İçinde ilmek olan 8 harfli 36 kelime var. İçerisinde İLMEK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ilmek olan kelimeler listesine ya da Sonu ilmek ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K L M İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
EMLİK, İLMEK, İMLEK, MELİK
4 Harfli Kelimeler
EKİM, EKLİ, ELİK, ELİM, EMİK, İLEK, İLKE, İLME, KİLE, LİME
3 Harfli Kelimeler
ELK, İLE, İLK, KEL, KEM, KİL, KİM, LİM, MİL
2 Harfli Kelimeler
EK, EL, EM, İL, İM, KE, Kİ, LE, ME, Mİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SEÇİLMEK
-
-
[nsz]
Seçme işine konu olmak
- "Seçilmiş ve görevlendirilmiş bir ekip tarafından satın alınıyordu." (Tarık Buğra)
-
[nsz]
Seçme işine konu olmak
- GERİLMEK
-
-
[nsz]
Germe işi yapılmak, gergin duruma gelmek, belirli bir uzama ile çekilmek
- "Koltuğunda şöyle bir gerilmiş, gülümseyerek yüzüme bakıyordu." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Gergin bir biçimde açılmak
- "Gülmek istedim, dudaklarım titreyip gerildi." (Aka Gündüz)
-
Kasılmak
-
Kızmak, öfkelenmek, sinirlenmek
-
İlişki ve davranış bozulacak duruma gelmek
-
[nsz]
Germe işi yapılmak, gergin duruma gelmek, belirli bir uzama ile çekilmek
- GEÇİLMEK
-
-
[-den]
Geçme işi yapılmak
- "Terkos köprüsü geçildikten sonra cümbüş tekrar başladı." (Osman Cemal Kaygılı)
- "Çarşıda meyveden geçilmiyor."
-
Bırakmak, terk etmek
- "Anadan geçilir, yârdan geçilmez." (Halk türküsü)
-
[-den]
Geçme işi yapılmak
- GEZİLMEK
-
-
[nsz]
Gezme işi yapılmak, dolaşılmak
- "Bugün müzeler gezildi. Bu kılıkla sokakta gezilmez."
-
[nsz]
Gezme işi yapılmak, dolaşılmak
- TEPİLMEK
-
-
[nsz]
Tepme işi yapılmak
- "Dış tarafımdan bitkin, hevessizim ama geriye tepilmiş arzular yüzünden şuuraltı benliğim isyan hâlinde." (Refik Halit Karay)
-
Geri çevrilmek
-
[nsz]
Tepme işi yapılmak
- EKSİLMEK
-
-
[nsz]
Azalmak, az duruma gelmek
- "Doktorun eksilmeyen güleçliğini, cana yakınlığını maske sanıyor." (Tarık Buğra)
-
Bulunmamak, var olmamak, rastlanmamak
- "Bu dağdan kar eksilmez."
-
[nsz]
Azalmak, az duruma gelmek
- YERİLMEK
-
-
[nsz]
Yerme işine konu olmak, kötülenmek
-
[nsz]
Yerme işine konu olmak, kötülenmek
- GİDİLMEK
-
-
[-e]
Gitme işi yapılmak
- "Pazar günü gezmeye gidildi."
-
[-e]
Gitme işi yapılmak
- YEDİLMEK
-
-
[nsz]
Yedeğe alınarak götürülmek
-
[nsz]
Yedeğe alınarak götürülmek
- İLMEKSİZ
- ...
- ÇEKİLMEK
-
-
[nsz]
Çekme işi yapılmak
- "Ağlar çekiliyor dalyanlarda." (Orhan Veli Kanık)
-
[-e]
Kendini geriye veya bir yana çekmek
-
[-den]
Bir işten, bir görevden kendi isteğiyle ayrılmak, istifa etmek
- "Hiçbir zaman mebusluktan çekilmek niyetinde değilim." (Tarık Buğra)
-
Azalmak
-
Yok olmak
- "İneğin sütü çekildi."
-
[-e]
Bir yere geçmek
- "Bir köşeye çekilerek ben de bir çay getirttim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bir yerden uzaklaşmak, bir yere uğramamak
- "Dükkân karmakarışık, mallar bayat, kibar müşteriler birer birer çekiliyor, ayak takımı her gün artıyor." (Halide Edip Adıvar)
-
Geri gitmek, ricat etmek
- "Türklerin çekilmesiyle beraber hain ve zehirli bir çekirge bulutu gibi oraya üşüşen Avrupalılar..." (Ömer Seyfettin)
-
[-den]
Katılmamak, vazgeçmek
- "Yarışmadan çekildi."
-
Katlanmak, üstlenmek, tahammül etmek
- "Çekilmez dert."
-
Tartılmak
-
[nsz]
Çekme işi yapılmak
- SEZİLMEK
-
-
[nsz]
Bir şey, bir durum anlaşılmak, hissedilmek
- "Dudak uçlarında ancak sezilebilen bir memnunluk yanıp sönmüştü." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Bir şey, bir durum anlaşılmak, hissedilmek
- GEDİLMEK
-
-
[nsz]
Gedik olmak, gedik açılmak
-
Bıçak, keser vb.nin ağızları aşınmak
-
[nsz]
Gedik olmak, gedik açılmak
- GİYİLMEK
-
-
[nsz]
Giyme işi yapılmak
-
[nsz]
Giyme işi yapılmak
- EĞRİLMEK
-
-
[nsz]
Eğri duruma gelmek
- "Ayağa kalkarak gözlerimle derenin eğrilen, kıvrılan yerlerinde avcıyı aradım." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Eğri duruma gelmek
- YENİLMEK
-
-
[nsz]
Yeme işi yapılmak veya yeme işine konu olmak
-
[nsz]
Yeme işi yapılmak veya yeme işine konu olmak
- DİRİLMEK
-
-
[nsz]
Güçlenip canlanmak
- "Bir bardak suyu içince dirildi."
-
Bitki solmuş, pörsümüş durumdayken yeniden canlılık kazanmak, diri duruma gelmek
-
Hasta yeniden sağlığını kazanmak, iyileşmek
-
Öldüğü sanılan şey canlılık kazanmak
- "Masal bu, ölüyken dirilmiş, kabirden dışarı atlamış insanların masalı." (Peyami Safa)
-
Yeniden etkin olmak, geçerli duruma gelmek
- "Aruz ölçüsü bir gün yeniden dirilecek mi bilmiyorum." (Nurullah ataç)
-
[nsz]
Güçlenip canlanmak
- ÇİZİLMEK
-
-
[nsz]
Çizme işine konu olmak
- "Şişenin bir tarafı birer santimetre ara ile çizilmiş ve üzerine de birer rakam konulmuş." (Ahmet Mithat)
-
[nsz]
Çizme işine konu olmak
- DENİLMEK
-
-
[nsz]
Ad verilmek
- "Hıyarlar, o marul denilen yağlı yapraklar da ateş pahasınaydı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Söylenmek, sözü edilmek
-
[nsz]
Ad verilmek
- DEŞİLMEK
-
-
[nsz]
Deşme işi yapılmak
- "Çıban deşildi."
-
[nsz]
Deşme işi yapılmak