İçinde id olan 6 harfli 42 kelime var. İçerisinde İD bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında id olan kelimeler listesine ya da Sonu id ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- NADİDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Az görülür, görülmedik, seyrek görülen, çok değerli
- "El işi olmasına rağmen el değmeden yapılmış hissini veren bu nadide sanat eserine hayrandı." (Cahit Uçuk)
-
[sıfat]
Az görülür, görülmedik, seyrek görülen, çok değerli
- OKSİDE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
"Paslanma" anlamındaki okside olmak ve"paslandırmak" anlamındaki okside etmek birleşik fiillerinde geçen bir söz
-
[sıfat]
"Paslanma" anlamındaki okside olmak ve"paslandırmak" anlamındaki okside etmek birleşik fiillerinde geçen bir söz
- MİDECİ
-
-
[sıfat]
Kendi çıkarlarından başka bir şey düşünmeyen (kimse)
- "Mademki her baktığı insanın ciğerini dahi okuyordu, nasıl olup da etrafını saran mideci dalkavukların ikiyüzlülüğünü anlayamıyordu." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Kendi çıkarlarından başka bir şey düşünmeyen (kimse)
- LİKİDE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
"Alacak ve verecekleri hesaplayarak sonucu belirtmek" anlamındaki likide etmek teriminde geçer
-
[sıfat]
"Alacak ve verecekleri hesaplayarak sonucu belirtmek" anlamındaki likide etmek teriminde geçer
- ANİDEN
-
-
[zarf]
Ansızın
-
[zarf]
Ansızın
- HİDDET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Öfke, kızgınlık
- "Hiddet ve nefretimden kalbim çarpıyordu." (Ömer Seyfettin)
- "Hele sokakta yüksek sesle gülenler olursa kendisiyle eğleniyorlar sanarak hiddetten kuduruyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Öfke, kızgınlık
- İTİDAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Aşırı olmama durumu, ılımlılık, ölçülülük
- "Onun her hissinde itidal vardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
- "Fakat itidalinizi muhafaza etmek şartıyla haber verebilirim." (Aka Gündüz)
-
Soğukkanlılık
-
[isim]
Aşırı olmama durumu, ılımlılık, ölçülülük
- MİDEVİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Mide ile ilgili olan
-
Mideye uygun olan, mideye iyi gelen
-
[sıfat]
Mide ile ilgili olan
- HİDRAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir cismin suyla birleşmesiyle veya bazı madenler üzerinde suyun etkisiyle oluşan bileşik
-
[isim]
Bir cismin suyla birleşmesiyle veya bazı madenler üzerinde suyun etkisiyle oluşan bileşik
- İHTİDA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Başka bir dinden çıkıp Müslüman olma
-
[isim]
Başka bir dinden çıkıp Müslüman olma
- LİBİDO
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İnsanın davranışlarının temelini oluşturan cinsel içgüdü
- "Daha evlenirken yaşamlarının libidoları belliydi." (Necati Cumalı)
-
[isim]
İnsanın davranışlarının temelini oluşturan cinsel içgüdü
- MİDYAT
- ...
- ÇİVİDİ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Çivit rengi
-
[sıfat]
Bu renkte olan
- "Yalnız o, Fatma gibi üst yanı cepli, çividi mavi ceket yaptırmamıştı." (Mahmut Yesari)
-
[isim]
Çivit rengi
- NEŞİDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir toplulukta okunmaya değer şiir
- "Neşidesini okurken, birdenbire bir açılışı, bir derinleşmesi vardır." (Memduh Şevket Esendal)
-
Atasözü gibi kullanılan beyit veya dize
-
[isim]
Bir toplulukta okunmaya değer şiir
- CİDDEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Ciddi olarak, gerçekten
- "Adı o zaman, cidden kötüye çıkmıştı." (Atilla İlhan)
-
[zarf]
Ciddi olarak, gerçekten
- İPTİDA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Başlangıç
-
Bir işe başlama
-
[zarf]
(i'ptida:) Önceleri, en önce, ilk önce
- "İnanmayarak başladığımız sözlere iptida kendimiz inanırız ve o hisleri içimizde duyarız." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Başlangıç
- ORKİDE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Salepgillerden, çiçeklerinin güzelliği dolayısıyla camekânlarda yetiştirilen birtakım bitki türlerinin ortak adı
-
[isim]
Salepgillerden, çiçeklerinin güzelliği dolayısıyla camekânlarda yetiştirilen birtakım bitki türlerinin ortak adı
- ŞİDDET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir hareketin, bir gücün derecesi, yeğinlik, sertlik
-
Hız
- "Rüzgârın şiddeti."
-
Karşıt görüşte olanlara, inandırma veya uzlaştırma yerine kaba kuvvet kullanma
-
Duygu veya davranışta aşırılık
- "Sesinin tonunda siteminin şiddetini azaltan bir yumuşama vardı." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Bir hareketin, bir gücün derecesi, yeğinlik, sertlik
- İSTİDA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dilekçe, arzuhal
- "İstida müsveddesi birkaç kere müdürün yanına gitti geldi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Dilekçe, arzuhal
- DİDONA
-
-
[isim]
Didon
-
[isim]
Didon