- "Türklerin çekilmesiyle beraber hain ve zehirli bir çekirge bulutu gibi oraya üşüşen Avrupalılar..." (Ömer Seyfettin)
-
[-den]
Katılmamak, vazgeçmek
- "Yarışmadan çekildi."
-
Katlanmak, üstlenmek, tahammül etmek
- "Çekilmez dert."
-
Tartılmak
-
[nsz]
Çekme işi yapılmak
- ÇİTİLMEK
-
-
[nsz]
Çitme işine konu olmak
-
[nsz]
Çitme işine konu olmak
- DİDİLMEK
-
-
[nsz]
Ditme işi yapılmak
-
[nsz]
Ditme işi yapılmak
- TEPİLMEK
-
-
[nsz]
Tepme işi yapılmak
- "Dış tarafımdan bitkin, hevessizim ama geriye tepilmiş arzular yüzünden şuuraltı benliğim isyan hâlinde." (Refik Halit Karay)
-
Geri çevrilmek
-
[nsz]
Tepme işi yapılmak
- DİRİLMEK
-
-
[nsz]
Güçlenip canlanmak
- "Bir bardak suyu içince dirildi."
-
Bitki solmuş, pörsümüş durumdayken yeniden canlılık kazanmak, diri duruma gelmek
-
Hasta yeniden sağlığını kazanmak, iyileşmek
-
Öldüğü sanılan şey canlılık kazanmak
- "Masal bu, ölüyken dirilmiş, kabirden dışarı atlamış insanların masalı." (Peyami Safa)
-
Yeniden etkin olmak, geçerli duruma gelmek
- "Aruz ölçüsü bir gün yeniden dirilecek mi bilmiyorum." (Nurullah ataç)
-
[nsz]
Güçlenip canlanmak
- YEDİLMEK
-
-
[nsz]
Yedeğe alınarak götürülmek
-
[nsz]
Yedeğe alınarak götürülmek
- BİNİLMEK
-
-
Binme işi yapılmak
- "Arabaya binildi."
-
Binme işi yapılmak
- DİKİLMEK
-
-
[nsz]
Dikme (I) işi yapılmak
- "Buraya anıt dikilecek. Bahçeye ağaçlar dikildi."
-
Dik duruma gelmek
-
Ayakta durmak
- "Hissem neyse ben de isterim diye karşıma dikilmez mi?" (Haldun Taner)
-
Göz belli bir noktaya uzun süre bakmak
- "Gözlerime dikilen gözlerinden damla damla inen yaşları unutmuyordum." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Karşı koymak, engellemek
-
Bazı üreme organları dokularına kan dolmasıyla sert ve dik bir duruma gelmek
-
[nsz]
Dikme (I) işi yapılmak
- GEZİLMEK
-
-
[nsz]
Gezme işi yapılmak, dolaşılmak
- "Bugün müzeler gezildi. Bu kılıkla sokakta gezilmez."
-
[nsz]
Gezme işi yapılmak, dolaşılmak