İçinde hu olan 5 harfli 36 kelime var. İçerisinde HU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında hu olan kelimeler listesine ya da Sonu hu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

HUSUF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ay tutulması

ZÜHUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İş çokluğu veya dalgınlık sebebiyle yanılma, geciktirme, ihmal etme

HUMUS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bitkilerin çürümesiyle oluşan koyu renkte organik toprak

MAHUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bilinen, adı geçen, sözü geçen
    • "Kümbetin duvarı içinden mahut kutuyu çıkaran bendim." (Refik Halit Karay)

HUMOR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Gülmece
    • "Bunca çatık kaşlılık arasında bilgelik, humor nasıl barınabilir?" (Tomris Uyar)
  2. Alay, dalga geçiş, hafife alma, boş verme
    • "Türkçeyi iyi konuşanlardan biri olduğu kanısındayım. Güngörmüş, sakin, yavaş, düzenli bazen küçük bir humor nüansının bile sındığı bir tınısı var." (Haldun Taner)

HUTUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çizgiler
    • "Köy evlerinin kızıl loşluğundan gece karanlığına geçerken keskin hututu eriyordu." (Halide Edip Adıvar)

HUMMA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ateşli hastalık
  2. Sıtma nöbeti
    • "Ateşsiz bir humma her tarafımı yakıyor, soğuk soğuk terliyordum." (Ömer Seyfettin)

LAHUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanrı âlemi
  2. [sıfat] Kutsal
    • "Dünya senin bu lahut avazeni duymadıktan sonra kimin sesini dinler, kime kulak asar?" (Samiha Ayverdi)

DUHUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Girme, giriş

BİHUŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Şaşkın, sersem, aklı başında olmayan, deli

FAHUR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Çok övünen, çok böbürlenen

HUSYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Er bezi, testis

MAHUR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Klasik Türk müziğinde bir makam

NOHUT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Baklagillerden, ana yurdu Akdeniz kıyıları olan, birleşik telek yapraklı, çiçekleri sarımtırak renkte, tanesi baklamsı, bol nişastalı bir bitki (Cicer arietinum)
    • "Nohut oda, bakla sofa, bizim de evimiz olacak, diye mırıldandı." (Haldun Taner)
  2. Bu bitkinin yuvarlak tanesi

ZUHUR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ortaya çıkma, görünme, belirme, baş gösterme, meydana çıkma
    • "Kadın iyi oldu fakat daha büyük bir felaket zuhur etti." (Peyami Safa)

HUSUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Olma, oluş, oluşma, meydana gelme

HULUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gelme, gelip çatma
  2. Girme, sinme
  3. Tanrı ruhunun herhangi bir bedene girdiğine inanma
  4. Geçişme

HUDUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sınır
    • "Bir çiçek dermeden sevgi bağından / Huduttan hududa atılmışım ben." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
  2. Uç, son

HUTBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Cuma ve bayram namazlarında minberde okunan dua ve verilen öğüt

HUSUS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Konu, madde
    • "Mallarımın idaresi hususunda kendisinden hiçbir yardım esirgemiyorlar." (Ercüment Ekrem Talu)
  2. Özellik, yön
    • "Şu hususu da gözden uzak tutmamalı."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü