İçinde g olan 5 harfli 438 kelime var. İçerisinde G harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında g harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu g harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GÜBRE

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Verimini artırmak için toprağa dökülen her türlü hayvan dışkısı, kimyasal veya bitkisel madde, kemre
    • "Dünyanın masrafını yapmış, araba araba toprak, gübre taşıtmıştır." (Tarık Buğra)

AÇGÖZ

  1. [sıfat] Açgözlü

BEZGİ

  1. [isim] Süs, bezek

GRENA

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Nar çiçeği renginde bir süs taşı
  2. Alüminyum silikat ile kalsiyum, magnezyum, demir, manganez vb. madenlerden birinin birleşmesinden oluşmuş çeşitli renkteki mineral

GAVUR
...
GEÇER

  1. [sıfat] Yürürlükte bulunan, geçerliği olan, kullanılan
    • "Geçer para."
  2. Beğenilen, makbul, mergup
  3. Geçme özelliği olan
  4. [isim] Geçer not
    • "Türkçe dersinden geçer almışım."

ÇELGİ

  1. [isim] Alna bağlanan yazma, yemeni

OZUGA

  1. [isim] Tropikal Afrika ve ormanlık alanlarda yetişen ince dokulu bir ağaç türü (Saccoglottis gabonensis)

GAMZE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bazı insanların çenelerinde, yanaklarında doğal olarak bulunan özellikle güldüklerinde daha iyi görülen küçük çukur
    • "Böyle gülümsediği zaman ağzının iki yanında iki şirin gamze belirirdi." (Haldun Taner)
  2. Yan bakış, göz süzme, sitemli bakma
    • "Elif kaşlarını çatar / Gamzesi sineme batar." (Karacaoğlan)

ILGIT
...
GAYDA

  1. [isim] Kamıştan yapılmış çift düdük ve tulumdan oluşan, tiz sesli, nefesli, İskoçların millî çalgısı
    • "Her taraftan gayda sesleri kopar, yollar köylülerle dolardı." (Yahya Kemal Beyatlı)

TOYGA

  1. [isim] Toyga çorbası

ÜÇGEN

  1. [isim] Üç tepe noktası, üç açısı, üç kenarı olan geometri biçimi, müselles
    • "Tabanı otuz metre kadar tutan bir eşkenar üçgen biçimindedir." (Tarık Buğra)
  2. [sıfat] Bu biçimde olan

GALON

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Anglosaksonların kullandığı yaklaşık dört buçuk litrelik bir tür ölçü birimi
  2. Çoğunlukla akaryakıt vb. sıvı maddeleri taşımada kullanılan, silindir biçiminde, metalden büyük kap
    • "Sonunda şarap galonunu başından aşağı boşaltıvermişti." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Boya sanayisinde kullanılan beş litrelik ambalaj

GENEL

  1. [sıfat] Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi
    • "Genel seçim. Genel tarih."
  2. Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan
    • "Genel bir sıralama yapmak gerekirse denebilir ki dünyada en iyisi mutlu, dengeli bir evliliktir." (Haldun Taner)
  3. Yetkisi ve sorumluluğu çok olan
    • "Genel başkan. Genel müdür."
  4. Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne)
    • "Genel kitaplık."
  5. Bir genelleme sonucunda elde edilen
    • "Genel düşünce."

GÖZÜM

  1. gözümün nuru
    • "İşkembe ayıklamaktan, bulaşık yıkamaktan göz açamıyordum." (Orhan Kemal)
    • "Daha ileride denizin yüzünü birdenbire allak bullak eden akıntıya benzer bir çırpıntı oluyor, bu çırpıntı göz açıp kapayıncaya kadar kesiliyor." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Göz alabildiğine uzanan yeşil tepelerin, ruha ferahlık veren bir munis enginliği vardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Kocakarı yöntemlerine inanmayı göz ardı ettiğini söyleyemezdim." (Ayşe Kulin)

GİTTİ

  1. geçmiş zaman kipindeki fiillerden sonra gelerek istenmeyen bir şeyin yapıldığını, yapılacağını, istenen bir şeyin olmadığını veya olmayacağını anlatan bir söz
    • "Bu parayı verelim gitsin. İmzanı atıver gitsin."
    • "Çolak Mehmet adında birini kapının arkasında ölmüş buldular ancak sayılan bir adam değildi, gömdüler gitti." (Memduh Şevket Esendal)

GOLLÜ

  1. [sıfat] Golü olan

LARGO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [zarf] Bir parçan ağır ve görkemli çalınarak veya söylenerek
  2. [isim] Bu ağırlıkta çalınan müzik parçası

ARGIT

  1. [isim] Geçit, boğaz, dağ boğazı, derbent
  2. Keklik tutmakta kullanılan, tahtadan kapanların yan taraflarına bağlanan ağaç parça

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü