İçinde h olan 5 harfli 567 kelime var. İçerisinde H harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında h harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu h harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

HEMEN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [zarf] Çabucak
  2. Aşağı yukarı
    • "Hayır, yalnız ben değilim onu beğenmeyen, sevmeyen, hemen kimse beğenmiyor o şairi, sevmiyor." (Nurullah ataç)
  3. Yalnız, sadece

CEHRE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Pamuk, yün, ipek vb.ni eğirip iplik durumuna getirmeye yarar araç, iğ

HACİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kısıt
    • "Mümkün olduğu kadar uzun zaman devam etmesi için onu âdeta hacir altına almıştık." (Reşat Nuri Güntekin)

CENAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kuş kanadı
  2. Kol, pazı
  3. Yan, taraf
  4. Kanat
    • "Ben takımımla beraber taburun sağ cenahını himaye için tepelere çıktım." (Ömer Seyfettin)

HAYFA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [ünlem] "Eyvah, yazık, heyhat" anlamlarında kullanılan bir söz

HUYLU

  1. [sıfat] Herhangi bir huyu olan
    • "Oğlum benden daha iyi huylu, daha ciddi olsun." (Refik Halit Karay)
  2. İşkilli, kuşkulu
  3. Ürkek, sinirli (binek hayvanı)
    • "Bu at huyludur."

IHMAK

  1. [nsz] Deve çöküp oturmak

BUHUR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dinî törenlerde yakılan kokulu ağaç vb. maddeler, tütsü

HUMMA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ateşli hastalık
  2. Sıtma nöbeti
    • "Ateşsiz bir humma her tarafımı yakıyor, soğuk soğuk terliyordum." (Ömer Seyfettin)

LAHUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanrı âlemi
  2. [sıfat] Kutsal
    • "Dünya senin bu lahut avazeni duymadıktan sonra kimin sesini dinler, kime kulak asar?" (Samiha Ayverdi)

DAHİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir işe karışmış olma, karışma
    • "Yok, paşa kardeş, bu zaferde benim dahlim yok." (Feridun Fazıl Tülbentçi)

ESHAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Paylar, hisseler
  2. Borç alınan bir paranın belirli zamanda ödeneceğini gösteren senetler
    • "Bunlar çok sağlam hatta en sağlam devlet eshamından sayılır." (Ercüment Ekrem Talu)

HABİS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kötü, alçak, soysuz (kimse)
  2. Kötücül (bazı hastalıklar veya urlar)
    • "Bir sinek vardır, sokarsa habis çıban yapar, tedavisi zordur." (Refik Halit Karay)

HASUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kıskanç
    • "Bu hasutların dedikodularına inanmak caiz mi?" (Peyami Safa)

HEYBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] At, eşek vb. binek hayvanlarının eyeri üzerine geçirilen veya omuzda taşınan, içine öteberi koymaya yarayan, kilim veya halıdan yapılmış iki gözlü torba
  2. Omza geçirilebilen tek gözlü bir tür çanta

HUSUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Olma, oluş, oluşma, meydana gelme

HALAS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir yerden, bir şeyden kurtulma, kurtuluş

HAPÇI

  1. Afyon vb. uyuşturuculara alışmış olan kimse

HAŞIL

  1. [isim] Dokumacılıkta kullanılan unlu veya çirişli sıvı

HİCAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Utanma, utanç, sıkılma
    • "Ve Rabia'nın hicabından taze yanakları gene eski nadide bir şarap gibi lal rengini alıvermişti." (Halide Edip Adıvar)
    • "Kalem aldın kaşlarını çatmaya / Hicap ettim adın sual etmeye." (Dadaloğlu)
  2. Perde
    • "Sensin bize bizden yakın / Görünmezsin hicap nedir?" (Yunus Emre)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü