İçinde ik olan 5 harfli 193 kelime var. İçerisinde İK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ik olan kelimeler listesine ya da Sonu ik ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
K İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
Kİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İKİLİ
-
-
[sıfat]
İki parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden iki tane bulunan
- "İkili priz. İkili abajur."
-
İskambil, domino vb. oyunlarda iki işareti bulunan (kâğıt veya pul)
-
İki taraf arasında yapılmış
- "İkili anlaşma."
-
[isim]
İki çalgı veya iki ses için düzenlenmiş müzik parçası, düet
-
[isim]
İki kişiden oluşmuş topluluk
-
[isim]
İkili bahis
- "İkili, bir liraya iki yüz yirmi lira verdi." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
İki parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden iki tane bulunan
- RÖLİK
- ...
- SİNİK
-
-
[sıfat]
Sinmiş, yılmış, pusmuş
- "Bundan zevk alan ve bazı kere de bununla kadının sempatisini kazanan sinik erkeklerden biri de Atıf'tır." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Sinmiş, yılmış, pusmuş
- GEDİK
-
-
[isim]
Bir düzey üstündeki yıkık, çatlak veya aralık, rahne
- "Duvar gediği."
-
Dağ geçidi
-
Boşluk, eksiklik
- "... kanunların gediğinden alabildiğine yararlanıp küpünü doldurmuş bir açıkgözdü." (Haldun Taner)
-
Güçlük, güç durum
- "Gedikten kurtulmak."
-
Yarma saldırısında düşman mevzilerinde açılan yer
-
Bir işi yapmak, bir şeyden yararlanmak yolunda verilen hak, imtiyaz
-
Eksik dişli
-
[isim]
Bir düzey üstündeki yıkık, çatlak veya aralık, rahne
- LİKÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Meyve veya bazı bitkiler ile alkol, esans karışımından yapılan şekerli içki
- "Bu likör vakitsiz, amma şişeleri açmış bulunduk." (Peyami Safa)
-
[isim]
Meyve veya bazı bitkiler ile alkol, esans karışımından yapılan şekerli içki
- DİKİT
-
-
[isim]
Mağaralarda tavandan damlayan kireçli suların katılaşmasıyla tabandan yukarıya doğru oluşan kalker birikintisi, stalagmit
-
[isim]
Mağaralarda tavandan damlayan kireçli suların katılaşmasıyla tabandan yukarıya doğru oluşan kalker birikintisi, stalagmit
- GEYİK
-
-
[isim]
Geyikgillerden, erkeklerinin başında uzun ve çatallı boynuzları olan memeli hayvan (Cervus elaphus)
-
Karısının veya bir kadın yakınının ihanetine uğramış erkek
-
[isim]
Geyikgillerden, erkeklerinin başında uzun ve çatallı boynuzları olan memeli hayvan (Cervus elaphus)
- İRMİK
-
-
[isim]
Sert buğdaydan elde edilen, taneleri iri, glütence zengin un
-
[isim]
Sert buğdaydan elde edilen, taneleri iri, glütence zengin un
- SADİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Sadistlik özelliği olan
- "Ah, siz sadik bir adamsınız. Bakışınızdan anladım." (Ömer Seyfettin)
-
Sadist
-
[sıfat]
Sadistlik özelliği olan
- KESİK
-
-
[sıfat]
Kesilmiş olan
- "Biri saçları kesik, gözleri ayrık, dişleri dökük fakat çok dinç ve güzel bir nineydi." (Halide Edip Adıvar)
-
Kesilerek bozulmuş olan
- "Kesik süt."
-
Kısa
-
[isim]
Çiğ sütten yapılan yağsız peynir, çökelek, ekşimik
-
[isim]
Gazete, dergi vb.nden kesilmiş yazı, kupür
- "İçinde bir gazete kesiği var." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Kesilmiş olan yer
- "Parmağındaki kesikler."
-
[isim]
Tarla, bağ ve bahçe çevresine açılan hendek
-
Takım kadrosuna alınmamış (oyuncu)
-
Parası olmayan
-
[sıfat]
Kesilmiş olan
- KRİKO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Ağır bir yükün kaldırılmasını veya alt tarafında yapılacak bir çalışmada otomobil vb. taşıtların yerden yükseltilmesini sağlayan alet, kaldırıcı
-
[isim]
Ağır bir yükün kaldırılmasını veya alt tarafında yapılacak bir çalışmada otomobil vb. taşıtların yerden yükseltilmesini sağlayan alet, kaldırıcı
- PİKET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İki, üç veya dört kişi arasında ve otuz iki kâğıtla oynanan bir tür iskambil oyunu
-
[isim]
İki, üç veya dört kişi arasında ve otuz iki kâğıtla oynanan bir tür iskambil oyunu
- ŞİKAR
- ...
- İKDAM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gayretle çalışma, sürekli uğraşma
-
[isim]
Gayretle çalışma, sürekli uğraşma
- SAİKA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yıldırım
- "Öteden saikalar parçalıyor afakı!" (Mehmet Akif Ersoy)
-
[isim]
Yıldırım
- NAZİK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Başkalarına karşı saygılı davranan
- "Nazik adam."
-
İnce yapılı, narin
- "Kadın fevkalade nazik ve güzel, çocuklar oya gibi idiler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Özen, dikkat gösterilmezse kırılabilen, bozulabilen, kötüleşebilen
- "Nazik bir bitki."
-
Gerekli önlemler alınmadığında daha kötü olan, kritik
- "Şimdi devleti tehlikeden kurtaracak pek nazik zamandır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Dikkat isteyen, özen gerektiren
- "Nazik bir iş."
-
[sıfat]
Başkalarına karşı saygılı davranan
- BELİK
-
-
[isim]
Saç örgüsü
-
[isim]
Saç örgüsü
- DİKEÇ
-
-
[isim]
Bağ çubuğu dikmek için delik açmaya yarayan demir
-
Kazık, sırık, ağaç çubuk
-
[isim]
Bağ çubuğu dikmek için delik açmaya yarayan demir
- SALİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir yola giren, bir yolda giden
- "Güreşe merak sardı. Bir dine salik olanların fanatizmi ile güreş âşığı kesildi." (Haldun Taner)
-
Bir tarikata bağlanan
-
[sıfat]
Bir yola giren, bir yolda giden
- TAMİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Derinleştirme
-
[isim]
Derinleştirme