İçinde gar olan 7 harfli 14 kelime var. İçerisinde GAR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gar olan kelimeler listesine ya da Sonu gar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A G R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
GAR
2 Harfli Kelimeler
AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GARAJCI
-
-
[isim]
Otomobil, otobüs vb. taşıtları belli bir süre barındıran, gereğinde bakım ve onarımlarını yaptıran işletmeci
- "O ara garajcı ile de araları açıldığından tiyatroculuk oyununu bırakıp dergicilik oyununa geçtiler." (Haldun Taner)
-
[isim]
Otomobil, otobüs vb. taşıtları belli bir süre barındıran, gereğinde bakım ve onarımlarını yaptıran işletmeci
- GARGARA
-
-
[isim]
Su veya ilaçlı sıvı ile ağız veya yutağı başı arkaya atıp solukla da sıvının yutulmasını engelleyerek çalkalama işi
-
Bu maksatla kullanılan ilaçlı sıvı
-
[isim]
Su veya ilaçlı sıvı ile ağız veya yutağı başı arkaya atıp solukla da sıvının yutulmasını engelleyerek çalkalama işi
- GARANTİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Güvence, inanca, teminat
- "Hatice'nin garantisi altında işini yürütmekten başka bir şeye bakmıyordu." (Tarık Buğra)
- "Bu konuda size bütün ciddiyetimle garanti verebilirim." (Mahmut Yesari)
-
[zarf]
Kesinlikle, kesin olarak, ne olursa olsun
-
[isim]
Güvence, inanca, teminat
- OLİGARK
- ...
- CIZGARA
-
-
[isim]
Toplu olarak Türk müziği icra edilirken kullanılan bir yaylı saz türü
- "Saz takımında cızgara denilen ensiz, dikdörtgen bir kemanla santur da yer alır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Toplu olarak Türk müziği icra edilirken kullanılan bir yaylı saz türü
- GARİBAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Kimsesiz, zavallı, garip
-
Kimsesiz, zavallı, garip
- GARAZLI
-
-
[sıfat]
Kin güden, garazı olan
- "Güzellik ilahesi değildiler ama bu garazlı çirkinleştirmeler çok ileri gidiyordu." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Kin güden, garazı olan
- UYGARCA
-
-
[zarf]
Uygara yakışır biçimde
- "Sanat eserinin yazarınca savunulmasına yetkin ve uygarca mı davranıyoruz acaba bugün?" (Selim İleri)
-
[zarf]
Uygara yakışır biçimde
- YADİGAR
- ...
- BULGARİ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Dört telli bağlama
-
[isim]
Dört telli bağlama
- GARABET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yadırganacak yönü olma, gariplik, tuhaflık
- "Bu kızda izahı güç bir garabet var." (Peyami Safa)
-
[isim]
Yadırganacak yönü olma, gariplik, tuhaflık
- ANGARYA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir kimseye veya bir topluluğa zorla, ücret vermeden yaptırılan iş, yüklenti
- "Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır." (Anayasa)
- "Benim bu angaryalarımı da başka türlü kimsecikler çekmez." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Kölelik düzeninde köylünün derebeyine yaptığı zorunlu ücretsiz hizmeti
-
Savaş durumundaki bir devletin, kendi sularındaki yabancı bir devletin ticaret gemilerine el koyarak bunlardan yararlanması
-
Olağanüstü durumlarda veya sıkıyönetimde devletin vatandaşlara ait taşıtlara el koyması
-
Usandırıcı, bıktırıcı, zorla yapılan iş
- "Vazifelerini bir angarya gibi yaparlar." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Bir kimseye veya bir topluluğa zorla, ücret vermeden yaptırılan iş, yüklenti
- YAYGARA
-
-
[isim]
Gereksiz olarak yüksek sesle bağırıp çağırma
- "Cıyak cıyak bir dudu yaygarası, herkesi yerinden sıçrattı." (Sermet Muhtar Alus)
- "Gün geçmiyor ki evdeki kadınlardan biri, önüne bir ıslak şeker parçası düştüğünü görüp yaygarayı basmasın!" (Reşat Nuri Güntekin)
-
Şikâyet, sızlanma
- "Bizim gazetecilerin bu yaygaraları bence de haklı." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Gereksiz olarak yüksek sesle bağırıp çağırma
- ILGARCI
-
-
[isim]
Ilgarla düşman toprağına saldıran kimse
-
[isim]
Ilgarla düşman toprağına saldıran kimse