İçinde gü olan 6 harfli 54 kelime var. İçerisinde GÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gü olan kelimeler listesine ya da Sonu gü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÜMRÜK
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir ülkeye giren veya bir ülkeden çıkan mal ve eşya üzerinden alınan vergi
- "Yalnız hareketlerime değil, sözlerime de gümrük koyacak." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bir verginin alınması işlemiyle uğraşan devlet kuruluşu
-
Bir ülkenin giriş ve çıkışında gümrük denetim ve gözetiminin yapıldığı yer
- "Sayfaları girip çıktığı gümrüklerin dalgalarıyla dolu pasaportlar eskitti." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Bir ülkeye giren veya bir ülkeden çıkan mal ve eşya üzerinden alınan vergi
- ÖVGÜCÜ
-
-
[isim]
Birini veya bir şeyi öven kimse
-
Birini gereği yokken veya aşırı olarak öven kimse
-
[isim]
Birini veya bir şeyi öven kimse
- GÜNDEM
-
-
[isim]
Toplantılarda görüşülecek konuların bütünü, ruzname
-
Yaşanan günlük olaylar
-
[isim]
Toplantılarda görüşülecek konuların bütünü, ruzname
- GÜVELA
-
-
[isim]
Açık yeşil, maviye çalan göz rengi
-
[sıfat]
Bu renkte olan
- "Karabuğday rengindeki esmer simasının üzerinde bir çift duru bakışlı güvela gözleri vardı." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
Açık yeşil, maviye çalan göz rengi
- GÜDÜCÜ
-
-
[isim]
Gütme işini yapan kimse
- "Sonra kendi güdücüsü de istese durduramaz." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çoban, sığırtmaç
-
[isim]
Gütme işini yapan kimse
- GÜNISI
-
-
[isim]
Güneş enerjisinden yararlanarak sıcak su elde etmeye yarayan düzenek
-
[isim]
Güneş enerjisinden yararlanarak sıcak su elde etmeye yarayan düzenek
- ÖRGÜLÜ
-
-
[sıfat]
Örgüsü olan, örgü biçiminde bulunan
- "Külahının altındaki örgülü beyaz saçlarını tutup koparmak ... ihtiyacını duydu." (Ömer Seyfettin)
-
Örülmüş
-
[sıfat]
Örgüsü olan, örgü biçiminde bulunan
- İÇGÜDÜ
-
-
[isim]
Bir canlı türünün bütün bireylerinde akıl ve düşünceden bağımsız olarak doğuştan gelen bilinçsiz her türlü hareket ve davranış, insiyak, sevkitabii
- "Bir çeşit içgüdüyle fincanı alıyor tepsiden ve hemen dudaklarına götürüyor." (Erhan Bener)
-
Organizmayı o türe özgü olan bir amaca ulaşmaya sürükleyen davranış eğilimi
-
[isim]
Bir canlı türünün bütün bireylerinde akıl ve düşünceden bağımsız olarak doğuştan gelen bilinçsiz her türlü hareket ve davranış, insiyak, sevkitabii
- KATGÜT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ameliyatlarda yaraları dikmek için kullanılan, bağırsaktan yapılmış iplik
-
[isim]
Ameliyatlarda yaraları dikmek için kullanılan, bağırsaktan yapılmış iplik
- GÜÇLÜK
-
-
[isim]
Güç olan bir şeyin niteliği, zorluk
- "Anlamakta güçlük çeker gibi bakıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Ağır ve yorucu emek, zahmet, meşakkat
- "Bir kere güçlük, ev bulmak ve eşya taşımak derdiyle başlar." (Burhan Felek)
-
Engel, pürüz
- "Güçlüklere bir başına da olsa karşı koyan insan, kuvvetli insan olmalı." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
Güç olan bir şeyin niteliği, zorluk
- GÜÇSÜZ
-
-
[sıfat]
Gücü olmayan, âciz
- "Silahlarından birini elinden bırakmış, güçsüz düşmüştür." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Gücü olmayan, âciz
- İÇÖRGÜ
- ...
- GÜNÖTE
-
-
[isim]
Yer yörüngesinin güneşe en uzak bulunduğu nokta, evç
- "Yer, temmuzun başlangıcına doğru günöteye varmış bulunur."
-
[isim]
Yer yörüngesinin güneşe en uzak bulunduğu nokta, evç
- HIRGÜR
-
-
[isim]
Geçimsizlik, kavga
- "Tiyatrocular arasında hırgür eksik olmaz ama her şey sonunda tatlıya bağlanır, bilmez misin?." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Geçimsizlik, kavga
- GÜRLEK
-
-
[isim]
Çağlayan
-
[isim]
Çağlayan
- GÜLGUN
- ...
- DÜZGÜN
-
-
[sıfat]
Doğru ve pürüzsüz, muntazam
- "Düzgün tahta. Düzgün yol."
-
Düzenli, kusursuz, insicamlı, rabıtalı, muntazam
-
İyi
- "Belli ki hâlleri vakitleri çok düzgün değil." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
Kurala uygun olarak, kusursuz bir biçimde
- "Düzgün konuşuyor."
-
Kenar veya ayrıtları ile açıları birbirine eşit olan (biçim)
- "Düzgün çok yüzlü."
-
[isim]
Kadınların, teni pürüzsüz göstermesi, renk vermesi için yüzlerine sürdükleri yarı sıvı veya boyalı krem, fondöten
-
[sıfat]
Doğru ve pürüzsüz, muntazam
- GÜRGEN
-
-
[isim]
Gürgengillerden, Karadeniz kıyılarındaki ormanlarda çok yetişen, kerestesi değerli bir ağaç, karagürgen (Carpinus betulus)
- "Gürgen dibine vardım / Oyma alırım oyma" (Halk türküsü)
-
[sıfat]
Bu ağaçtan yapılmış
-
[isim]
Gürgengillerden, Karadeniz kıyılarındaki ormanlarda çok yetişen, kerestesi değerli bir ağaç, karagürgen (Carpinus betulus)
- HÖRGÜÇ
-
-
[isim]
Devenin sırtındaki tümsek, çıkıntı
-
Bu çıkıntıya benzeyen tümsek, çıkıntı
- "Yüksek yaylalara hörgüçler gibi çökmüş dağları ile ufkumuzu kapladı." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[isim]
Devenin sırtındaki tümsek, çıkıntı
- GÜVEZİ
- ...