İçinde hü olan 5 harfli 15 kelime var. İçerisinde HÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında hü olan kelimeler listesine ya da Sonu hü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜHÜR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir kimsenin, bir kuruluşun adının veya unvanının tersine kazılı bulunduğu, metal, lastik vb.nden yapılmış araç, damga, kaşe
-
Bu araçla basılan ve imza yerine geçen ad
-
[isim]
Bir kimsenin, bir kuruluşun adının veya unvanının tersine kazılı bulunduğu, metal, lastik vb.nden yapılmış araç, damga, kaşe
- HÜYÜK
- ...
- HÜLYA
-
-
[isim]
Tatlı düş, hayal
- "Talihin kırkyılda bir karşıma çıkardığı saadet hülyasını tehlikede buldum." (Halide Edip Adıvar)
-
Kuruntu
-
[isim]
Tatlı düş, hayal
- HÜRLE
-
-
[isim]
Bir cins burçak
-
[isim]
Bir cins burçak
- HÜRYA
-
-
[zarf]
Hep birden, cümbür cemaat
- "Kapı açılınca hürya içeri girdiler."
-
[zarf]
Hep birden, cümbür cemaat
- HÜZÜN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İç kapanıklığı, gönül üzgünlüğü, gam, keder, sıkıntı
- "Bereket versin bu hüzün uzun sürmez, çabuk dağılır ve kızcağız bir müddet sonra o daimî mağrur hâlini alıverirdi." (Haldun Taner)
- "İçinde henüz bir cenaze çıkmış evi andıran Hollanda Hariciye Nezaretini terk ederken yüreğime bir hüzün çökmüştü." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
İç kapanıklığı, gönül üzgünlüğü, gam, keder, sıkıntı
- HÜCRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnce bir zar içindeki protoplazma ve çekirdekten oluşmuş, bir organizmanın yapı ve görev bakımlarından en küçük birliği, göze
-
Küçük oda
-
Tutukluların veya hükümlülerin yalnız olarak kapatıldıkları küçük oda
- "Sonunda hücresine götürdüler de boylu boyunca uzanabildi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Siyasi bir inançla gizli olarak çalışan bir örgütün genellikle aynı yerde çalışanlarının oluşturduğu topluluk
-
[isim]
İnce bir zar içindeki protoplazma ve çekirdekten oluşmuş, bir organizmanın yapı ve görev bakımlarından en küçük birliği, göze
- HÜKÜM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yargı
- "Hükmü doğru ve pek de yerinde olamazdı." (Falih Rıfkı Atay)
- "Kral otuz yıl hüküm sürdü."
- "Oğlum, beni iyi dinledikten sonra hükmünü verecek." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Üsküp'ün ceza mahkemesinde on beş sene hüküm yedi." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Egemenlik, hâkimiyet
- "Hüküm süren kanaat."
- "Soğukların hükmü geçti."
-
Değer, aynı veya benzer nitelik
- "Kocabaş Kazasker, gerçekten Sultan Mahmut'un gözbebeği hükmündeymiş." (Reşat Nuri Güntekin)
- "O yükseklerde fırtına, kar, tipi hüküm sürmekteydi." (Nabizade Nazım)
-
Önem, geçerlilik
- "Bu işin ne hükmü var."
-
Etki, hız, şiddet
- "Kışın hükmü geçti."
-
Karar
-
[isim]
Yargı
- HÜSÜN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Güzellik
-
[isim]
Güzellik
- HÜCUM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Saldırma, saldırı, saldırış
- "Bizdik o hücumun bütün aşkıyla kanatlı / Bizdik o sabah ilk atılan safta yüz atlı." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Küçük bir çakı ile üzerime hücum etti." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Üşüşme, bir yere toplanma
-
[ünlem]
"İleri" anlamında kullanılan bir seslenme sözü
-
Sert eleştiri
- "Sözleri gazetelerin hücumuna yol açtı."
-
Gol atmak veya sayı kazanmak amacıyla yapılan akın, hamle
-
[isim]
Saldırma, saldırı, saldırış
- HÜKMİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Tüzel
-
[sıfat]
Tüzel
- HÜNER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Beceri isteyen ustalık, beceriklilik
-
[isim]
Beceri isteyen ustalık, beceriklilik
- HÜZME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Işın demeti
-
[isim]
Işın demeti
- HÜLLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Medeni Kanun'un kabulünden önce, kocasından üç kez boşanan kadının, yine eski kocasıyla evlenebilmesi için yabancı bir erkeğe bir günlüğüne nikâh edilmesi
-
[isim]
Medeni Kanun'un kabulünden önce, kocasından üç kez boşanan kadının, yine eski kocasıyla evlenebilmesi için yabancı bir erkeğe bir günlüğüne nikâh edilmesi
- HÜNSA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Er dişi
-
[sıfat]
Er dişi