İçinde g olan 8 harfli 787 kelime var. İçerisinde G harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında g harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu g harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GEÇİNMEK
-
-
[nsz]
Yaşamak için gerekeni sağlamak
- "Muharrem artık yalnız balıkçılıkla geçiniyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Sözün tam anlamıyla bu sayede geçinip gidiyordu." (Murathan Mungan)
-
[-le]
Uzlaşmak, anlaşmak
- "Aman çocuklar, birbirinizle iyi geçinin."
-
Taslamak
- "Şiir güç ya, şair olmak, şair geçinmek o kadar değil." (Nurullah ataç)
-
[-den]
Kendi gereksinimlerini başkalarından sağlamak
- "... sen altmış para verip bir paket tütün almaz, herkesin tabakasından geçinirsin." (Memduh Şevket Esendal)
-
Ölmek
-
[nsz]
Yaşamak için gerekeni sağlamak
- GEÇMİŞLİ
-
-
[sıfat]
Geçmişi olan
-
[sıfat]
Geçmişi olan
- GEVŞEMEK
-
-
[nsz]
Sertlik ve gerginliği bozulmak
- "Kar kalkmış, hava açmış, ayaz gevşemişti." (Aka Gündüz)
-
Çözülmek
- "Boynuna dolanan kolları gevşedi."
-
Yumuşamak, yatışmak, sakinleşmek
- "Poker lafını işitmesin, eli ayağı gevşiyor." (Atilla İlhan)
-
Sevmek, hoşlanmak
-
Para piyasasında değer yitirmek
-
[nsz]
Sertlik ve gerginliği bozulmak
- GRÖNLAND
- ...
- SİNGAPUR
- ...
- GEBEŞLİK
-
-
[isim]
Gebeş olma durumu
-
[isim]
Gebeş olma durumu
- GIYGIYCI
-
-
[isim]
Kemancı
-
[sıfat]
Beceriksiz
-
[isim]
Kemancı
- EPİGRAFİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yazıt bilimi
-
[isim]
Yazıt bilimi
- ERGUVANİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Eflatunla kırmızı arası renk
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Eflatunla kırmızı arası renk
- GİZEMSEL
-
-
[sıfat]
Gizemle ilgili, gizeme ilişkin, mistik
- "Bunlar tabuları, dinsel yasakları ve buyrukları içeren gizemsel inanç kurumlarıdır." (Melih Cevdet Anday)
-
[sıfat]
Gizemle ilgili, gizeme ilişkin, mistik
- GÖNENÇLİ
-
-
[sıfat]
Gönenci, iyi bir hayatı olan, müreffeh
-
[sıfat]
Gönenci, iyi bir hayatı olan, müreffeh
- GÖZLEMEK
-
-
[-i]
Bir şeyin olmasını veya bir kimsenin gelmesini beklemek, intizar etmek
-
Dikkatle bakmak, tarassut etmek
- "Hava değişikliklerini gözlemek havacılık için önemli bir iştir."
-
İncelemek, araştırmak
-
Gizlice bakmak, gözetlemek
-
Korumak, kollamak
-
[-i]
Bir şeyin olmasını veya bir kimsenin gelmesini beklemek, intizar etmek
- BELGELİK
-
-
[isim]
Belge ve yazıların saklandığı yer, arşiv
- "Belgelik müdürü."
-
[sıfat]
Belge almayı hak eden
-
[isim]
Belge ve yazıların saklandığı yer, arşiv
- GECİKMEK
-
-
[nsz]
Geç kalmak, herhangi bir işi kararlaştırılan zamandan sonra yapmak
-
Bir taşıt zamanında kalkamamak veya zamanında varamamak
-
[nsz]
Geç kalmak, herhangi bir işi kararlaştırılan zamandan sonra yapmak
- GİDİŞMEK
-
-
[nsz]
Kaşıntı duymak, kaşınmak, gicişmek
-
[nsz]
Kaşıntı duymak, kaşınmak, gicişmek
- GÖSTERİŞ
-
-
[isim]
Gösterme işi veya biçimi
- "Salih de tam bir gösteriş yapmak hevesiyle boşanmış bir yay gibi kalktı ayağa." (Tarık Buğra)
-
Başkalarını aldatmak, şaşırtmak, korkutmak veya kendini beğendirmek için birinin yaptığı yapay davranış, çalım, kurum
- "Eski hayat baştan başa bir nümayiş ve gösteriş hayatı idi." (Ahmet Haşim)
-
Göze çarpıcı nitelik, göz alıcılık
- "Bu yapının hiç gösterişi yok."
-
Görkem
-
[isim]
Gösterme işi veya biçimi
- ÖNGÖRMEK
-
-
[-i]
İleride olması gerekeni göstermek, önceden kararlaştırmak, ilerisi için düşünmek, göz önünde tutmak, derpiş etmek
- "Bilindiği üzere, bu antlaşmalar, Osmanlı Devleti'nin taksimini öngörüyordu." (Atilla İlhan)
-
[-i]
İleride olması gerekeni göstermek, önceden kararlaştırmak, ilerisi için düşünmek, göz önünde tutmak, derpiş etmek
- SIKILGAN
-
-
[sıfat]
Kendinde gereken güven ve cesareti bulamayan, utangaç, çekingen
- "Eski mahcup, sıkılgan Hüsam Efendi, şimdi çaçaron bir şey olmuştu." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Kendinde gereken güven ve cesareti bulamayan, utangaç, çekingen
- YALINGÖZ
-
-
[isim]
Bir tür kertenkele
-
[isim]
Bir tür kertenkele
- BULGURLU
-
-
[sıfat]
Bulguru olan
-
[sıfat]
Bulguru olan