İçinde hud olan 20 kelime var. İçerisinde HUD bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında hud olan kelimeler listesine ya da Sonu hud ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

15 Harfli Kelimeler

BEYHUDELEŞTİRME

14 Harfli Kelimeler

HUDUTLANDIRMAK

13 Harfli Kelimeler

BEYHUDELEŞMEK, HUDUTLANDIRMA

12 Harfli Kelimeler

BEYHUDELEŞME

11 Harfli Kelimeler

HEMHUDUTLUK, HUDAYİNABİT, HUDUTSUZLUK

10 Harfli Kelimeler

BEYHUDELİK

9 Harfli Kelimeler

YAHUDİLİK

8 Harfli Kelimeler

BERHUDAR, HEMHUDUT, HUDUTSUZ, YAHUDİCE

7 Harfli Kelimeler

AHUDUDU, BEYHUDE, HUDUTLU

6 Harfli Kelimeler

NOHUDİ, YAHUDİ

5 Harfli Kelimeler

HUDUT


Kelime bulma makinesi

D H U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

HU

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BEYHUDELEŞTİRME

  1. [isim] Beyhudeleştirmek işi

HUDUTLANDIRMAK

  1. [-i] Sınırlandırmak, sınır çekmek

BEYHUDELEŞMEK

  1. [nsz] Gereksizleşmek, anlamsızlaşmak

HUDUTLANDIRMA

  1. [isim] Hudutlandırmak işi

BEYHUDELEŞME

  1. [isim] Beyhudeleşmek işi

HUDUTSUZLUK
...
HEMHUDUTLUK
...
HUDAYİNABİT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Kendiliğinden yetişen (bitki)
  2. Başıboş büyümüş (kimse)
  3. Eğitim görmemiş, kendi kendini yetiştirmiş olan (kimse)

BEYHUDELİK

  1. [isim] Beyhude olma durumu
    • "Elde edildiği ileri sürülen siyasi başarının beyhudeliği meydana çıkmış olur." (Atilla İlhan)

YAHUDİLİK
...
HEMHUDUT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Sınırdaş

HUDUTSUZ

  1. [sıfat] Sınırsız
    • "Tabiatın böyle aziz tecellileri hudutsuzdur..." (Yahya Kemal Beyatlı)

YAHUDİCE
...
BERHUDAR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. Mutlu
    • "Fahim Bey'in kısa boylu, ak sakallı babası 'berhudar ol, oğlum! Gel seni alnından öpeyim' demiş." (Abdülhak Şinasi Hisar)

BEYHUDE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Yararsız, anlamsız
    • "Beyhude münakaşalar olacağını anladı." (Peyami Safa)
  2. [zarf] Boşuna
    • "Beyhude kendini öldürteceksin." (Reşat Nuri Güntekin)

HUDUTLU

  1. [sıfat] Sınırlı, sınırlanmış

AHUDUDU

  1. [isim] Gülgillerden, böğürtleni andıran, çalı görünümünde, dikenli bir bitki (Rubus idaeus)
  2. Bu bitkinin duta benzeyen, kırmızı renkli, sulu ve kokulu yemişi, ağaç çileği, frambuaz

YAHUDİ
...
NOHUDİ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kirli veya donuk sarı renk
  2. [sıfat] Bu renkte olan
    • "Üstünde daima saz rengi, hardal rengi ... nohudi renklerde veya bunları andıran bir renkte bir esvabı ... vardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)

HUDUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sınır
    • "Bir çiçek dermeden sevgi bağından / Huduttan hududa atılmışım ben." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
  2. Uç, son

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü