İçinde olan 6 harfli 44 kelime var. İçerisinde GI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gı olan kelimeler listesine ya da Sonu gı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YILGIN

  1. [sıfat] Yılmış, korkmuş olan
    • "Yılgın gözlerle bunlara baktı ve köşedeki tütüncüyü soracak oldu." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Bıkmış, usanmış
  3. Morali bozulmuş, çökmüş
    • "Böyle manen bozgun, yılgın ve bedenen bitkin bir hâlde köye varıyoruz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ŞIVGIN

  1. [isim] Budanmış yaşlı ağaçların budanan yerlerinden çıkan taze sürgün, filiz, çıvgın
  2. Fırtınayla yağan yağmur

KAZGIÇ

  1. [isim] Tandırdan ekmeği çıkarmaya yarayan bir araç
  2. Bitki kökü çıkarmaya yarayan ucu sivriltilmiş sopa

YANGIN

  1. [isim] Zarara yol açan büyük ateş
    • "Yangın yaklaştığı için yaverleri ve dostları telaşta idi." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Bey, bana teselli verecek yerde sen de yangına körükle gidiyorsun." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Hastalıkta ateş
  3. Coşkunluk
  4. [sıfat] Tutkun, düşkün, âşık
    • "Haydi ben kumar yangınıyım fakat senin vaziyetin benimkinden daha vahim." (Mahmut Yesari)

CAZGIR

  1. [isim] Güreşecek olan pehlivanları yüksek sesle izleyicilere tanıtan ve dua okuyarak onları alana süren kimse
  2. Fitneci

YARGIÇ

  1. [isim] Millet adına, yargı yetkisini kullanarak yasaya aykırı davranışlarda veya uyuşulmayan işlerde yasayı yerine getirmekle, adaleti gerçekleştirmekle görevli kimse, hâkim

ÇALGIN

  1. [isim] Sıcak veya soğuktan gelişemeyerek cılız kalan ekin
  2. Uzun zaman bakır kapta kalan tadı bozulmuş yemek, çalık
  3. [sıfat] Kötürüm, inmeli, sakat

SAYGIN

  1. [sıfat] Saygı gören, sayılan, hatırlı, itibarlı, muteber
    • "A. Ş. Hisar, Türk romanında saygın yerini haklı olarak almıştır." (Haldun Taner)

SIZGIT

  1. [isim] Kavrulmuş et, kavurma

ŞINGIL

  1. [isim] Bir salkımı oluşturan küçük salkımlardan her biri
  2. Küçük ve parlak süs
    • "Gökyüzünü yıldızlar noel ağacının şıngılları gibi süslemiş, pırıldıyorlar." (Refik Halit Karay)

MANGIR

  1. [isim] Bakırdan yapılmış, iki buçuk para değerinde sikke
  2. Nargile lülesine konulmak için kömür tozundan yapılan, çabuk tutuşur, tavla pulu biçiminde bir çeşit yakacak
  3. Para
    • "Muhakkak işin ucunda mangır olmalı amca yoksa içeriye giremezsin." (Halide Edip Adıvar)

CAYGIN

  1. [sıfat] Vazgeçip işin ardını bırakan
  2. Dönek

ZILGIT

  1. [isim] Korkutma, çıkışma, gözdağı, azarlama
    • "Şehrin büyükleri otelciye adamakıllı bir zılgıt vermişler." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Biraz evvel babamdan yediğim zılgıttan sonra..." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin bazı yerlerinde genellikle düğünlerde eğlenmek amacıyla dili ağız içinde değişik bir biçimde oynatarak ahenkli bir ses çıkarma

DARGIN

  1. [sıfat] Darılmış olan, küskün
    • "Hasan Ağa büyük oğlu ile dargındı." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Bu olaydan sonra benimle aylarca dargın durdu." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Soğuk, ilgisiz
    • "Annem, bahçe kapısında beni iki dargın kelime ile karşıladı." (Yusuf Ziya Ortaç)

BAYGIN

  1. [sıfat] Bayılmış, kendinden geçmiş
    • "İki tarafına sarhoş sarhoş sallanan sandalda balıkçıyı baygın buldu." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Süzgün
    • "Baygın bakış."
  3. Gönül vermiş
  4. İnsanı kendinden geçirir gibi olan
    • "Bahçe kapısına varmadan daha / Baygın kokusu ıhlamurun." (Zeki Ömer Defne)
  5. Yığılmış, dökülmüş
    • "Açık eflatun ipek perdeler baygın ve büyük kelebek kanatları hâlinde yere kadar uzanıyordu." (Ömer Seyfettin)

GIYABİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bir kimse bulunmadığı sırada yapılan, verilen
    • "Gıyabi hüküm."
  2. Uzaktan, görüşmeden olan
    • "Birbirine benzer yaşayanlar arasındaki gıyabi dostluk alakasını içimizde taşıyoruz." (Peyami Safa)

KILGIN

  1. [sıfat] Kılgı durumuna geçirilebilen, amelî, pratik

CINGIL

  1. [isim] Küçük üzüm salkımı
  2. Boncuk, gümüş veya altın para ile yapılmış, başlığa veya giysiye takılan süs

KARGIŞ

  1. [isim] Kargıma işi veya bu maksatla söylenen sözler, lanet, telin, beddua, ilenç, alkış karşıtı

KIZGIN

  1. [sıfat] Çok ısınmış, ısıtılmış veya kızdırılmış
    • "Kızgın bir demire dökülen damla iz bırakmaz, buhar olur." (Cemil Meriç)
  2. Eş arayan (hayvan)
    • "Kızgın bir boğa."
  3. Kızmış olan, öfkeli, mütehevvir
    • "Hani Allah sizi inandırsın, bu kadar kızgın olmasaydım, korkardım." (Sait Faik Abasıyanık)
  4. Kızışık, zorlu, sert, şiddetli

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü