İçinde hü olan 7 harfli 25 kelime var. İçerisinde HÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında hü olan kelimeler listesine ya da Sonu hü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HÜZMELİ
-
-
[sıfat]
Işık saçan
- "Kısa hüzmeli farları yaktı."
-
[sıfat]
Işık saçan
- HÜCEYRE
- ...
- HÜNERLİ
-
-
[sıfat]
Hüneri olan (kimse)
-
Hünerle yapılan
-
[sıfat]
Hüneri olan (kimse)
- HÜLYALI
-
-
[sıfat]
Hayal kuran veya insanı hayal kurmaya sürükleyen
-
[sıfat]
Hayal kuran veya insanı hayal kurmaya sürükleyen
- TEEHHÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gecikme
-
[isim]
Gecikme
- MÜHÜRCÜ
-
-
[isim]
Mühür kazıyan kimse
-
[isim]
Mühür kazıyan kimse
- KETHÜDA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Zengin kimselerin ve devlet büyüklerinin buyruğunda çalışan, onların birtakım işlerini gören kimse, kâhya
-
[isim]
Zengin kimselerin ve devlet büyüklerinin buyruğunda çalışan, onların birtakım işlerini gören kimse, kâhya
- HÜZÜNLÜ
-
-
[sıfat]
Gönle üzgünlük veren, iç kapanıklığına yol açan
- "Bir şey söylemeyerek hüzünlü bir hâlde gazetesinin başka sütunlarına geçer." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Gönle üzgünlük veren, iç kapanıklığına yol açan
- TECAHÜL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bilmez gibi görünme, bilmezlikten gelme
-
[isim]
Bilmez gibi görünme, bilmezlikten gelme
- HÜMAYUN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kutlu, mutlu
-
Padişahla ilgili
-
[isim]
Türk müziğinde dügâh perdesinde karar kılan bir makam
-
[sıfat]
Kutlu, mutlu
- HÜCUMCU
-
-
[sıfat]
Hücum eden, saldıran
- "Onun çıkardığı Yarım Ay'da yine pırıltılı, hücumcu yazıları ile güçlü bir kalem savaşçısı kesildi." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Hücum eden, saldıran
- MÜHÜRLÜ
-
-
[sıfat]
Mühür basılmış
-
Mühürle kapatılmış
-
[sıfat]
Mühür basılmış
- HÜVEYDA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Besbelli, açıkça, meydanda, aşikâr
-
[sıfat]
Besbelli, açıkça, meydanda, aşikâr
- HÜKÜMET
- ...
- HÜKÜMLÜ
-
-
[sıfat]
Ceza hükmü verilmiş, hüküm giymiş, mahkûm
-
[sıfat]
Ceza hükmü verilmiş, hüküm giymiş, mahkûm
- HÜVİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kimlik
- "Hüviyetini saklayan zengini de merak ediyorlardı." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Kimlik
- TEDAHÜL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birbirinin içine girme
-
Ödemede gecikme
-
Yığılıp kalma, birikme
-
[isim]
Birbirinin içine girme
- HÜSEYNİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde dügâh perdesinde karar kılan bir makam
-
Klasik Türk müziğinde mi notası
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde dügâh perdesinde karar kılan bir makam
- TAAHHÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şey yapmayı üstüne alma, üstlenme
- "Taahhüt işini ortağıma havale ettim." (Aka Gündüz)
- "Ayda bir, bir şeyler yazmayı taahhüt ederim." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Bir şey yapmayı üstüne alma, üstlenme
- TEFAHÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Övünme
-
[isim]
Övünme