İçinde haci olan 14 kelime var. İçerisinde HACİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında haci olan kelimeler listesine ya da Sonu haci ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
HACİMSİZLİK
HACİMLİLİK, MUHACİRLİK
HACİMLİCE
HACİMSİZ
HACİMCE, HACİMLİ, HACİVAT, HACİZLİ, MUHACİM, MUHACİR
HACİM, HACİR, HACİZ
A C H İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AHİ, HAC
2 Harfli Kelimeler
AH, HA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HACİMSİZLİK
-
-
[isim]
Hacimsiz olma durumu
-
[isim]
Hacimsiz olma durumu
- HACİMLİLİK
- ...
- MUHACİRLİK
-
-
[isim]
Göçmenlik
- "Yine o kadar muhacirlik olacak, çoluk çocuk meydanda kalacak." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Göçmenlik
- HACİMLİCE
-
-
[sıfat]
Biraz hacimli, oylumluca
-
[sıfat]
Biraz hacimli, oylumluca
- HACİMSİZ
-
-
[sıfat]
Hacmi olmayan, oylumsuz
-
[isim]
Borsada gerçekleştirilen yetersiz tutarda alım satım
-
[sıfat]
Hacmi olmayan, oylumsuz
- MUHACİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Saldıran, saldırıcı
-
İleri uç oyuncusu
- "Fener takımının muhacimleri arasında şimşek diye anılan Mustafa'dan şikâyet etti." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Saldıran, saldırıcı
- HACİVAT
- ...
- HACİMLİ
-
-
[sıfat]
Hacmi olan, oylumlu
-
[sıfat]
Hacmi olan, oylumlu
- MUHACİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Göçmen
- "Yolda uzun bir muhacir kafilesine tesadüf ettik." (Ömer Seyfettin)
- "Bunlar Kozan'dan Kırım'a, oradan da Tuna'ya muhacir gitmişler." (Peyami Safa)
-
Hz. Muhammed'e uyarak Mekke'den Medine'ye göç eden
-
Göçmen
- HACİZLİ
-
-
[sıfat]
Haciz altına alınmış, mahcuz
-
[sıfat]
Haciz altına alınmış, mahcuz
- HACİMCE
- ...
- HACİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kısıt
- "Mümkün olduğu kadar uzun zaman devam etmesi için onu âdeta hacir altına almıştık." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Kısıt
- HACİZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir alacağın ödenmesi için borçlunun parasına, aylığına veya malına icra dairesi tarafından el konulması
- "Türkân'ın kocası oturdukları evin eşyalarını hacizden zor kurtarmıştı." (Atilla İlhan)
- "Ya parayı verirsiniz ya da haciz korum." (Burhan Felek)
-
[isim]
Bir alacağın ödenmesi için borçlunun parasına, aylığına veya malına icra dairesi tarafından el konulması
- HACİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir cismin uzayda doldurduğu boşluk, oylum, cirim, sıygı
-
[isim]
Bir cismin uzayda doldurduğu boşluk, oylum, cirim, sıygı