İçinde olan 8 harfli 94 kelime var. İçerisinde GÖ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gö olan kelimeler listesine ya da Sonu gö ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GÖĞÜSLÜK

  1. [isim] Genellikle ilköğretim öğrencilerinin giydiği tek biçimde üstlük, önlük
  2. Elbisenin kirlenmemesi için göğse takılan önlük veya giyilen bir tür gömlek

GÖNÜLDAŞ

  1. [isim] Duyguları aynı olanlardan her biri, candan dost

GÖNENMEK

  1. [nsz] Mutlu, mesut olmak, rahat bir hayat sürmek, sevinç duymak, sevinmek, abat olmak

GÖRGÜSÜZ

  1. [sıfat] Görgüsü olmayan
    • "Mağazalar, görgüsüz yeni zenginlerin zevklerine uygun, yemek odası takımları ile doldurmuşlardır vitrinlerini." (Necati Cumalı)

GÖÇÜRÜCÜ

  1. [isim] Seferde padişah tuğlarının ikisini bir konak ileride taşıyan dört kişiden ikisine verilen unvan

GÖRÜŞTAŞ
...
GÖMLEKLİ

  1. [sıfat] Gömleği olan
    • "Siyah saten gömlekli, beyaz yakalı, saf kız çocuğunu hatırlatıyordu." (Peyami Safa)

GÖNDERLİ

  1. [sıfat] Gönderi olan
    • "Gönderli bayrak."

GÖLGELİK

  1. [isim] Gölge altında bulunan yer
  2. Gölgesinde oturulan tente, çardak gibi herhangi bir şey
    • "Çocuğa oracıktaki gölgelikte meme emzirmekte olan kadını gösterdi." (Osman Cemal Kaygılı)

BİNGÖLLÜ
...
TOKGÖZLÜ

  1. [sıfat] Gözü malda olmayan, gözü tok, açgözlü karşıtı

GÖTÜRMEK

  1. [-i] Taşımak, ulaştırmak veya koymak
    • "Hamalın biri, sırtına koca bir ayna vurmuş, götürüyordu." (Haldun Taner)
  2. [-i] Bir kimseyi bir yere kadar yanında yürütmek
  3. [-i] Bir şeyi yakından uzağa götürmek
  4. Yerinden ayırıp uzağa atmak veya yok etmek
    • "Bir mermi bacağını götürdü. Duvarı su götürdü."
  5. [nsz] Öldürmek
    • "Hastalık çok insan götürdü."
  6. [-e] Dayanmak, katlanmak, tahammül etmek
  7. [-i] Birinin yanında yürüyüp ona bir yere kadar arkadaşlık etmek
    • "Beni evime kadar götürdü."
  8. [-e] Bir sonuca vardırmak
    • "Bitirmeden şunu da söyleyeyim, ahlaka, gerçek ahlaka götüren başlıca yollardan biri de aşktır." (Nurullah ataç)
  9. Kaybolmasına, yok olmasına yol açmak
    • "Eksiler artıları götürdü."
  10. Tümüyle sahip olmak
  11. Çalmak

GÖRÜNMEK

  1. [nsz] Görülür duruma gelmek, görülür olmak, gözükmek
    • "Kapıda Eda Hanım göründü ve ona hatır sordu." (Peyami Safa)
  2. İzlenim uyandırmak
    • "Üzgün ve yorgun görünüyordu." (Haldun Taner)
  3. Benzemek, görünüşünde olmak
  4. Azarlamak
    • "Çocuk pek azdı, biraz görünüver."
  5. Gözdağı vermek

GÖLLENME

  1. [isim] Göllenmek işi

GÖNLÜNCE

  1. [zarf] Dileğine uygun olarak
    • "Ama, resimli reklam filmleri çizmeye ayrılmış saatlerinden pek azı, ona gönlünce çalışmak için kalıyor." (Yusuf Ziya Ortaç)

GÖRMEMİŞ

  1. [sıfat] Birdenbire ulaştığı iyi duruma uymayan, görgüsüzce davranan

GÖLHİSAR
...
GÖYNÜMEK

  1. [nsz] Dertlenmek, üzülmek, içlenmek
  2. Ham meyve olgunlaşmak

GÖZLEMCİ

  1. [isim] Dikkatle, eleştirici bir gözle gözlem yapan kimse, müşahit
  2. Bir konferans, kongre vb.ne katılan, genellikle söz alma ve önerge verme hakkı olmayan, toplantıları kendi veya başkası adına izleyen kimse, müşahit
  3. Gözlemevinde gözlem yapan kimse, rasıt
  4. Teleskop
  5. Bir karşılaşmayı izleyip kurallara uyulup uyulmadığını bildiren rapor yazmakla görevli kimse

GÖMÜLMEK

  1. [nsz] Gömme işi yapılmak veya gömme işine konu olmak
    • "Çok muhteşem bir cenaze töreniyle gömüldü." (Çetin Altan)
  2. [-e] Yerleşmek, oturtulmak, kendini gömmek
    • "Abdi Bey'e kalsa, koltuğuna gömülüp gazetelerini okuyacak." (Atilla İlhan)
  3. [-e] Yok olmak, kaybolmak, görünmez olmak
    • "Eğer meselede bir sır varsa o sır Nina ile denize gömülmüştü." (Refik Halit Karay)
  4. [-e] Bir şeyin derinliğine inmek
    • "Hepsi kendi hayatlarının matemine gömülmüş bir hâlde dalgın ve mahzun idiler." (Hüseyin Cahit Yalçın)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü