İçinde iba olan 8 harfli 13 kelime var. İçerisinde İBA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında iba olan kelimeler listesine ya da Sonu iba ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A B İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ABİ
2 Harfli Kelimeler
AB
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KİRİBATİ
- ...
- İTİBAREN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
- ...-den başlayarak, ...-den sonra, ...-den beri
- "Babamın ölümünden itibaren size daima hak verdim." (Atilla İlhan)
-
[zarf]
- ...-den başlayarak, ...-den sonra, ...-den beri
- TERTİBAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Düzen, düzenleniş
- "Yüz sandık cephaneyi Anadolu'ya gönderebilmek için müzakere edip tertibat aldıklarını veya depolardan silah kaçırdıklarını söylüyorlardı." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir işin güçlüklerini karşılamak için yapılan ön hazırlıklar
- "Şimdi yol tertibatını konuşamaz mıyız? diye sordu." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Düzen, düzenleniş
- İNZİBATİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sıkı düzeni sağlayıcı, düzene bağlayıcı, insan davranışlarını sınırlayıcı, düzenleyici, baskı altına alıcı
- "İnzibati tedbir. İnzibati karar."
-
[sıfat]
Sıkı düzeni sağlayıcı, düzene bağlayıcı, insan davranışlarını sınırlayıcı, düzenleyici, baskı altına alıcı
- KİBARLIK
-
-
[isim]
Kibar olma durumu, incelik
- "Nerede kibarlık ararsak orada bayağılığa rastlarız." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Kibar bir insana yakışacak biçimdeki söz veya davranış
- "Ne imiş derdi diye sormamak kibarlığını içi içini yemesine rağmen gösterdi." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Kibar olma durumu, incelik
- LİBASSIZ
- ...
- KEHRİBAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Süs eşyası yapımında kullanılan, açık sarıdan kızıla kadar türlü renklerde, yarı saydam, kolay kırılır ve bir yere hızlıca sürtüldüğünde hafif cisimleri kendine çeken, fosilleşmiş reçine, samankapan, kılkoparan
- "Önümdeki kutuda elmas, akik, zümrüt, necef, sedef, kehribar vesaire gibi yüz kadar küçük küçük taşlar vardı." (Ömer Seyfettin)
- "Üstelik tütünler kehribar gibiydi bu yıl." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Bu reçineden yapılmış
- "İki aydır kayıp sarı kehribar tespihini görünce sevindi." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Süs eşyası yapımında kullanılan, açık sarıdan kızıla kadar türlü renklerde, yarı saydam, kolay kırılır ve bir yere hızlıca sürtüldüğünde hafif cisimleri kendine çeken, fosilleşmiş reçine, samankapan, kılkoparan
- TAHRİBAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yıkıp bozma, harap etme
-
[isim]
Yıkıp bozma, harap etme
- İTİBARLI
-
-
[sıfat]
İtibarı, değeri olan, saygın
-
Kredisi olan
-
Gözde olan, önemli sayılan
- "Köşedeki itibarlı masalardan birine karşılıklı oturduk." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
İtibarı, değeri olan, saygın
- İŞÇİBAŞI
- ...
- ÇERİBAŞI
-
-
[isim]
Alay beyi
-
Çingene topluluklarının başı
- "Çok iyi giyinmiş ve süslenmiş bir çeribaşının yanında, yalın ayak, pis gömlekli bir baldırı çıplak gidiyor ve çeribaşı ile senli benli görüşüyordu." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Alay beyi
- CİCİBABA
-
-
[isim]
Üvey baba
-
[isim]
Üvey baba
- MİHRİBAN
- ...