İçinde han olan 8 harfli 40 kelime var. İçerisinde HAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında han olan kelimeler listesine ya da Sonu han ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A H N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
HAN, NAH
2 Harfli Kelimeler
AH, AN, HA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DARPHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Madenî para basılan yer
-
[isim]
Madenî para basılan yer
- BOZAHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Boza yapılan yer
-
[isim]
Boza yapılan yer
- MUHANNET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Alçak, korkak, namert
-
[sıfat]
Alçak, korkak, namert
- HANIMCIK
- ...
- HANDİYSE
-
-
[zarf]
Yakın zamanda, neredeyse, hemen hemen
- "Bomboş, tamtakır konuşmalara ve duygusuz duyumsayışlara romanında handiyse özellikle yer veriyordu." (Selim İleri)
-
[zarf]
Yakın zamanda, neredeyse, hemen hemen
- HERHANGİ
-
-
[sıfat]
Belli olmayan, özellikleri iyice bilinmeyen, rastgele
-
[sıfat]
Belli olmayan, özellikleri iyice bilinmeyen, rastgele
- YAHŞİHAN
- ...
- KIRIKHAN
- ...
- SEMAHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Mevlevi tekkelerinde dervişlerin sema ayini yaptıkları özel bölüm
-
[isim]
Mevlevi tekkelerinde dervişlerin sema ayini yaptıkları özel bölüm
- DERSHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Öğrencilerin, bir öğretmenin gözetimi altında, anlatma, araştırma, küme çalışması vb. yollarla ve türlü eğitim araç ve gereçlerinden de yararlanarak ders yaptıkları yer, derslik, sınıf
-
Öğrencilere okul dışında para ile ders veren özel kuruluş
-
[isim]
Öğrencilerin, bir öğretmenin gözetimi altında, anlatma, araştırma, küme çalışması vb. yollarla ve türlü eğitim araç ve gereçlerinden de yararlanarak ders yaptıkları yer, derslik, sınıf
- BESİHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Besi yapılan yer
-
[isim]
Besi yapılan yer
- BİRAHANE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Genellikle bira içilen, aynı zamanda çabuk hazırlanan bazı sıcak veya soğuk yemeklerin de yenildiği yer
- "Dün akşam Reha Bey bana oturduğumuz birahanede muharrir Ahmet Rasim beyi de tanıttı." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[isim]
Genellikle bira içilen, aynı zamanda çabuk hazırlanan bazı sıcak veya soğuk yemeklerin de yenildiği yer
- İLHANLIK
-
-
[isim]
İlhan olma durumu
-
Kendi topraklarında oturan çeşitli ulusları egemenliği altında toplayan devlet biçimi, imparatorluk
-
Böyle bir devletin yönetimi altındaki ülkelerin bütünü
-
[isim]
İlhan olma durumu
- MİHANİKİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Düşünmeden, ölçülerek değil de yalnızca alışkanlığın verdiği kolaylıkla veya yalnız kasların hareketiyle yapılan (iş, hareket vb.), mekanik
- "Mihaniki bir sükûn ile keserini eline aldı." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Düşünmeden, ölçülerek değil de yalnızca alışkanlığın verdiği kolaylıkla veya yalnız kasların hareketiyle yapılan (iş, hareket vb.), mekanik
- HEKİMHAN
- ...
- SARIHANİ
-
-
[isim]
Hanigillerden, uzunluğu 25 cm kadar olan bir Akdeniz balığı (Epinepheles gigas)
-
[isim]
Hanigillerden, uzunluğu 25 cm kadar olan bir Akdeniz balığı (Epinepheles gigas)
- SAHANLIK
-
-
[isim]
Yapılarda ve bazı taşıtlarda kapı önünde, merdiven başlarında veya ortasında bulunan geniş yer
- "Üç hademe, ebe, hasta bakıcı merdivenin orta sahanlığında sıkışmışlar, sedyeyi çevirmeye çalışıyorlar." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Sahanın aldığı miktarda olan
- "İki sahanlık yemek."
-
[isim]
Yapılarda ve bazı taşıtlarda kapı önünde, merdiven başlarında veya ortasında bulunan geniş yer
- İPEKHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Kozaların, ipek çilesi durumuna getirilmesi için işlendiği yer
-
[isim]
Kozaların, ipek çilesi durumuna getirilmesi için işlendiği yer
- HANCILIK
-
-
[isim]
Hancı olma durumu veya hancının yaptığı iş
-
[isim]
Hancı olma durumu veya hancının yaptığı iş
- YAZIHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Yazı ve danışma işlerinin yürütüldüğü iş yeri, büro
- "Yazıhaneye girdi, kâtiple camekânlı bölmede konuşuyor." (Refik Halit Karay)
-
Yazı masası
- "Ufak bir odaydı burası, köhne iki maroken koltuk, birkaç tahta iskemle, iki ucuz yazıhane ile döşenmişti." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Yazı ve danışma işlerinin yürütüldüğü iş yeri, büro