İçinde gal olan 10 harfli 27 kelime var. İçerisinde GAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gal olan kelimeler listesine ya da Sonu gal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A G L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ALG
2 Harfli Kelimeler
AL, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İLLEGALLİK
 - ...
 - DAMGALAYIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Damgalama işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Damgalama işi veya biçimi
                    
                    
 - DALGALANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Dalgalanmak işi
                    
                    
 - 
                    
                        Mal fiyatlarının türlü sebeplerle inişi veya çıkışı
                    
                    
 - 
                    
                        Bir toplumda uyumsuzluktan doğan karışıklık
                    
                    
 - 
                    
                        Koşu duruşunda, dizlerin hafif bükülmesinden ve kolların gevşek olarak öne yukarı doğru kaldırılmasından sonra, dizlerin gerilerek gövdenin doğrulmasıyla vücudun diz, kalça, bel, sırt, baş ve kollarda geliştirdiği bir dalga hareketi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Dalgalanmak işi
                    
                    
 - GALVANİZLİ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Galvanizlenmiş (madde)
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Galvanizlenmiş (madde)
                    
                    
 - GAGALANMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Gagalama işi yapılmak
                    
                    
 - 
                    
                        Azarlanmak, hırpalanmak
                    
                    
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Gagalama işi yapılmak
                    
                    
 - KAVGALAŞMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Kavgalaşmak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Kavgalaşmak işi
                    
                    
 - YORGALAMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        At yorga yürümek, yorga gitmek
                    
                    
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        At yorga yürümek, yorga gitmek
                    
                    
 - DAMGALANIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Damgalanma işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Damgalanma işi veya biçimi
                    
                    
 - GALVANİZCİ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Madenî parçaların sıcakta daldırma yöntemiyle galvanizlenmesinde kullanılan erimiş çinko banyosunu hazırlamak ve denetlemekle görevli işçi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Madenî parçaların sıcakta daldırma yöntemiyle galvanizlenmesinde kullanılan erimiş çinko banyosunu hazırlamak ve denetlemekle görevli işçi
                    
                    
 - MEGALOMANİ
 - 
    
Kelime Kökeni : Fransızca
- 
                        [isim]
                    
                        Büyüklük hastalığı
                    
                    
- "Megalomaninin kökeninde çoğu zaman aşağılık kompleksi yatar." (Haldun Taner)
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Büyüklük hastalığı
                    
                    
 - KORUNGALIK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Tirfil tarlası
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Tirfil tarlası
                    
                    
 - KAVGALILIK
 - ...
 - KANGALLAMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Kangallamak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Kangallamak işi
                    
                    
 - YONGALAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Yonga durumuna getirmek
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Yonga durumuna getirmek
                    
                    
 - DAMGALAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Bir şeyin üzerine damga ile işaret yapmak, damga vurmak
                    
                    
- "Hayvanı damgalamak. Pulu damgalamak."
 
 - 
                    
                        Bir kimseye, gerçeğe dayanmadan herhangi bir özellik veya nitelik yüklemek
                    
                    
 - 
                    
                        Birine yüz kızartıcı bir suç yüklemek
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Bir şeyin üzerine damga ile işaret yapmak, damga vurmak
                    
                    
 - MUGALATACI
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Mugalata yapan kimse
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Mugalata yapan kimse
                    
                    
 - DALGALANIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Dalgalanma işi veya biçimi
                    
                    
- "Yemekte fazla şarap içmiş olduğunu hissettim; bir dalgalanış, sesini parlatıp söndürüyordu." (Peyami Safa)
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Dalgalanma işi veya biçimi
                    
                    
 - İŞGALCİLİK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        İşgal etme işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        İşgal etme işi
                    
                    
 - OYULGALAMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Oyulgalamak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Oyulgalamak işi
                    
                    
 - DAMGALATMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Damgalatmak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Damgalatmak işi