İçinde il olan 4 harfli 65 kelime var. İçerisinde İL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında il olan kelimeler listesine ya da Sonu il ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CİLA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyi parlatmak için kullanılan kimyasal bileşik
- "Çocukluk günlerin hatırası zihinlerine cila vermişti." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Parlaklık
-
Gereksiz süs, gösteriş
-
[isim]
Bir şeyi parlatmak için kullanılan kimyasal bileşik
- AİLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik
-
Karı, koca ve çocuklardan oluşan topluluk
- "En büyük cevizin altını kalabalıkça bir aile kaplamıştı." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü
- "Bizim ailenin Mısır'la olan münasebetini bilirsiniz, belki..." (Haldun Taner)
-
Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü
-
Eş, karı
-
Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışan kimselerin bütünü
-
Temel niteliği bir olan dil, hayvan veya bitki topluluğu
-
[isim]
Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik
- GRİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Izgara
-
[isim]
Izgara
- EHİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işte yetkili olan, bir işi yapan, erbap
- "O, bu işin ehlidir."
- "Dikkat ettim, bu adamda, her işte ehil olmak merakı var." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Sahip
- "Sanat ehli. Zevk ehli."
-
Karı kocadan her biri, eş
- "Bu adam ehliyle iyi geçinmiyor."
-
Topluluk, cemaat
-
[isim]
Bir işte yetkili olan, bir işi yapan, erbap
- SİLO
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tahıl vb. ürünlerin korunduğu, saklandığı veya depolandığı, genellikle silindir biçiminde ambar
-
[isim]
Tahıl vb. ürünlerin korunduğu, saklandığı veya depolandığı, genellikle silindir biçiminde ambar
- FİLM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Fotoğrafçılıkta, radyografide ve sinemacılıkta resim çekmek için kullanılan, selülozdan, saydam, bükülebilir şerit
- "Sanki buraya film çevirmeye gelmişti." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bir oyunun bütününü taşıyan şerit veya şeritlerin bütünü
-
Sinemalarda gösterilen eser
-
Camlara yapıştırılarak içerinin görünmesini engelleyen bir tür ince yaprak
-
[isim]
Fotoğrafçılıkta, radyografide ve sinemacılıkta resim çekmek için kullanılan, selülozdan, saydam, bükülebilir şerit
- LİLA
- ...
- NAİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Erişmiş, ele geçirmiş, başarmış, kazanmış, ulaşmış
- "Ondan öteki hayvanların kaçmadığını görünce emeline nail oldu." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Erişmiş, ele geçirmiş, başarmış, kazanmış, ulaşmış
- SİLİ
-
-
[isim]
Kilim, yünden dokunmuş yaygı
-
[isim]
Kilim, yünden dokunmuş yaygı
- İLİÇ
- ...
- CİLT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ten
-
Formaları, yaprakları birbirine dikerek veya yapıştırarak kitap, defter, dergi vb.ne geçirilen deri, bez veya kâğıtla kaplı kapak
- "Nakışlara, ciltlere, minyatürlere hayran kaldı." (Ömer Seyfettin)
-
Bir eserin ayrı ayrı basılan bölümlerinden her biri
- "İstanbul Ansiklopedisi'nin ilk dokuz cildinde bunların altmış yedi tanesi yer alır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Ten
- İLLİ
- ...
- İLME
-
-
[isim]
İlmek (II) işi
-
[isim]
İlmek (II) işi
- BİLE
-
-
[bağlaç]
Da, de, dahi
- "Bir damlası bile deniz hakkında bize ilmî bir fikir vermeye yetişir." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Birlikte
-
[zarf]
Üstelik
- "Konuşmadılar bile."
-
[bağlaç]
Da, de, dahi
- FİİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İş, davranış
- "Dava insanın, ben daha çok işe yararım kanaatine varması ve bunu fiile koyabilmesidir." (Burhan Felek)
-
Olumlu veya olumsuz olarak çekimli durumda zaman kavramı taşıyan veya zaman kavramı ile birlikte kişi kavramı veren kelime, eylem
-
[isim]
İş, davranış
- İDİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir
-
[isim]
Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir
- AZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Görevden alma
-
[isim]
Görevden alma
- İLEK
- ...
- ACİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hemen yapılması gereken, ivedi, ivedili, evgin, müstacel
- "Acil işleri varmış."
-
[sıfat]
Hemen yapılması gereken, ivedi, ivedili, evgin, müstacel
- İLCA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zorlama, zorunda bırakma
-
[isim]
Zorlama, zorunda bırakma