İçinde ga olan 5 harfli 90 kelime var. İçerisinde GA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ga olan kelimeler listesine ya da Sonu ga ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GAYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Pek, çok, pek çok, güçlü bir biçimde, etkili olarak
    • "Soframızda gayet samimi birkaç misafirimiz bulunur." (Aka Gündüz)

AFGAN
...
GALON

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Anglosaksonların kullandığı yaklaşık dört buçuk litrelik bir tür ölçü birimi
  2. Çoğunlukla akaryakıt vb. sıvı maddeleri taşımada kullanılan, silindir biçiminde, metalden büyük kap
    • "Sonunda şarap galonunu başından aşağı boşaltıvermişti." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Boya sanayisinde kullanılan beş litrelik ambalaj

RİNGA

Kelime Kökeni : Almanca

  1. [isim] Kemikli balıklardan, ılık denizlerde büyük sürüler hâlinde dolaşan ve tütsü ile kurutulmuşu sıkça tüketilen, uskumru iriliğinde bir balık (Clupea harengus)

GARAJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Otomobil vb. taşıtların konulduğu üstü örtülü yer, arabalık
    • "Ben arabayı garaja bırakıp şimdi döneceğim." (Cahit Uçuk)
  2. Otomobillerin bakım ve onarımının yapıldığı yer
    • "Önce arabayı servis garajına çektik." (Çetin Altan)
  3. Toplu taşıma ve nakliye araçlarına hareket ve varış noktası olarak belediyelerce ayrılan yer, otogar

RUGAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ayakkabı, çanta vb. yapımında kullanılan parlak deri
    • "Yağmurlu havalarda kaldırımlar ne güzeldirler, rugan gibi parlarlar." (Peyami Safa)
  2. [sıfat] Bu deriden yapılmış
    • "Nevin'in babası siyah ipek çoraplarıyla rugan ayakkabısını giymişti." (Sait Faik Abasıyanık)

SIYGA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kip
    • "Yarına kadar hepiniz bilmediğiniz sıygaları, lügatleri öğrenmelisiniz." (Ömer Seyfettin)
    • "Yüksek tahsilli olup olmadığımızı anlamak için bizi kara cümleden bile değil de imladan sıygaya çektiler." (Falih Rıfkı Atay)

GALİP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. Bir yarışma, karşılaşma, çatışma vb. sonunda yenen, üstün gelen, başarı kazanan
    • "Bunlar galipler tarafından haksızca esir edilmiş vatandaşlardı." (Aka Gündüz)

CILGA
...
SEGAH
...
GAREZ
...
GAZEL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Divan edebiyatında beş ile on beş beyit arasında değişen, ilk beytinin dizeleri birbiriyle, sonraki beyitlerinin ikinci dizeleri birinci beyitle uyaklı, genellikle lirik konularda yazılan nazım biçimi
    • "O mecmuadaki gazelleri yüksek sesle okurken eski şiir lehçemizdeki beliğ ve rindane edaların zevkine varıyorum." (Yahya Kemal Beyatlı)
    • "Karagözcünün makamlar arası dolaşması, şarkı ve gazel okuması lazımdı." (Samiha Ayverdi)
    • "Sonra makinelerin gemiyi sarsan temposuna uyarak yanık bir gazel tuttururdu." (Haldun Taner)
  2. Klasik Türk müziğinde belli bir kurala bağlı olmadan bir kişi tarafından sazlardan birinin eşliğinde söylenen, söyleyenin ses gücünü göstermesine de olanak veren müzik eseri
    • "Yanımızdaki vagonda bir gazel başladı." (Yusuf Ziya Ortaç)

PAGAN

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. Çok tanrılı dinden olan (kimse), payen

GAYDA

  1. [isim] Kamıştan yapılmış çift düdük ve tulumdan oluşan, tiz sesli, nefesli, İskoçların millî çalgısı
    • "Her taraftan gayda sesleri kopar, yollar köylülerle dolardı." (Yahya Kemal Beyatlı)

GAMZE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bazı insanların çenelerinde, yanaklarında doğal olarak bulunan özellikle güldüklerinde daha iyi görülen küçük çukur
    • "Böyle gülümsediği zaman ağzının iki yanında iki şirin gamze belirirdi." (Haldun Taner)
  2. Yan bakış, göz süzme, sitemli bakma
    • "Elif kaşlarını çatar / Gamzesi sineme batar." (Karacaoğlan)

GALİZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kaba ve çirkin, iğrenç

GAYUR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Gayreti olan, gayretli, çok çalışkan
    • "O makama daha gayur bir zat münasip düşüyordu." (Atilla İlhan)

GAMET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Erkek veya dişi üreme hücresi
    • "Hayvanlarda sperma hayvancığıyla yumurtacık birer gamettir."

GAZLA

  1. "defol, git!" anlamında kullanılan bir söz
    • "Tahtakurularını öldürmek için somyayı gazladı."

KARGA

  1. [isim] Kargagillerden, kanatları geniş, tüyleri kara renkte, tarla ve bahçelere çok zarar veren kuş (Corvus)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü