İçinde hass olan 21 kelime var. İçerisinde HASS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında hass olan kelimeler listesine ya da Sonu hass ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MÜTEHASSISLIK
HASSASİYETLİ
HASSASİYET, MUHASSASAT, MUHASSENAT, MÜTEHASSIS, MÜTEHASSİS, TAHASSÜSAT
HASSASLIK, MUHASSALA
BİLHASSA, HASSATEN, HASSİYUM, MUHASSAS, MUHASSIL, TAHASSUN, TAHASSÜR, TAHASSÜS
HASSAS
HASSA, HASSE
A H S S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
HAS, SAH
2 Harfli Kelimeler
AH, AS, HA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜTEHASSISLIK
-
-
[isim]
Uzmanlık
-
[isim]
Uzmanlık
- HASSASİYETLİ
- ...
- MÜTEHASSİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Duygulanmış
- "Deli torununa alakamdan biraz mütehassis olmuş." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Duygulanmış
- HASSASİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Duyarlık
- "Senelerden beri çektiğim korku bende umulmaz bir hassasiyet uyandırmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Duyarlık
- MÜTEHASSIS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Uzman
-
[sıfat]
Uzman
- MUHASSENAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yararlı, güzel, hayırlı işler
-
[isim]
Yararlı, güzel, hayırlı işler
- MUHASSASAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimseye maaş, tayın vb. olarak verilmiş şeyler
-
Devlet bütçesinde devlet kuruluşları için ayrılmış para, ödenek
-
[isim]
Bir kimseye maaş, tayın vb. olarak verilmiş şeyler
- TAHASSÜSAT
- ...
- MUHASSALA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Elde edilen sonuç
-
Bileşke
-
[isim]
Elde edilen sonuç
- HASSASLIK
-
-
[isim]
Duyarlık
-
[isim]
Duyarlık
- BİLHASSA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Özellikle
- "Koyu yeşil çuhalı uzun masanın başında sessiz, üzüntüden, heyecan ve bilhassa uykusuzluktan bitkin." (Nahid Sırrı Örik)
-
[zarf]
Özellikle
- MUHASSIL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Osmanlı İmparatorluğu'nda Tanzimattan önceki dönemde vergi tahsildarı
-
[isim]
Osmanlı İmparatorluğu'nda Tanzimattan önceki dönemde vergi tahsildarı
- MUHASSAS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Birine ayrılmış, tahsis olunmuş
-
[sıfat]
Birine ayrılmış, tahsis olunmuş
- TAHASSUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Korunmak için bir yere çekilme, sığınma
-
[isim]
Korunmak için bir yere çekilme, sığınma
- HASSATEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Ayrıca, özellikle, bilhassa
- "Bu bazı demagogların, hassaten, seçim propagandalarında kullandığı boş laflardan biri değildir." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
Ayrıca, özellikle, bilhassa
- TAHASSÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kavuşmak istenen şey veya kimse için üzülme, özlem
- "Neveser'in gönlünde elem bulaşığı bir tahassür, bir hicran..." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Kavuşmak istenen şey veya kimse için üzülme, özlem
- TAHASSÜS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Duygulanma, duygulanım
- "Tahassüsünü ancak bu sakin gözyaşlarıyla ifade etti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Duygulanma, duygulanım
- HASSİYUM
-
-
[isim]
Atom numarası 108, atom ağırlığı 269 olan, 25 °C'de katı olduğu, gümüş renginde veya gri renkte olduğu tahmin edilen yapay bir element (simgesi Hs)
-
[isim]
Atom numarası 108, atom ağırlığı 269 olan, 25 °C'de katı olduğu, gümüş renginde veya gri renkte olduğu tahmin edilen yapay bir element (simgesi Hs)
- HASSAS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Duyum ve duyguları algılayan
- "Halıda kaybolan ayak seslerini evvela Peregrini'nin hassas kulakları sezdi." (Halide Edip Adıvar)
-
Çabuk duygulanan, duygun, duyar, duyarlı, içli, alıngan
- "İri yarı bir adam olmakla beraber pek hassastı." (Aka Gündüz)
- "Sanatkârlar böyle cümlelere karşı pek hassas oluyorlar." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Çabuk etkilenen
- "Düşmanın en hassas ve mühim noktası orası idi." (Atatürk)
-
Yapımı ve bakımı özen isteyen, aksamadan çok doğru çalışan, kesin ölçüler gerektiren işlerde kullanılan (alet)
- "Hassas terazi."
-
[sıfat]
Duyum ve duyguları algılayan
- HASSA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Özgülük, özellik, hasiyet
- "Geçmişi incelerken de eleştiri hassamızı uyanık tutalım." (Haldun Taner)
-
[isim]
Özgülük, özellik, hasiyet